Hünkâr odasının camına vuran taşın sesiyle gözlerini açtı. İlk önce ne olduğunu anlamamış tekrar başını yastığına bırakmıştı . Gelen ikinci sesle emin olup cama doğru yöneldi hersey karanlık birşey görünmüyordu Ali rahmet hünkari camda görünce onu görsün diye yaklaştı hünkar Ali rahmet olduğunu anlayınca çok heyecanlanmış Ali rahmet el hareketleriyle aşağı gelmesini istiyor hünkar yakalanır diye çekiniyordu Ali rahmet e git işareti yapıyor Ali rahmet küçük çocuk gibi ayaklarını yere vurup gitmem diyordu hünkar onun bu hallerine hem gülüyor hemde cok hoşuna gidiyordu üzerine şalini alıp sessizce aşağı indi
Ali rahmet konaktan uzaklaşmış hunkari bekliyordu geldiğini görünce koşar adım gidip sarıldı. Sanki sabah hiç görmemiş uzun zamandır ayrı kalmış gibi sarıyorlardı birbirlerini.
Ali rahmet hünkarin açık saçlarında parmaklarını gezdiriyor kokusunda mest olmuştu. Hünkâr yavaş yavaş geri çekildi alnını alnına dayayıp ellerini sakallarına bıraktı. Ali rahmet gözlerini hâlâ açmamış anın tadını çıkarıyordu....
Çok özledim hunkar... Dedi fısıldayarak.
Hünkar Ali rahmetin ayrı kalmak istemediğini anlayınca olayı dramatize etmeden kulağına yaklaşıp bohçan nerede Ali rahmet diyip tepkisini bekledi yüzünde kocaman bir gülümseme ile...🤭
Ali rahmet ilk anlamasada gözlerini açip hünkarin güldüğünü görünce sitem eder gibi demek sen hiç özlemedin keyfin de yerinde zaten oh bende seni görmek için kırk takla atayım sana bohça falanda yok dedi gözlerini açarak kollarını kavuşturup yüzünü çevirip ağaca yaslandı..
Hünkâr içinden sen yokmusun sen diyip gidip burnunu sıktı .
A: ama sen napiyorsun hünkar
H: halay çekiyorum gelsene
A: ben ne diyorum sen ne diyorsun yok böyle olmaz bugün sende bişey var
H: evet var herşeyi de anla aman eksik kalma
A:ee demiycekmisin bu keyfinin sebebini
H: bilmiyosun sanki diyip yanına gidip oda sırtını ağaca yasladı başı yerde parmaklarıyla oynuyordu
Ali rahmet yandan yandan bakıp ufak ufak güldü
Onun utangaç hallerine eriyip bitiyordu
Önüne geçip eliyle sacinin çıkan kısmıni kulağının arkasına koyup yanağına kocaman bir öpücük bıraktı fazla uzaklaşmadan ne diye beni uğraştırıyorsun yaman hanım madem sende özledin , beni gördüğüne mutlu oldun açık açık desene
Hünkâr zümrüt gözlerini gözleriyle buluşturup kızarmış yanaklariyla bakıyor bişey demesine gerek kalmıyordu . Uzun uzun bakışti bu yeni aşıklar .
A: hadi git hünkar çok kaldın biri uyanırsa yokluğunu anlarlarsa sıkıntı olur
H: başını tamam anlamında sallayıp gidiyorduki Ali rahmet hünkar diye seslendi dönüp bakınca sarılmıycakmısın diyip kollarını yana doğru açıp hunkar i bekledi
Hünkâr Ali rahmetin her hareketine bitiyor başına gelen en güzel armağan olduğunu düşünerek gidip sarıldı başını boynuna gömüp kokusunu içine çekti yanağından da öperek koşarak Eve girdi Ali rahmet elini yanağına götürüp ağzı açık halde hünkarin gidişini izledi....
Desem ki; Sen benim için hava kadar lazım, ekmek kadar mübarek, su gibi aziz bir şeysin… ... inanır mısın sevgilim.Aradan iki üç gün geçmiş Ali rahmet artık kötü günleri geride bırakmıştı. Hünkar'ı sadece bir kere daha görmeye gidebilmis ondada hünkar aşağıya inememisti ikisininde aklı birbirlerinde nasıl buluşacaklarindaydi.Hünkâr Ali rahmeti gece boyu pencerede beklemiş gelmeyince yine karalar bağlamış gizli saklı nereye kadar gideceğini düşünüp duruyor bir yandan da Ali rahmet e olan özlemi artıyordu. Yine tek çare aysunlara gidip belki onlardan bir haber almak diye düşündü. Uykusuzluğa daha fazla dayanamayıp Ali rahmet in artık gelmeyeceğinden emin olunca yatıp uyudu.
Güzel bir yaz sabahına uyandı Çukurova...
Alabildiğine yeşil tarlalar, ötüşen kuşlar cıvıl cıvıl bir sabahti.. heryerde huzur hâkimdi sanki . İnsanın içine huzur doluyor temiz havayı soludugunda insanın içi neşe doluyor su.Ali rahmet uyanıp hazırlanıp çıktı evden annesine geç geleceğine beklememesini söyledi..
Hakan'ın yanına gidip eski günlerdeki gibi oturup konuştular ama bu güzel günü değerlendirmek istiyorlardı hakan aysunun uzun zamandır pikniğe gitmek istediğini bildiğinden Ali rahmet e söyledi ikisi beraber Aysunun yanına gidip haber verdiler e hünkar sız olmazdi ama Ali rahmet kendisi söylerse yanlış anlarlar diye ses çıkarmadı ama Aysun hünkar'siz olmaz diyip erkekler alışverişe aysunda. Hünkâr a gitti .
Aysun hünkâr i da alıp evlerine giderken Ali rahmet lerde arabayla herşeyi halletmiş dönüyorlardı yolda ikisini görüp durup aldılar hünkar heyecanlanmış ama belli olur diye konuşmuyordu Ali rahmet te ondan farksız değildi . Hakan hoşgeldiniz diyip baktı aysuna göz kırptı Ali rahmet te dönüp hoşgeldiniz dedi selamlaşma Faslı bitmiş herkes yola bakıyordu . Aysun hakana nereye gideceklerini sordu hakan tarif ederken aslında Ali rahmet in çınar ağacına yakın biryer olduğunu anladı içinden hunkari oraya götürüp sevdasının çok önceden beri var olduğunu göstermek istiyordu. Bu piknik ikisi içinde çok daha farklı anılara tanıklık edecek bugünün altında ikisinin sevdası mühür vuracaktı..Sahil kenarına gelip malzemeleri indirdiler . Hakanla aysun Elele kumsalda biraz yürümek istedi gelecekten konuşmak için . E tabi bizimkiler için kaçınılmaz bir fırsattı bu ama hünkar biraz alınmış gibi hem durgun hemde uzak duruyordu Ali rahmet e.
Ali rahmet hakanlar iyice uzaklaşinca sevdiğinin yanına gidip oturdu
A: sevgilimmm neden yüzüme bakmıyor sun 😍
H: Ali rahmet in konuşmasını bekler gibi neden gece gelmedin dedi biraz yüksek sesle
A: ellerini tutup önce öptü özür dilerim gelemedim her odamdan çıkınca annem seslendi biseymi oldu diye sorup durdu bende çıkamadım o yüzden yüzü düştü
H: sabaha kadar bekledim artık gelmeyeceğini düşündüm görüşmek istemiyorsun sandım .
A: sesini ciddilestirip böyle birşeyi nasıl düşünürsün bennsensiz nefes alamazken seni birdaha görmek istemeyeceğimi nasıl düşünürsün sen benim nefesimsin hünkar artık bu düşünceleri bırak ben sensiz yapamam yaşamam sakin bı daha böyle düşünüp o güzel yüzünü düşürme sen böyle yapınca ben kahroluyorum elbet bizde el ele kimseden çekinmeden korkmadan gezip tozacagiz, buluşacağız ama biraz zaman yaman hanım biraz daha sabredecegiz .j
H: o günleri görebilecekmiyiz sahiden
A: göreceğiz hünkar göreceğiz sen yeterki inan umudunu kaybetme diyip başını göğsüne yasladı yanağını okşadı
H; Ali rahmet in yanağında ki elini tutup bekleyecegim Ali rahmet ne olursa olsun sen gelsen de gelmesen de ben seni bekleyecegim dedi
A: bizim kalbimiz birbimiz için attığı müddetçe biz elbet kavuşacağız hünkar sen üzülme ben senin mutluluğun için herşeyi yapmaya hazırım seni asla bırakmam asla diyip saçlarından öptü Ali rahmet öpünce hünkar iyice sokuluyordu Ali rahmet e, elini kalbinin üzerine koyup huzur burada mutluluk onu dinlediğimde boynunu koklayıp öpünce de özlemin beni tüketen özlemin tamda burada diyip başını kaldırdı ali rahmet duydukları karşısında içi gidiyor aşkla bakıyordu hünkara yaklaşıp dudağının kenarından öptü sana şiir yazmak ne haddime varlığın şiir zaten deyip yasladı sevdiğini göğsüne.Yaslan göğsüme sevdiğim
Benim gönlüm gök gibidir açık deniz gibidir
Pas tutmaz benim içim yeryüzü gibidir
Toprak gibidir
Sen ki bulut gibisin
Ay gibisin güneş gibi bazen.
Erdem Bayazıtİyi okumalar dilerim 💚
Yorumlarınızı bekliyorum 😌