Sadece Bir Gayin Aşkı

19. Bölüm

       Dün gece hayatımın en güzel gecelerine girebilecek bir gece değildi. Aslında en kötü geçirdiğim gecelerde ilk üçe girebilirdi.

       Olayı en baştan alacağım. Hatırlıyorsunuzdur. Sevgilimle problemlerim olduğu zamanda büyük bir hata yapmıştım. Bir kişiyle yatmıştım ve bunu sevgilime söyleyememiştim.

        Dün onunla konuşurken yemek için çıkacağını söyledi ve ‘’Kitabın güzelmiş.’’ gibi bir cümle kullandı.

       Aklıma direkt bu hikâye geldi. Heyecanımla sakın o hikâyeyi ‘’Sakın okuma.’’ dedim. O bunu kastetmemişti. Ben istemsizce kendimi ele vermiştim. Hikâyenin linkini istedi. Ne kadar vermek istemesem de içimdeki artık öğrenmesine izin ver hissi beni bunu yapmaya zorladı.

    İnsan bazen zamanın durmasını ister ya işte o zamanlardandı o an. Durmasını istedim zamanın. Saatlerin, dakikaların, saniyelerin akıp gitmemesini istedim. Devamını görmek istemedim çünkü devamında benim için iyi bir şey olmayacağını biliyordum.

     Ne kadar üzülsem de nafile bu hatayı ben yaptım. Her şeyi mahveden bendim. O bana güveniyordu. Ben batırdım.

     Kendimi hazırlamıştım. Hazırım ben. Üzülmemeliyim.

     Üzülmeyeceğim.

     Ben güçlüyüm. Bu kadar kolay düşemem.

     Benim bunu yapmam hataydı. Ben suçluyum. Aynanın karşısına geçtiğimde kendime sadece bir katilmiş gibi bakıyorum. Ben sevgilimi üzdüm. Beklide şuan sevgilim demem bile hata. Onun kafasında her şey bitmiş olabilir.

      Onu suçlayamam. Bana böyle bir şey yapılsaydı ben de aynısını yapardım. Şuan ne yaşarsam yaşayayım bana dokunuyor. Her şey yolunda gitmeli. Ben kendimi böyle alıştırdım.

       Piyanonun verdiği tiz sesler her zaman hüzünlüdür ama benim sessizliğimde ki hüzünlülük tahmininizden daha fazla. Acıtıyor. Evet, fazlasıyla acıtıyor. Dayanılmaz değil. Dayanmayı iyi bilirim. Ama acının ne kadar şiddetli değil ne kadar uzun sürdüğü önemlidir. Bu ne kadar sürecek.

       ‘’Unut gitsin’’ diyeceksiniz. Ama ben unutmak istemiyorum. Sürekli hatırlamak ve yeniden yapmamak istiyorum.

        Suçlu olduğumu bilmek istiyorum. Ben masum değilim. Ben de bir insanı kırdım. Özür dilesem de bana güvenmeyeceğini biliyorum. Bana bir daha eskisi gibi ‘’Seni seviyorum’’ demeyeceğini biliyorum.

         Kendimi bir içi yarıya kadar dolu teneke gibi hissediyorum. İleriye ittiğinizde ilerleyen ama içindeki su nedeniyle geri dönen. Benim durumumda böyle.

         Teneke beni, su ise hatalarımı temsil ediyor. Hata yapmamalıyım. Hata yapmamalıyım. Hata yapmak gibi bir hakkım yok.

         Ama yapabileceğim en büyük hatayı yaptım…

        Hepsinin benim hatam olmamasını dilerdim. Onun bilmesi gereken sadece benim üzgün olduğum. Gitmeme izin verme. Geri dönemeyeceğimi biliyorsun.

        Ona yeniden sahip olmak düşüncesi ok uzak bir düşünce. Parti bitti. Sadece öğrenmeme izin vermesini istiyorum. Beni gerçekten seviyor musun?