Kod Adı: Bay Sapık [Wattys2016 Kazananı]

-33- "Hani karizmanı çizdiremezdin?"

Medya:  Bukre 

Bukreden

Gözlerimi huzurla açarken belimde hissettiğim eller huzuruma huzur katmıştı. Dün gece aklıma gelince kendi kendime gülmüştüm. Kafamı Poyrazın göğsünden kaldırıp ona baktım. Yüzünü ellerimin arasına alıp inceledim. Yeni çıkmış sakallarıyla, dudaklarıyla o kadar çok yakışıklıydı ki... Aklım başımdan gidiyordu.

Ah ulan durdum durdum turnayı gözünden vurdum. Hafifçe gülümseyip Allah'ıma binlerce kez teşekkür ettim. Poyraza bakınca kalbimin sıkışması beni korkuttu. Sadece yüzüne bakarken bile kalbim sıkışıyordu... Aşk bu muydu?

Ellerimin arasındaki yüze baktım. Kahretsin o kadar çok yakışıklıydı ki içimdeki kıskanç kadın Poyrazı bir odaya hapsedip ömür boyu onu orda saklamak istiyordu. Yüzüne bakarken kalbimdeki aşk huzuruma huzur katıyordu. Dudağına öpücük kondurduktan sonra tam geri çekiliyordum ki Poyrazın beni altına almasıyla dudağıma yapışması bir oldu. Uyumuyor muydu?

Elimden geldikçe karşılık verdikten sonra nefessiz kalınca geri çekileceğini sanmıştım ki o dudaklarıma öpücük bırakıp dudaklarını çeneme doğru aşağı indirdi. Çeneme öpücük bıraktıktan sonra boynuma ilerledi. Boynuma öpücükler bıraktıktan sonra geri çekildi. Alnını alnıma koyup "Ben de turnayı gözünden vurmuşum" deyince utandım. Sesli mi düşünmüştüm? Ah hadi ama Poyrazın ne kadar çok yakışıklı olduğunu kaç kere düşünmüştüm. Gülümseyip "O zaman ikimizde turnayı gözünden vurmuşuz" dedim. O da gülüp çeneme yeniden öpücük bıraktı. Altında olmama rağmen sesimi çıkarmadım. Gözlerimin içine bakıp "Ağrın var mı?" diye sorunca "Yok" dedim.

"Üstümden kalksan da giyinsem mi hani?" deyince üstümden kalkıp eski yerine geri döndü. Yataktan kalkıp dolabımın önünde durdum. Dolabı açıp bir jean ve bir bluz alıp tam banyoya yöneliyordum ki Poyrazın sesiyle yerin dibine girdim. "Bana lütfen banyo da giyineceğim deme"

Kafamı çevirip baktığımda gülüyordu. Onun yanında mı giyinecektim?

"Bukre biz seninle sevgiliyiz. Benim yanımda da giyinebilirsin"

Yüzüm kızarırken yatağın ayakucuna eşyalarımı koydum. Poyraza baktığımda yatağa oturmuş gülerek beni izliyordu. "En azından başka bir şeyle ilgileniyormuş gibi yapamaz mısın?"

"Bu sahneyi asla kaçırmam" dedi gülerek. Kızaran suratımı umursamadan kazağımı çıkardım. Cidden kendimi çok değişik hissediyordum.

Poyrazdan gelen "Hadi ya" sesiyle "Ne oluyor be?" diye sordum.

"Ya kırmızı sütyen bekliyordum beyaz çıktı. Üzüldüm" deyip gülünce bende güldüm.

Mahcupça gülümseyip "Bundan sonra hiç çıkmayacak" deyince "Anlamadım?" dedi. Dün yaptığım salaklık aklıma gelince gülüp "Dün sana sinirime bütün kırmızı sütyenlerimi yaktım" deyince ilk yutkundu sonra yataktan kalkıp giyinmeye başladı. Bende giyinmeye devam ettim. Giyindikten sonra saçımı tarayıp Poyraza yöneldim. O da kazağını giydikten sonra bana döndü. Umursamadan odadan çıktı. Bende onun arkasından çıkarken "Bizi kahvaltıya bekliyorlar" deyip evden çıktı. Arkasından koşarak gidip kendi evine doğru yürürken karşısına geçtim. "Ne oldu?"

"Yok, bir şey" derken sesi ifadesiz çıkmıştı.

"Sütyenlerimi yaktım diye kızdın değil mi?" derken sesim üzgün çıkmıştı. Cidden çok saçmaydı bu tribi!

"Bana her kızdığında sütyen mi yakacaksın?" diye gayet ciddi sordu. Çocuk oyununa dönmüştü iyiden bu sütyen meselesi.

İlk sesimi çıkaramasam da "Hadi barış benimle!" dedim. Gülüp "Emredersiniz" deyince dudaklarına yapıştım. Ben her ne kadar narin öpsem de Poyraz sertçe öpüp dudaklarımı sömürüyordu. Ah evet sokağın ortasında öpüşüyorduk.