Hünkâr koşarak Ali rahmet in yanına gidip diz çöküp ellerini tuttu.
Ali rahmet bana bak ,bak ben geldim .
Ali rahmet başını kaldırıp hünkara doğru baktı gözlerine inanamıyor hayal olduğunu sanıyordu .
Hayır hayır diyip ellerini çekip yüzüne kapattı ağlamaya başladı sen değilsin sen hünkar değilsin yine gideceksin beni bırakıp gideceksin diyordu.
Hünkârin yüreği iyice dağlanmış napacagini şaşırmıştı.
Birden sarıldı sevdiğine bak ben hayal değilim diyip sırtını sıvazlıyor sakinleştirilmeye çalışıyordu bir müddet öylece kaldılar sonunda Ali rahmet hünkarin gerçek olduğuna inanmış yavaşça kollarından tutup uzaklaştırıp yüzüne baktı.
Hünkâr dedi ağlayan gözleriyle sen , sen geldin bana geldin beni buldun diyip ellerini yüzüne götürdü yanaklarından süzülen yaşları sildi
- Sen iyisin demi ...
İyiyim ben diyip yüzünü oksadi yaralarınin üzerinde parmakları gezdirdikce içi acıdı ne hale gelmişti yüzü gibi vücududa kim bilir nasıl haldeydi zaten eriyip bitmişti sanki o heybetli Karayağız delikanlı ....
H;: beni düşünme bunları sonra konuşuruz hadi kalk gidiyoruz .
-Olmaz hünkar öldürürler bizi yakalarlar
+Ali rahmet ben herşeyi biliyorum babam getirdi beni buraya hadi kalk diyip elini uzattı
- Ali rahmet elini tutup kalkmaya çalıştı ilk denemesinde olmadı ama hünkar koluna girince ayağa kalkabildi yavaş yavaş yürümeyi yeni öğrenmiş çocuklar gibi küçük adımlarla dışarıya çıktılar babası onlara bakıyordu yine kızına dayanamamış yanlarına gelip olanlardan dolayı üzgün olduğunu söyledi ve arabasına binip yanlarından ayrıldı.
Adamların biriyle de ikisi dönecekti.
Hünkar Ali rahmet i arabaya bindirip kendide yanına bindi hastaneye götürmek istiyor ama Ali rahmet ikna olmuyor eve gitmek istiyordu hünkar inadı yine galip gelmiş hasteneye doğru yola çıktılar.
Ali rahmet zar zor dik durmaya çalışıyor canı çok yanıyordu ama hunakrun yanında pek belli etmekte istemiyordu tabi hünkar herşeyin farkında olduğundan yavaşça onun başını dizilerine koyup uzanmasini sağladı .
Ali rahmet in gözleri kendiliğinden kapandı
Hünkâr saçlarını okşayıp herşeyin iyi olacağına dair sözler veriyordu artık Ali rahmet istemediği sürece yanından ayrilmaiycakti tüm yaralarını beraber saracaklardi.
Hastaneye gelmiş Ali rahmet i muayene etmişlerdi yaraları temizlenip serum takılmıştı.
Günlerce aç susuz kaldığı için tedavi olması gerekiyor iç organlarında hasar oluşmuştu
Dinlenmesi için yoğun bakımda bir gece kalacak sonrada toparlanana kadar hastanede kalacaktı . Doktor durumu hunkara anlatmış burda beklememesi gerektiğini kendininde yeni hasteneden çıktığını dikkat etmesini söyleyip gitti hünkar eve gidip durumu annesine anlattı sabah kalkıp hastaneye gidecek orda başında bekleyecekti annesi tamam demekten başka birşey diyemedi hünkar çarşıya çıkıp Ali rahmet için kıyafet aldı dönüşte aysunlara uğradı olanları anlattı ama Aysunla şuan annesine haber vermemeye karar verdiler cunku Ali rahmet in o halinin annesinin görmesi hiç iyi olmazdı iki arkadaş en doğru yolu bulmak için saatlerce konuşup akşam ettiler .
Sabah hunkar uyanır uyanmaz kalkıp hazırlandı bugün Ali rahmet bir aksilik olmazsa normal odaya alınacaktı onun için çorba pişirdi belki içer diye alıp evden çıkıp hastaneye gitti.
Ali rahmet odası alınmış az da olsa eskiye nazaran daha iyiydi ağrısi sızısı hala devam ediyordu, elmacık kemiklerine aldığı darbeler yüzünden yüzü fena halde dağılmış görünüyor kolay kolay iyileşeceğe benzemiyor du.
Hünkâr Ali rahmet in kaldığı odanın önüne gelmiş sessizce kapıyı açıp içeri girdi uyuyordur diye uyandırmamak için olabildiğince yavaş yavaş yürüdü Ali rahmet kapının açıldığını anlayınca merakla gelenin kim olduğunu bekliyor bı ihtimal hünkar olabilir mi diye düşünüyordu sonuçta onu o dipsiz kuyudan cancağızı kurtarmış hasteneye kadar getirmişti.ama odaya geldiğinden beri de kimse uğramamış gidip geri gelmeyeceğini düşünmüştü.
Hünkâr Ali rahmet in gözlerinin merakla baktığını görünce gülümsedi yanına yaklasip elindekileri masaya koyup nasilsin dedi
Ali rahmet seni gördüm daha iyi oldum sen nasılsın
H: bende iyim , ağrın sızın varmı?
A:Biraz dedi hafif gülümseme ile
Hünkâr getirdiği çorbayı icirmeyi düşündü ama cesaret edip diyemedi .
Onun yapmadığını Ali rahmet yapıp bunlar ne deyip gözleriyle çantaları gösterdi.
H: sana birkaç eşya getirdim bide çorba yapmıştım ondan da getirdim içersin diye
A: ama hünkar niye en başta demiyorsun sormasam diyeceğin yok valla kaç gündür tek lokma yemedim ben zaten doktor bugün biseyelr yemem gerektiğinide söylemişti. Çok iyi oldu iyi düşünmüşsün dedi gülümseyerek
Hünkâr sevindi ama çokta üzüldü günlerdir aç kalmış gitmese belkide açlıktan ölecekti budurum yüzünün düşmesine neden olmuş çorbayı tepsiye koyup Ali rahmet e uzatırken Ali rahmetin doğrulmak için zorlandığının farkına varmamıştı.
Ali rahmet daha fazla dayanamayıp kendini yatağa bıraktı canı acımıştı ahh demesiylede hünkar kendine gelip tepsi yi bırakıp yanına oturdu .
endiselenmisti :
İyimisin Ali rahmet doktoru çağırmamı istermisin ?
_ yok yok iyim kalkmak isterken zorlandım galiba sorun yok , hünkar yüzü yerde gözleri dolmuştu başlarına nelerin geldiğini düşünüyor canı yanıyordu böyle olmamaliydi , ikiside ölümden dönmüş bundan sonrası neler olacaktı peki Ali rahmet ne düşünüyordu hiç konuşmamış bu konuyla ilgili tek kelime etmemişti ama zaten daha yeni kendine gelmişti hünkar bunu daha sonra konuşmaya karar verip Ali rahmet in yastığını düzeltip çorbayı kendi icirmeye karar verdi tepsiyi kucağına alıp yavaş yavaş çorbayı içirdi .
Ali rahmet hünkarin hareketlerini sadece izliyor konuşmuyordu sanki konuşursa büyü bozulackmis gibi hissediyordu oda yaşananların ağırlığıyla ezilmiş konuşmaya mecali kalmamıştı ne diyebilirdiki tüm kelimeler anlamını yitirmişti sevdiği kadın kendini siper etmiş vurulmuş kendisi dayak yemekten ölümle burun buruna gelmiş ikiside ruhen çökmüş gibiydiler ... Konuştuklarında birbirini kırmaktan korkuyor tüm bunlara hunkarin babasinin sebep olması Ali rahmet in ağzından çıkacak en olumsuz bir kelimeyle hunkari yerle bir edebilirdi o yüzden Ali rahmet hünkar için daha fazla üzülmesin diye hiç yaşanmamış gibi davranmaya karar verdi.
Aklından bunları geçirirken çorbayı içmeyi ihmal etmiyor günler sonra sevdiğinin elinden içtiği çorba ona hayat veriyordu .
Hünkâr mümkün oldukça gözlerine bakmamaya çalışıyor bakarsa zor tuttuğu gözyaşlarıni Ali rahmet görsün istemiyordu.
Tepsiyi bırakıp kalkmak isterken Ali rahmet onu kolundan tutup kendine çekti Hünkârla göz göze geldiler
H: Ali rahmet
A: neden kaçıriyorsun o zümrüt gözlerini benden
Hünkâr daha fazla dayanamayıp bıraktı kendini başını göğsüne koyup ağlamaya başladı çok korktum Ali rahmet sana birşey olur diye çok korktum seni öyle görünce dünyam başıma yıkıldı sanki nefes alamadım hepsi benim yüzümden oldu diyip ağlıyordu .
Ali rahmetinde gözlerinden yaşlar akıyor teselliyi birbirlerinde buldular . Sıkıca sardı sevdiğini saçlarından öpüp okşadı hepsi geçecek hünkar herşey yoluna girecek üzme kendini bak daha yeni iyileştin yapma diyordu
Hünkâr iyice Ali rahmet e sokuldu sakın beni bırakma Ali rahmet ....
Ali rahmet hünkarin böyle konuşmasından cesaret alıp seni asla bırakmam hünkar diyip başını göğsünden kaldırıp elini tutup kalbinin üzerine koydu sen benim Kalbimsin , Kalbim 💜
Diyip diğer elinide yanağına bıraktı gözyaşlarıni sildi...
Hünkâr bu sözler karşısında heyecanlanmış elini. Ali rahmet in elinin üzerine koyup önce avucunun içini öptü sonra oda kalbinin üzerine götürüp sende benim...
diyip birbirlerinin gözlerinde kayboldular.....
Aslında Bir Ben Sevdim Seni
aslında hiç kimse sevmedi
bir ben sevdim seni
severmiş gibi değil
kana kana sevdim seni
tıka basa sevdim
dolu dolu sevdim
aslında kimse sevmedi seni
sevmekten çekindi
oysa ben
yana yana sevdim seni
bile bile sevdim
aklımdan zorun var gibi
aklıma silah dayanmışcasına
mecburmuş gibi
ve başka çarem yokmuşcasına
bir ben sevdim seni
aslında bir sen sevmedin beni
herkesi sevdiğin gibi
Can yücel
Sonunda kalplerini birbirlerine emanet ettiler . Yazmakta biraz zorlandım aslında istediğim gibide olmadı sacmada olmuş olabilir yinede yazmam gerektiği için yazdım okuyan herkese teşekkür ediyorum yorumlarınızı bekliyorum 😌🥰
