Ya tam açacaksın yüreğini, ya da hiç yeltenmeyeceksin! Grisi yoktur aşkın, ya siyahı, ya beyazı seçeceksin.
Şemsi tebrizi
....
Sofia gözlerini açtığında Serhat'ı rahatsız etmemek için başını kaldırdı. Onun masum yüzüne baktı. Her çehresini ezberledi. Atan kalbin sesini duyumasa da genç kadın hemen elini genç adamın yüzüne dokundurdu.
"Serhat hadi uyan boynun ağrıyacak. "Serhat gözlerini yavaş yavaş açtı. Genç kadınla aralarında çok az mesafe vardı. Göz göze gelmişlerdi. Sofia başını yana çevirdiğinde Serhat hemen kolunu çekti omzundan.
"Günaydın burada mi uyumuşuz?" Sofia başıyla onayladı. Ayağa kalktı genç kadın arkasını dönüp gidecekken. Serhat birden elini tuttu. Başını Serhat 'a çevirdiği sırada Serhat ayağa kalktı son kez sarıldı. Sofia ilk şaşırdı sonra oda ona sarıldı. Bırakan Serhat oldu.
"Her zaman yanındayım bunu asla unutma." Gözleri dolsa da tuttu genç kız tuttu. Son zamanlarda sulu göz olmuştu. Hoş gerçi buraya geldi geleli sulu göz değil miydi?
"Bende her zaman yanındayım." Başını öne eğdi titrek sesiyle
"Sevdiğin kadın olarak olmasam da kardeşin olarak yanındayım." Nefesi kesilmişti sanki ikisinin kısa bir süre gözlerinin içine baksa da Serhat en sonunda
"Hadi kahvaltıya inelim bizi beklemesinler." Serhat dolan gözünün farkında bile değillerdi.
Herkes toplanmış idi. Kenan beyde gelince herkes kahvaltıya başladı. Bir saat sonra Avukat Hilmi gelecekti. Sofia ailevi sorun olduğunu belirtip is yerinden izin almıştı ilk gün. Kapı çaldığında Hasret kapıyı açtı.
Karşısında Nesrin ve annesini gördüğünde sinirlendi. Nesrin Hasret 'in kulağına
"Bu anı kaçıramazdım." dediğinde Hasret sinir küpüne binmişti. Yemeğin içinde baharat olduğunu fark eden Sofia kokusundan anlamıştı.
"Sevcan abla benim baharata alerjim var." Gülümseyerek söylemişti yaşlı kadını
"Tamam, kızım bir daha koymam bilmiyordum."
"Önemli değil abla." Nesrin bunu duyduğuna sevinmişti belki ise yarardı.
"Herkese günaydın." dedi neşeyle. Sofia 'nın onu gördüğünde sinirlendiğini fark etti Serhat. Sofia yapmacık gülümsemeyle
"Sana da. "deyiverdi. Nesrin gülerek
"Sofiacım Serhat 'la kardeş çıkmışsınız hayırlı olsun o kadar çok sevindim ki anlatamam." Lara sinirlendi.
"Ne o Nesrin abla meydan sana kaldığını sanıyorsan yanılıyorsunuz çünkü abim hala Sofia ablama âşık ayrılsalar bile kalpleri hep birbirini sevecek bunu görmeyecek kadar korsen bu senin ayıbın." dediğinde Hasret zaferle gülümsedi. Elini yumruk yapıp Lara'yla tokuşturup
"Aferin kız iyi lafı koydun." dedi Hasret. Serhat Lara 'ya gülümsemeyi ihmal etmedi. Nesrin sinirlenmişti.
"Orası hiç belli olmaz Laracığım." dedi. Lara tam laf söyleyecekken Kenan Bey
"Kızım hadi sen yerinden kalkıver Nesrin ablan otursun."
"Ama baba yalan mi değil! Artık gerçekleri görsün."
"Mühim değil Kenan amca Lara üzüntüden ne dediğini bilmiyor?" Annesiyle birlikte koltuğa oturdu. Sofia ve Serhat ise birbirine bakıp duruyordu.
Nilgün Hanım içten içe üzülüyordu. Lara haklıydı bu aşkı görmemek için kör olmak lazımdı. Kerem ve Aslı gibi yangının içinde yanıyordu ikisi de. Sofia soğuk suyu doldurdu. İçindeki yangını söndürmek istercesine hemen içti. Ama fayda etmedi Serhat 'ta ondan farksız değildi. Havanın soğukluğu fayda etmiyordu ikisi içinde.
Kahvaltılarını güçlükle yaptılar. Doğru düzgün yapmayan Serhat ve Sofia idi çünkü bugün kaderleri değişecekti. Hatta bir saat sonra değişecekti. Sevcan sofrayı topladı. Sofia ilacını içmek için kalkıp odasına gitti. Hasret peşinden gitti. Elleri titreyerek ilacını açtığını görünce
"İyi misin kuzum?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNKİSÂRI HAYAL (Töre Serisi 1 Bitti. Tekrar Yazılıyor)
RomanceGece boyu izledi kadın genç adamı Gülüsünü Nefes alışverişini Yüzünü Her şeyini Geçmişin gösterdiği ihanete rağmen o adamla olmak istedi . Ve şimdi bir kız düşünün Yunanistan 'dan Nevşehir 'e mastır yapmak için geliyor. Geldiğinde ise töre...
