6.BÖLÜM

11 5 1
                                    

Resimlerin sesi olmazdı,çığlıkları olurdu. Burada hiç bir ses yoktu , evet.Her birimizin içi ise çığlıklarla doluydu.
Hatırlatma*
_ Lütfen otur...bizimle ye.

Neyse ki annem ile bir şekilde onu ikna etmeyi başardık. Şimdi ise kendisine servis açmak için tabak çatal vs. getirmeye gitti.

Nasıl bir anda dedim?
Hangi akılla dedim?
Sorularımın cevabını bilmiyorum ama dediğim gerçekten iyi olmuştu.

Hani derler ya 'iyi şeyler aniden olur'
diye. İşte bu da aynen böyle olmuştu.

_Aferin oğlum . Güzel bir başlangıç yaptın.
_ Birden oldu. İstemeden...
_ olsun. Bu iyi oldu.

Bong Soo buraya doğru gelince konuyu derhâl kapatıp başka şeylerden konuşmaya başladık.

_ Oh dekorasyonu güzel olmuş değil mi Bong Soo.

Anlamayarak bana bakıp masada gözlerini gezdirdikten sonra annemin yanına yerleşti.
Ben"neden benim yanıma oturmadı?" diye düşünürken Bong Soo konuşmaya başlamıştı.

_ Masanın dekorasyonundan mi bahsediyorsun?

Gülerek ortamı ısıtmaya çalışırken annem de bana katıldı.
Bong Soo'un gözlerine baktığımda hala anlamadığı bariz ortadaydı.

Kafenin dekorasyonundan bahsediyordum çünkü.

_ Hayır. Kafeden bahsediyorum. Sahibi çok renkli biri olsa gerek.

_ Ahh pardon...evet hem şöminenin yanında kıtap okumak ,hem de yemek yemek için çok güzel bir yer.

Şuan düşündüm de, iyi ki karşıma oturmuş. Ona daha iyi bakabiliyordum.
Yanımda otursaydı ona her baktığımda yanlış anlayabilirdi.

_ Burada arkadaşın var mı canım?

Annemin samimî konuşmasından dolayı rahatsız olmamasına çok sevindim.
İyi anlaşmaya başlamışlardı bile!

_ Burada çok güvendiğim bir arkadaşım yok efendim. Sadece çalışırken sohbet ettiğimiz biri var. Yakın olmasa da arkadaşım.

Lafını bitirir bitirmez aklıma gelen saçma sapan soruları sormadan edemedim . Tam bir aptallık!

_Kız mı?

Sanane Jimin kız mı erkek mi?
Kız olursa kız arkadaştır.
Erkek olursa erkek arkadaştır yani o da sevgili oluyor.Bu kadar basit.

Dur bir dakika.
Sevgili mi?

_ Erkek.  Bir  sorun mu var?

Etraftaki çalışanlara  göz gezdirdim.
Büyük  ihtimal konuştuğu  kişi  cama yaslanan yaklaşık 15 dakikadır  gözünü  kirpmadan  ayağını bir ritimle sallayarak  bizi  izleyen  aynı  zamanda da siparişlerimizi verdiğimiz  genç.

_Sorun yok tabiki. Şey...şuradaki  mi?

Gözlerimle işaret ettiğim  adama baktı.
_ Ah evet...o.

_ İsmi  nedir  peki?

Annemin  hafiften boğazını  temizlemesinden "Jimin"gözleriyle  de
"Saçma  sorular  sorma ıstersen" diyordu.

_ Jungkook. Bir  sorun-
Sözünü  kesip  ismiyle  seslenmiştim.
Gereksiz  kıskançlığım  tutmuştu  bir  kere.

_Jungkook  Bey?

Başka  masalara  bakıp kimin  seslendiğini  anlıyor gibiydi.  Ama benim  seslendiğimi  çoktan  anlamıştı.
Numara yapıyor olmalıydı.

Parmağı  ile kendisini göstererek "Ben mi?diyordu.

_ Evet  evet siz.

Dakikalarca  bizi  izlediğine  göre  anlamaması saçma  olurdu.
Yaslandığı camdan doğrularak  yanımıza  geliyordu.

Erkek  arkadaş  sensin  öyle  değil mi?
Görürüz şimdi...

_ Buyurun efendim.

Geldiğinde  bile  Bong Soo'dan gözlerini  ayırmıyordu! Kesin  aşık!

_Yalnız...ben buradayım.

Annem masanın  altından  ayağıma bastı.
Kontrolden çıkıyordum.
Ne  yapayım  ama,bakmasın  ona.
Birtek ben bakayım istiyorum.

_ Gördüğünüz üzere  Bong  Soo  ile  yemek  yiyiyoruz da...meyve  suyu bitmiş. Annemin ki de bitmiş.  Rica  etsem yeniler  misiniz?

_ Jimin  ben  doydum  aslında, işimin başına  dönsem  iyi olur.

_ İçersin içersin.

_Tabi  efendim.  Yeniliyorum  şimdi.

Jungkook bardakları  tepsiye  koyup  giderken  rahatladığımı  hissediyordum.

Kısa  süre  sonra bardakları  önümüze  yerleştirirken gözü  yine  Bong Soo'ya takıldı.

_Bong  Soo yemeğin bitince mesaiye  başla.  Patron  görmesin.

_ Oh  doğru kalkmalıyım. Zaten bitirdim.

Bu çocuğu gözüm  hiç  tutmadı. Bir şeylerin  peşinde.

Bong Soo  kalkarken  kolundan  nazikçe  tutup  yerine  oturttum.
İğneleyici  bakışlarla  Jungkook'a baktım.

_ Bong  Soo kalkmayacak...O bugün  benimle. Patrondan bizzat ben izin  alacağım. Siz işinize  dönebilirsiniz.
Teşekkürler. 

SWAMPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin