Medya: Bukre, Poyraz, Kerem ve Aslının kıyafetleri ve halleri
Bukre'den
Bugün okula maalesef ki gidememiştik. Saat üçtü ve biz Aslı'yla birlikte televizyon izliyorduk. Bir anda karnım guruldayınca acıktığımı fark ettim. Ne yesem diye düşünürken dizi reklama girdi ve makarna reklamı çıktı. Makarna! Ah belki de geldiğimizden beri sıkılmadan yediğim ve en sevdiğim tek yemek. Hemen yerimden kalkıp mutfağa doğru yürürken Aslı'ya seslendim."Benim karnım acıktı. Makarna yapacağım. Sende aç mısın?"
"Ay! Bende sen kalksan da bize yemek yapsan diye düşünüyordum" Eğer öğrenci evinde böyle bir arkadaşınızla kalıyorsanız vay halinize...
"Kalk televizyonun başından da benimle mutfağa gel. Azcık dedikodu yaparız bebeğim" dedim göz kırparak. Aslıda benimle birlikte mutfağa gelmişti. O sandalyelerden birine otururken ben dolaptaki makarna paketini almış tencerenin içine boşaltıyordum. Elimdeki tahta kepçeyle tencerenin içindekini karıştırırken Aslı konuşmaya başladı."Yalnız bugün olanlar doğrusunu söylemek gerekirse hem eğlenceli hem de fazla korkunçtu"
"E, Aslı Hanım ne oldu? Bunlara bir şaka yapalım derken gayet eğleniyor gibi bir halin vardı"
Baya sesli bir kahkaha patlattı. "Yalnız var ya bir an öldün zannettim. Yani tamam daha öncede yanımda birkaç kez bayılmıştın ama başka şehirde yanımızda iki gündür tanıdığımız insanlar! Ne bileyim kötü oldum. Sen kollarıma bayılınca hepsi telaşlandı. Ben yardım edin deyince hemen Poyraz seni kucakladı falan çok acayip hissettim"
"Eminim benden başka bir sürü kızı taşımıştır. O Ebru var ya geçen gün onu Poyrazın odasında gördüm hem de iç çamaşırlarıyla! Kim bilir kaç kez işi pişirmişlerdir" dedim ve derin bir nefes aldım. Birlikte olmaları beni hatta kimseyi ilgilendirmezdi ama... Ne biliyim bari camı kapasalardı da ben görmeseydim!
"Ay, sizin odalarınız karşılıklı değil mi?"
"Maalesef ki" deyip göz devirdim.
Biraz daha konuştuk sonra tencerede pişmekte olan makarnaya bakıp "Tabakları çıkarır mısın?" dedim. Tabağa koyduğumuz makarnaları afiyetle yemeye başladık.
Poyraz'dan
Saat beş olmak üzereydi. Bütün hepimiz salonda oturmuş televizyon izliyorken ben aynı zamanda da maillerimi kontrol ediyordum. Babamın sekreterinin yarınki toplantı için attıklarına bakarken Kerem'e "Yarın ki toplantıya hazır değil mi?" diye sordum.
Başını sallamakla yetindi.
Aklıma birden eve geldiğimizden beri Bukrelerle ilgili hiç konuşmadığımız geldi. Sadece ben Anıl'a neden böyle bir şey yaptığını sorduğumda, sizin için dedi ve keremden kafasına yastık yedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kod Adı: Bay Sapık [Wattys2016 Kazananı]
Humor#Wattys2016 Koleksiyoncu Edisyonu Kazananlarından birisiyiz! Hiçbir şey tesadüf olmadığı gibi bundan sonra yaşayacaklarıda tesadüf değildi. İzmir onun dönüm noktasıydı. Aşkını, sevdasını, kaybettiklerini bulduğu şehirdi. Hayatı asıl bundan sonra ba...