4. Bölüm

19 7 0
                                    

Merhabalar! Yeni bir bölümle karşınızdayım. Bu bölümde birtakım şeyler aydınlanacak. Umarım beğenisiniz... Yorumlarınızı ve beğenilerinizi bekliyorum...

4.Bölüm

"Umut edersen, geceleyin bile gökkuşağını görebilirsin..."

Bilinmeyen Numara

Bazen geceleyin gökyüzüne bakar ve yıldızları seyrederiz. O kapkaranlık geceyi milyarlarca küçük yıldız aydınlatır ve güzelleştirir. Tek bir yıldız bile yeterlidir geceyi güzelleştirmek için. Yıldızlar olmadan gece bir hiçtir. Yıldızlar olmazsa kim geceleyin gökyüzüne bakar? Kim kayan bir yıldız görüp de dilek tutabilir? Kim geceyi sevebilir? Hayat da böyledir işte. Kapkaranlık, ıssız ve korkutucu. Eğer hayatınızı aydınlatacak yıldızlar yoksa hayatınız bir hiçtir. Ve ben hayatımı karanlıklaştıran bu olayda üç tane yıldız buldum. Biz bu karanlığı dört kişi birden güzelleştirecektik. Belki karanlığı yıkamayacaktık ama karanlığı güzelleştirecektik. Hissediyordum...

Şu an elimdeki telefonla annemi arıyordum. Ecrin, Berk ve Arem' in gözleri benim üzerimdeydi. Ben ise telefonun hemen açılmasını diliyordum. Telefon çalmaya başladı... Çaldı... Çaldı... Çaldı...

"Alo?"

O an kalbim hızlı hızlı atmaya başladı. Öyle heyecanlanmış ve rahatlamıştım ki! Annem yaşıyordu ve sesi de gayet iyiydi.

"Anne?"

Karşımda merakla beni izleyen o üç çift göz de rahat bir nefes aldı. " Ela, neredesin sen? Evde misin? Evdeysen söyle hemen geleyim. İşteyim şimdi ben. Neredesin sen şimdi?"

Annem işteydi. Bir derin nefes daha aldım ve daha bir rahatladım. "İşte misin?" diye sordum Ecrin, Berk ve Arem' in de anlaması için. Onlar da benim gibi rahatlarken telefonu hoparlöre aldım.

"Evet, işteyim de sen neredesin?"

O an ne cevap vereceğimi düşündüm. Evdeyim dersem kısa süre içinde o gelmeden evde olurdum ama ev güvenli değildi. Ne diyeceğimi bilemiyordum. Gözlerim soru sorarcasına üçünün yüzünde dolaşırken Arem bana parmağıyla Ecrin' i gösterdi.

" E- Ecrin diye bir arkadaşımın evindeyim."

"Kim bu Ecrin kızım? Daha ilk günden ne arkadaşı? Nasıl güvenebiliyorsun öyle? Eve gel çabuk! Ben de işten çıkıp eve geleceğim. Geldiğimde seni evde göreyim."

Annem art arda cümlelerini sıralarken bakışlarım tekrar Arem' i buldu. Arem, bu kez bana 'hayır' dercesine kafasını salladı. Ama hayır, dersem annemin vereceği tepkiyi de biliyordum. Yine de bunu yapmak zorundaydım.

"Olmaz!" dedim bir anda.

"Ne demek olmaz? "

"Olmaz çünkü... Çünkü hiç bir yer güvenli değil şu anda. Hem yarın okul var. Ben bugün de Ecrinlerde kalacağım. Yarın okuldan sonra direkt eve geleceğim."

Hepimiz annemin cevabını beklerken annem beklenen tepkiyi verdi. " Ela hemen eve gel!"

Ben söyleyecek bir şey ararken Berk elimden hızla telefonu aldı. Biz ona şaşkınlıkla bakarken o ise öksürdü ve bana bakmaya başladı. Bana bakıp "Annenin adı ne ?" diye fısıldadı mikrofonu kapatarak.

"N-Nihal." Berk onaylarcasına kafasını salladı ve hoparlörü kapatarak telefonu kulağına götürdü. Hoparlörü niye kapattı şimdi bu?!

"Merhaba Nihal Teyze, ben Ecrin." Berk sesini inceltip konuştuğunda hepimiz gülmemek için kendimizi zor tuttuk. Bu çocuk deliydi!

GECENİN GÖKKUŞAĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin