*HOSEOK*
- Bir süredir bir şeyler oluyor..aslında tam olarak oluyor da diyemem..sadece bir his..sanki birileri beni gözetliyor benim olmadığım yerde eşyalarımı karıştırıyor bir şeyler arıyor gibi geliyor..
*NYANG*
Aklıma kolyeyi bulduğumdan beri yaşadığım paranoya geldi bir an..Ben de her dışarı çıktığımda birinin beni takip ettiğini hissediyordum..ama ben bir çatışma ortasında kalıp yaralandığım ve sonrasında fakir odamda küçük bir servet sakladığım için böyleydim.bay Hoseok'un böyle hissetmesi normal olabilir miydi?
- böyle hissetmenize neden olan şey nedir bay hoseok?..
- bilmiyorum....babam yönetimi bana bırakalı dört yıl oldu..babamla çalışırken de sonrasında da hiç böyle şeyler olmuyordu..ya da oluyordu ama ben yeni fark ettim..ya da ortada sorun falan yok ben delirmeye başladım...offffffff...
Bay hoseok dizlerini karnına çekip başını kollarına dayadı..içimden ona sarılıp teselli etmek geliyordu..şu haliyle öyle masum görünüyordu ki...
- bu şüphelerinizden kimseye bahsettiniz mi?...
- jin hyung biliyor...babam şirketi bana devrettiğinden itibaren jin hyung'la beraber çalışıyoruz..öncesinde bir şeyden bahsetmedim ona..babama kendimi kanıtlayabilmek için çok çalışıyordum...uyku uyumuyordum dinlenmiyordum..Bu şüphelerimi ilk fark ettiğimde sorumluluk psikolojisi altında ezildiğimden bana öyle geldiğini düşünüyordum..sonrasında jin hyung'la beraber yaptığımız özel bir çalışma vardı..gizli kalması gereken bir projeydi..hazırlayıp sahibine teslim ettikten sonra bir şeyler fark ettik..birileri çalışmamızı kurcalıyordu sanki..ben jin hyung yaptı sandım o da ben yaptım sanmış..sonra bir gün oturup konuşunca birilerinin çalışmamızı ele geçirmek veya engellemek istediği sonucuna vardık..ama işin tuhaf yanı ne bir delil ne bir iz ne bir eksiklik bulamadık..zaten..bir süre sonra da kayboldu...
- ne kayboldu?..
- bluefly...
- bluefly mı?...
Aklıma bay Hoseok'un odasında bulduğum bluefly dosyası geldi..yong wa cadısı yüzünden bakamadığım dosya...ve ben bay Hoseok'un bluefly'ın ne olduğunu anlatmasını beklerken o bambaşka bir konuya daldı..
- hani sen...asistanlığa devam etmek istemediğin için istifa ettin ya..sen varken bu anlattıklarımdan biri bile tekrar etmemişti..senden önceki asistanlarım pek sağlam ayakkabı değillerdi açıkçası..Bu kadar olay yaşadığımızı düşünürken bir de asistanlarımın başıma açtığı işlerden sıyrılmaya çalışıyordum..ama sen geldikten sonra herşey yerli yerinde olmaya başladı..şüphelerim tamamen bitti..evet biliyorum seni ilk işe aldığımda yerine birini bulacağıma söz vermiştim ama sen...
Bay hoseok bir noktaya dalıp sustu...bekledim...sanki bir kelime söylersem kalkıp gidecek gibiydi..derken bay hoseok soğumuş bitki çayını koca bir yudumla bitirdi..
- neyse....fazla konuştum....sonuç olarak çalışmamız kaybolduğu günden bu yana bir şeyler döndüğünden şüpheleniyorum...eşyalarımın kurcalandığından şüpheleniyorum..dosyalarımın da aynı şekilde..ve sen gittikten sonra aynı şeyler tekrar olmaya başladı..bugün de laptopum bozuldu...açmaya çalıştım ama açılmadı o yüzden sana getirdim..rica etsem bakar mısın?...
- tabi ki bakarım bay hoseok?getirdiniz mi laptopu?..
- evet...arabada..
- tamam bay hoseok...şimdi biraz dinlenin...birazdan bakarız...
*1.5 SAAT SONRA*
*NYANG*
Bay hoseok dinlenmeden laptopu getirmişti..biraz uğraştırmıştı beni ama açmayı başarmıştım sonunda..Bay hoseok çok sevinmişti..
- Nyang harikasın...cidden harikasın..
- teşekkür ederim bay hoseok..şunu söylemeliyim ki laptopunuza virüs bulaşmış sisteminiz bu sebepten çökmüş..
- ciddi misin?
- evet..bir şeyden emin olmam gerekiyor bay hoseok lütfen çöp kutusu dahil laptopunuzu kontrol eder misiniz..herşey bıraktığınız gibi mi?..
Bay hoseok laptopunu kontrol edince çöp kutusundan son günlerde açmadığı bazı klasörlerin açılmış olduğunu gördü..
- ama bu klasörler şifreliydi..nasıl olur?..
- belli ki birileri bunları açmayı başarmış..korsan virüs te öyle bulaşmış olmalı..
- korsan virüs mü?
- evet..hacklemek için kullanılan bazı küçük programcıklar...kısacası bay hoseok..biri ya da birileri laptopunuzu hacklemeye çalışmış..
-nasıl anladın?
- bilgisayar mühendisi olduğumu unuttunuz sanırım..yeni mezun olabilirim ama işimde gayet iyiyimdir..
- ama neden böyle bir şey yapsınlar ki?..ne arıyor olabilirler?..
- bilmiyorum..Onu laptopunuzu karıştıranlara soracaksınız..
- bunu düzeltebilir misin peki?..
- elimden geleni yaparım ama bir kaç gün sürebilir.laptopunuzu bana bırakın o yüzden..
- olmaz..bırakamam..sen şirkete gel..
- hatırlarsanız ben istifa ettim..
- evime gel o zaman..
- NE?!..siz bana nasıl...?!
- tamam tamam.. istersen laptop sende kalsın ama düzeltene kadar hergün yanına gelir akşama kadar kalırım..
- HA?!..NE?!..O..OLMAZ ÖYLE ŞEY..
- 3 seçeneğin var Nyang..ya şirkete gelirsin ya evime..ya da ben gelirim..seç beğen..
- ama..kullanmam gereken bazı materyaller ek programlar vs bir sürü şey var nasıl taşıyayım hepsini?..
- gerekeni ben sana sağlarım..
- ama?...
- sadece 3 seçeneğin var Nyang!...
- tamam peki..yarın gelirim şirkete..
Bay hoseok öyle bir gülümsemişti ki sevgilisi olmasa o gülüşten çok farklı manalar çıkarabilirdim..
- çok güzel...bekliyorum yarın..ben...gideyim artık o zaman...vakit te geçmiş bayağı...akşam olmak üzere...
Bay Hoseok'a arabasına kadar eşlik ettim..her ne kadar kazayla kendimi rezil etsem de güzel bir gün geçirmiştim..Bay Hoseok'un bay jin'den sonraki sırdaşı olmuştum bugün..ve bay Hoseok'un bana gerçekten ihtiyacı vardı.bay hoseok arabasına binmeden önce eğilip bir poşet çıkardı..
- şey...saklama kabını getirdim..yemek için teşekkür ederim..
Şok olmuştum...o yemeği benim yaptığımı biliyordu..yüzüm nasıl bir hal almıştı bilmiyorum ama bay hoseok yüzüme bakıp kocaman bir gülümsemeyle arabasına bindi ve arabasını gazladı..bense emeğim yong wa cadısına kalmadığı için mutluluk göz yaşı döküyordum..
![](https://img.wattpad.com/cover/190066118-288-k502458.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BLUEFLY by @thedarkside84
Fiksi Penggemar- siz....beni kandırdınız bay hoseok...anlaşmamız böyle değildi.. - beni biraz dinlersen.. - dinlememe gerek yok..gidiyorum.. Bay hoseok birden bana sarıldı.. - gidemezsin..sana ihtiyacım var...