Bazen bizim yaşam kaynağımız bizi ölüme sürükleyebilir.
Hatırlatma *
_ Onun oğlusun değil mi?
JUNGKOOK'DAN
Başta afallasam da belli etmedim. Sandığımdan da erken çözdü.
Neyse ki bunun bir önemi yok çünkü ıspatlayamaz.
Şimdilik konuyu kapatmak için yalan söyleyeceğim. Daha sonrasını sonra düşünürüm.Benim yakalarıma yapıştığını Bong Soo görse acaba ne düşünürdü?
Eminim ona kızacaktır._ Ne diyorsunuz Jimin Bey? Kimin oğluymuşum ben?
Bu dediğime daha çok öfkelenmiş olsa gerek ki kıpkırmızı oldu.
_ Bilmemezlikten gelme. Amcam dediğin adamın oğlusun sen.
_ Benim babam öldü!Şimdi bunu yüzüme mi vuracaksınız?
Harika!Şimdi de duygu sömürüsü yapıyorum.
Tatmin olmamış gibi başını sağa sola salladı.
Onu inandırmak pek de kolay olmayacak gibi._ Yalan söylüyorsun. Senin amcan öldü. Baban yaşıyor. Seni de buraya o gönderdi değil mi? Babamın bizi bulduğu falan yok.
Bulamamış olabilir ama öğrenmeyeceği anlamına gelmez.
Yakamdaki ellerini itip başımı eğdim.
Üzgün görünmem gerekiyordu.
Biraz da sesi titrettik mi tamamdır.
Ama içten içe kahkaha atasım geliyor.
Çünkü bir psikopatım ve bunu çok seviyorum._ Üzgünüm Jimin Bey. Babanız sizi buldu. Babamın iki kardeşi daha var. Sanırım onlarla karıştırdınız. Sorun değil. Babamın olmayışının yüzüme vurulmasına alıştım.
*****
JİMİN'DEN
İki kardeş olduklarına eminim. Bir yanlışlık yok. Ama hiç de yalan söylüyor gibi görünmüyor.
Fazla mı duygusal bakıyorum anlamadım.
Yalan söyleseydi sesi titremezdi değil mi? Ya da gözleri nemlenmezdi.
Neredeyse ağlayacak.
Keşke bu şeklide gelmeseydim.Ondan hâlâ haz etmiyorum ama üzülmediğimin anlamına gelmez. Doğru söylüyor olabilir. Fakat bir şeyler eksik gibi geliyor.
Ona güvenip güvenmemek konusunda aklım karıştı._ Özür dilerim.
Gözlerine bakıp bir açık yakalamaya çalışıyordum ama sadece hüzün vardı gözlerinde.
Belki de ben gittikten sonra ağlayacak babası için._ Önemli değil. Dediğim gibi,alıştım.
BONG SOO'DAN
Odanın kapısını açıp elimdeki dosyayı yukarı kaldırdım.
_ Taehyung aynen böyle yapma-
Oda bomboştu bilgisayarı da kapalıydı.
Nereye gitmiş olabilir ki?Masaya oturup onu beklemeye başladım.
O sırada hem Taehyung'un dediklerini unutmamak adına içimden tekrarlıyordum hem de bilgisayardan alfabeye bakıyordum.
İşimi kolaylaştırabilirdim böylelikle.Birkaç dakika sonra kapı yavaşça aldı.
Jimin başı eğik düşünceli ve üzüntülü duruyordu.İki dakikalığına yanından ayrıldım,onu üzecek ne olmuş olabilir ki?
_ Ne oldu?
Varlığımı bile yeni anlamış olacak ki sesimi duyduğumda afalladı.
Kendi sandalyesini alıp benim yanıma koyup oturdu.
Ciddi bir şeyler döndüğü kesindi.Sıkıntı bir nefes alıp elini ensesine götürdü.
_ Bazı şüphelerim vardı Jungkook hakkında. Onu hallettim. Hâlâ çözemesemde.
Dedi. Onun hakkında ne gibi şüpheleri olabilirdi?
_ Ne gibi?
_ Amcasından bahsetmişti ya, amcasının aslında babası olduğunu düşünüyordum. Gerçi hâlâ öyle düşünüyorum.
Nasıl bir saçmalık bu?
Onun babası yok ki.
Bunu ben bile biliyordum. Bana söylese bende cevaplardım. Bunda şüphe duyulacak bir şey yoktu._ Bana söyleseydin keşke. Ben biliyordum bunu. Kin bilir nasıl sormuşsundur da canını yakmışsındır. O duygusaldır. Umarım kabaca dememişsindir Jimin. Hem sen bilmiyor muydun bunu?
Kafasını geriye yaslayıp ellerini şakaklarına koyup ovaladı.
_ Bong Soo kafam karışık gerçekten, bir şey hatırlayacak gücüm yok. Üzerime gelme.
Üzerine mi gitmiş oldum şimdi?
Jimin'in moralinin bozuk olmasını bende istemem çünkü her şey zaten üstüne geliyor.
Onun da diğer herkes gibi dinlenmeye ihtiyacı var.Kaşlarımı çatıp işaret parmağımı ona doğrulttum. Kafasını dağıtabilirdim.
_ Üzerime gelme diyip işten kaytaracaksan yemem ben bunları Jimin.
Kafasını yana çevirdiğinde dudaklarından tebessümü görünce bende gülümsedim. Yanaklarımdaki gamzelerin ortaya çıktığına eminim.
Başarmıştım.
_ Keşke hep böyle gülümsesen. Dedi fısıldayarak böyle bir şey demesini beklemiyorken.
Neden birden bire böyle demişti ki?
Oturuşunu dikleştirmişti ben gülümesemeyi bırakırken.
_ Ben ne desem inanır mısın Bong Soo?
Neden böyle davrandığını bilmesem de Jimin'in asla yalan söylemeyeceğini çok iyi bilirim. Asla yalan söylemez.
Her özelliğini bilmesem de bunu iyi bilirim.Başımı olumlu anlamda sallar sallamaz gözlerinin doluşuna şahit olmuştum.
Ne oluyordu?
Elini elimin üzerine koyduğu anda dondum.
Ellerim terlemeye başlıyordu.
Vücudumun ısısı artmış gibiydi.
Nerede olduğumu bile unutmuştum sanki.
Bomboş bakıyordum gözlerine._ Sana âşık olduğumu söyesem de inanır mısın Bong Soo?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SWAMP
ספרות נוערHer şeyin tek sebebiydi belki de o. Jungkook. Herşey ona inanmakla başlıyordu. Belki de herşey onun tek noktası ile bitecekti. Sonradan gelen hayat için üç nokta değil. Kim bilir...belki de bu oyunu başlatan da odur. Bir kez daha...