Merhaba canlarım öyle bir bölüm ile geldim ki şaşıracaksınız ben bile yazarken kendime inanamadım ilham geldi mi iyi geliyor anlayacağınız😄🤭neyse yorumlarınızı bekliyorum herkes bölüm hakkında düşüncelerini yazsın ki diğer bölüm hızlı bir şekilde gelsin. Şimdilik görüşmek üzere deyip sizi bölümle başbaşa bırakıyorum. Keyifli okumalar 🥰😇🌹
Sessizlik geceyi esir almıştı. Tek kuru yaprak bile kıpırdamıyordu. Asel de bu sessizliği sonuna kadar yaşıyordu. Neden kaçırıldığını dahi bilmezken....
Acaba kurtulacak mıydı? Bu soru beynini kemiriyordu. Ya buradan hiç kurtulamazsa o zaman Yunus Efe ne yapacaktı, artık güveneceği pek kimse kalmamıştı.
Belki de Uğur bakardı diye geçirdi aklından..
Düşünceleri ve aklında ki soruları birden dağılmıştı. Çünkü elinde sandalye ve halat ile yaklaşan maskeli adam vardı. Ne yapacağını bilemeyerek sessizce adamı izledi.
Maskeli adam fanusun içine girip sandalyeyi fanusun ortasına bıraktı. Uzaklaşmak yerine sandalyenin üzerine oturup etrafı incelemeye başladı.
Genç kız maskeli adamın bu hareketine kaşlarını çatarak bakmıştı. Nasıl bir yere düşmüştü böyle bu adam kimdi, yüzünü göremese de sesini duyabiliyordu. Acaba daha önce böyle bir sesi duymuş muydu diye kafasında defalarca tartı fakat hiç bir şekilde tanıdık gelmemişti.
Genç kız adama hala çatık kaşlarla bakarken adam yerinden kalkıp fanustan çıkmıştı. Genç kız bu sefer ne yapacak diye merakla maskeli adamı izliyordu. Fakat bu sefer maskeli adam başka bir yöne gitmek yerine direk genç kızın olduğu yere seri adımlar atarak yanına gelmişti.
Genç kız korkuyordu, bunu açıkça gösteriyordu da.. korkusunu göstermesi maskeli adamın hoşuna gitmişti..
“ Bakıyorum da küçük prenses benden korkuyormuş..” sevimsiz bir kahkahasını daha serbest bırakmıştı. Genç kızın buna tepkisi yüzünü buruşturmak olmuştu..
“ Bu hoşuma gitti seni korkuttuğum gibi sevgilini de korkutmuş olabilir miyim acaba? .” diyerek elini çenesine koyarak düşünür gibi yapmıştı. Asel’ in ise sevgili kelimesine aklı takılmıştı. Haberi olmadan sevgilisi mi olmuştu.
Sonunda dayanamayarak, korkusunu da bir kenara bırakarak konuşmuştu.
“ Sen kimsin? Beni niye buraya getirdin? “ maskeli adam genç kızın konuşmasına hayret edermiş gibi kaşları havalanmıştı.
“ Ooo demek ki prensesimiz dilsiz değilmiş.” Diyerek tekrardan kahkaha atmıştı. Asel iyice sinirlenmişti.
“ Sakın bana bir daha prenses deme, benimle doğru konuş ucube..” sinirle yüzüne doğru bağırmıştı. Maskeli adam bu tepkiye ellerini yukarıya kaldırıp tam vuracağı sırada aklına gelen ile durmuştu.
Genç kız ise yiyeceği tokadı gözleri kapalı bir şekilde bekliyordu fakat gelmeyince gözlerini açtı. Maskeli adam elini indirmiş kafasını sola yatırarak kendisini izlediğini görünce şaşırmıştı niye vurmamıştı.
“ Neden vurmadım diye merak ettiğini
biliyorum, o yüzden hemen açıklayayım. Birazdan bir video çekeceğim ve senin orada sapa sağlam görünmen lazım yoksa sevgilin bana güvenip tuzağıma düşmez, umarım açıklayıcı olmuştur.” Asel sevgili sözcüğüne yine takılmıştı..“ Ne sevgilisinden bahsediyorsun.” Maskeli adam kaşlarını çatmıştı.
“ Senin sevgilinden bahsediyorum küçük kız..” genç kızın iyice sinirleri gerilmişti. Tekrar konuşacağı sıra maskeli adamın elinde daha önce fark etmediği beyaz bir bezle iyice kendisine doğru konuşarak yaklaştığını görmüştü..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİRAZDA SEN AĞLA #wattys2019
General Fiction"bir daha bu sokaktan geçmeyeceksin demedim mi lan"...... genç adam deliye dönmüştü. uyarmasına rağmen bu sokatan geçmişti. sözünü ikilettenlere sabrı yoktu.... genç kız korkudan deli gibi titriyordu nas...