❤❤❤Bölüm hakkında yorum yapmanız ve oy vermeniz beni çok mutlu eder canlar ❤❤❤
*HOSEOK*
Odama kapandığımdan beri kaçıncı kadehi içtiğimi hatırlamıyordum..kafam hafif buğulandığına göre yarım şişeden fazla içmiş olmalıydım..sırf babamı yatıştırmak için ağzımdan bir anda dökülen kelimeleri düşündükçe beynim zonkluyordu..ne yapmıştım ben?!...
Yong wa...güzeldi alımlıydı bakımlıydı başarılıydı şirkette herkesin gözü ondaydı..kadın çalışanlar bile ona hayrandı..ama...kaprisliydi bir kere..çok ama çok hırslıydı..en önemlisi de...kalbim ısınamıyordu ona hiç..bana karşı olan hisleri düşünceleri vs pek samimi gelmiyordu bana..sonra hareketleri konuşması tarzı...doğal değildi..iş anlamında ona güvenim tamdı..peki ya evlilik?..onunla mutlu olabilir miydim?...tek umudum evlenince onu sevebilme ihtimalimdi...bu ihtimali göz önünde bulundurarak bugünlere gelmiştim..ve şimdi...3 hafta sonra aramızdaki şey ciddiyete binecekti...bir kadehi daha soluksuz bitirirken içimdeki sıkıntıyı derin bir solukla atmak istedim..olmuyordu..o sıkıntı hiç geçmiyordu içimden..boğulacak gibi hissediyordum..sonra yine nyang'ın üzgün yüzü canlandı gözümde..neden bu oluyor anlayamıyordum..sanırım sabahki halini kafama takmış olmalıydım...derin bir nefes alıp koltuğa sırtımı yaslayıp gözlerimi yumdum..
*ERTESİ GÜN*
*NYANG*
Gözlerimi açmakta zorlanıyordum..başım öyle ağrıyor ve vücudum öyle sızlıyordu ki sanki bir tırın altında kalmış km'lerce sürüklenmiş gibiydim..zorlukla yatağımdan doğrulmaya çalışırken kapımın hafif tıklatılıp açıldığını duydum..
- noona...noonaa...noOONAAİİİSSHH!!!!
- NE OLDU BE!..NE BAĞIRIYORSUN HAYALET GÖRMÜŞ GİBİ!!..
- hayalet görseydim bu kadar korkmazdım bence!..
- ne saçmalıyorsun sabah sabah?!..korkuttun beni de!..
- iyi misin diye bakmaya gelmiştim ama beni terslediğine göre formundasın demektir..yine de bence izin al işe gitme bugün..
- nedenmiş o?!..
- aynaya bak anlarsın!..gitmeliyim..tab etmem gereken fotoğraflar var..akşam geldiğimde konuşalım tamam mı?..Haa bu arada işe gitme demişken sokağa bile çıkma sakın...
- yaa!!!
Jungkook çıkınca hemen aynaya koştum ve küçük bir çığlık ta ben attım..saçlarım darmadağın gözlerim oldukça şiş perişan bir haldeydim..albert einstein'ın japon balığına dönmüş hali gibiydim.. çocuğun korktuğu kadar vardı yani...bu halde işe gidersem cidden benim için facia olurdu..bay Hoseok'u arayıp izin almalıydım..telefonumu elime aldığımda iki cevapsız arama ve bir de mesaj vardı.ve hepsi bay hoseok'tandı..saate baktım 5 dakika önce göndermişti.telefonumun sesini geceden kıstığım için duymamıştım
***yönetim kurulunu çağırıp reklam için ayrılacak bütçeyle alakalı toplantı yapmayı düşünüyorum..bugünkü programımıza dahil edelim.ayrıca milli sporcumuzla da anlaşmadan önce tanışmak istiyorum.daha önce buz pateniyle ilgilendiğini söylemiştin.o yüzden tanışmaya benimle gelmelisin..yani benimle gelsen iyi olur..fikir almak için yani...***
Mesajı okuduğumda gülümsememe engel olamadım..bay hoseok bunları bana şirkette de söyleyebilirdi..neden mesai öncesi arama ihtiyacı hissetmişti ki..üstelik konuşamayınca mesaj atmıştı..ne sebeple olursa olsun bu şekilde yapması nedense bana kendimi önemli hissettirmişti..sıkıntıyla aynaya tekrar baktım..berbat haldeydim..ama yine de işe gitmeliydim..çünkü ''o''nun bana ihtiyacı vardı..bilmiyorum..belki de benim ona.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BLUEFLY by @thedarkside84
Fanfic- siz....beni kandırdınız bay hoseok...anlaşmamız böyle değildi.. - beni biraz dinlersen.. - dinlememe gerek yok..gidiyorum.. Bay hoseok birden bana sarıldı.. - gidemezsin..sana ihtiyacım var...