Ay selamlar. Konuşuyum biraz djjd. Yorum hiç gelmiyo. Oysa bi kaç tane. Okuduktan sonra oy ve yorum yaparsanız sevinirim. Bir kaç saniyenizi alır sadece. Neyse çok bile konuştum. İyi okumalar.
Uff başım. Çatlıyo. "Müziği kapattııın" diye bağırmıştım daha gözlerimi açmadan. Ama yani sabah sabah bu seste heleki ben uyurken müzik açılırmıydı. Yatakta dirseklerimin üzerinde doğrulduğumda gözlerimi odanın içinde gezdirdim. Jesica'nın çantasını gördüğümde müziği açanın da Jesica olduğunu anladım. Yorganı üstümden atıp müziği kapatmak için direk aşağıya indiğimde sadece Jesica degil Lily'nin de bizde olduğunu gördüm. Güzel bir gün bizi bekliyordu o zaman.
°°°°°°
"Geldim geldiim" dereken hem koşup hem bağırıyordum. Kapıyı açtığımda karşımda gördüğüm kişi bütün mutluluğumu üzerimden alıp götürmiştü. Bu benim evimi nerden biliyordu. Hadi biliyosun madem niye evime geliyosun mal. İnsan kavgalı olduğu birinin yanına nasıl gelirdiki. ''Ya yine mi sen? nerden buldun evimi? neden geldin?Ya bi-''
''Sakin ol Jonnie'' diyerek duvarın arkasından çıkan Stoney'i görünce bütün sorularım cevap bulmuştu. Onları umursamayıp kapıyı açık bırakarak kızların yanına gidip ortalarına oturdum. Film izliyoduk ve içine etmişlerdi resmen. ''O bize haber vermeyin zaten tamam kızlar'' diyerek yanımıza gelen Stoney'e çevirdim bakışlarımı. Ona bakarken arkasında dikildiği için Jackson'a bakmamak imkansızdı zaten. O da bana bakınca doğal olarak göz göze gelmiştik. Bakışlarımı ondan çevirip televizyona diktiğimde beraber yanımızadaki koltuğa oturmuşlardı. Stoney benim buna sevmediğimi bildiği halde neden getirmişti onu?
''Ee ne izliyosunuz kızlar'' diye soran Stoney'e Jesica ve Lily'le aynı anda 'sence' diyice Jackson kahkahayı patlatmıştı. Hepimiz Jackson'a karşımızda ayı oynuyomuş gibi bakınca kahkahalarını kesip ''ne var komik ama'' dedi. Ayy sen gülme ya sinir şey. Komikmişmiş. Ukala şey.
°°°°°°
"Hadi kızım ya amma naz yaptın"
"Siz böyle yaptıkça biz rahat edemiyoruz"
"Hadi Jon barışın"
Karşımda Jackson elini uzatmış duruyorken diğerleride yanımda dikilmiş beni ikna etmeye çalışıyorlardı. Nerdeyse bi 15 dakikadır. Ama neden böyle birşey yapıyorlardı.
"Barışınca nolucak sanki. Samimi olucağımı sanıyorsanız baya yanılıyosunuz "
"Tamam samimi olmayın ama barışın." Diyen Stoney'e bakarak omuzlarımı silktim. "Olumsuz şeyler yok. Barışıcaksınız o kadar."
"Hadi ya barışta kurtul işte. İstersen konuşmazsın. Ama en azından bana tavır alma." diyen Jackson'a sonra eline baktım. En azından bi yerde haklıydı. Barışsamda konuşmazdım. Ama öylede küs kalmış olmaz mıydık? Olurduk.
"Tamam" diyip Jackson'nın elini sıktım. Stoney ıslık çalıp alkışladığında diğerleride buna eşlik etmişlerdi. Ya bunda ne vardı abartılıcak. Onları umursamamış gibi yaparak koltuğa geçip oturdum. Jesica sağıma Lily'de soluma oturunca Stoney'le Jackson birbirlerine bakıp kafalarını sallayıp yan taraftaki koltuğa oturmuştu. Tam olarak eski pozisyonumuzu almıştık.
"Ee napalım?" diye sorduğumda Jackson sanki bu soruyu bekliyomuş gibi "doğruluk cesaretlilik oynayalım" demişti.
"Kaç yaşına geldik. Dc bize göremi"
"O zaman oylama yapalım" kafamı olumlu anlamda sallayınca Stoney "oyanyalım diyenler"diye böğütmüştü. Ciddi anlamda. Evin diğer ucundan bile duyulabilirdi. Bu sırada Stoney,Jackson ve Lily elini kaldırmıştı. Jesica ve ben kalınca mecbur oynamak zorundaydık.
°°°°°
"Cesaret" oyuna başlayalı 10 dakika olmuştu. Şu anda da Stoney Jackson'a sormuştu. Ve Jackson cesaret demişti. Ne diyeceğinu beklerken;
"Siz barıştınız ama tam olarak barışmadınız. Bize barıştığınızı göstermek için Jackson Jonnie'nin yanağıdan öpüceksin."
"Stoney adam gibi birşey dermisin. Olmaz bu."
"Yapmak zorundasınız" diyince Jackson'a baktım o da bana bakıyıp pis pis sırıtıyodu. Ya bugün uğursuz gün falan mı? Bu ne böyle.
"Hayır olmaz"
"Ne dersek o yoksa daha beterini isterim ona göre." Ofof insanı neden çıkmaz yola yöneltiyolardıki.
"Zorundaymışız" diyip bana bakan Jackson'a boş boş baktım. Yanıma gelip yanağımı öptüğünde kimseden ses çıkmadan yerine geçti.
Sen görürsün Stoney.
"Jesica'yı seviyo musun?" sorduğum soru üzerine Jesica'ya bakmıştı. Tabi Jesica'da ona. Nolduğunu anlamadan bur kaç saniye içinde Stoney oturduğu yerden kalkıp Jesica'nın kolunu tuttuğu gibi kapının birazını açık bırakarak dışarı çıkarmıştı.
"Bişeyler olcak galibaa" diyen Lily'e bakıp konuşmaya başlamıştık.
Az sonra el ele tutuşarak içeri Stoney ve Jesica girmişti. İkisininde yüzünde büyük bir gülümseme vardı. Yerim ben bunları ama.
"Sonunda" dediğimde birbirlerine bakıp gülmüşlerdi.
"Darısı sizin başınıza artık" Stoney'in dediği şey üzerine ağızım bir karış açılmıştı resmemen. Neyi ima etmeye çalışıyordu?