"Ay geceye muhtaç,gece ise ona aşık..."
Hatırlatma*
_ Peki ya şimdi?Annemin ve Bong Soo'nun habersiz
işlerine devam etmesi,ve benim bunlara şahit olmam sanki tüm dünyanın yükü omuzlarıma binmiş gibi oldu._ Hiç acımam. Senin de ona acımadığın gibi. Tek kelimem ikisinin de aynı anda ölmesine yetiyor.
_ Adi herif!
_ Pardon. Bana mı dedin?
Önümdeki iki tableti kapatıp çekmecesine yerleştirdi.
Sanki sert bir dalga çarptı yüzüme.
Ardından güneş yaktı,
Kar üşüttü beni.
Yağmur ıslattı,sel sürükledi,fırtına yaraladı...Bunlar olurken,ben sadece güneşin gelip beni tekrar yakmasını istedim.
Ama şuan bekleyecek hiç vaktim yok.
Ne suyu, ne ateşi,ne de rüzgârı..._ Ehh evlilik ne zaman damat?
_ Bak gör...olmayacak.
_ İki kurşunun iki kalbe girmesinde sorun yok diyorsun yani?
Kendimden emin konuşmam beni bile şaşırtırken ne yapmam gerektiğini düşünüyordum.
Onları bu bataklıktan nasıl kurtarabilirim?_ O zaman zamanın gelip geçmesini bekleyelim ha Jimin?
_ Bekleyelim.
Alelacele oradan çıkıp arabaya bindim.
Korkunun verdiği titremeyle telefonumu açıp rehberden annemin numarasını buldum.Neyse ki çok bekletmeden açtı.
_Efendim Jimin?
_Anne sana dediklerimi acilen yerine getir.
_Bir sorun mu var oğlum? Ne oldu?
Aklıma bir plan geldi. Aynı zamanda da çok tehlikeli. Tek kişinin evet ya da hayır demesine bakıyor.
Eski bir dost...
_ Anne hiç zamanımız yok. Soru sorma. Sana mesajda ne yapman gerektiğini yazacağım. Hemen yap.
_ Peki oğlum.
Mesaj yazmamın sebebi. Arabadaki korumalardı. Ne de olsa hepsi babama çalışıyor öyle değil mi?
Mesajlar kısmına girip anneme yazacaklarımı yazıyordum.
_Önce gittiğin alışverişin konumunu at. Sonra acilen oradan çık benim gelmemi bekle. Ama sakın korumalara farkettirme.
_ Tamam.
Çok geçmeden konumu attı.
_Beni ***** alışveriş merkezine götürün.
_Peki efendim.
U dönüşü yapıp alışveriş merkezinin yolunu tuttuk.
O sırada çok eski bir arkadaşımın numarasını bulmaya çalıştım.
Listedeyken iyi anlaşırdık. Üniversite okumak için Rusya'ya gittikten sonra irtibatı kesmiştik. Hapse girdiğimi de bilmiyor. Bilse arkamda durur diye umut ediyorum._ Alo Taehyung?
_ Oh Jimin sen misin? Bayağıdır konuşmadık. Özlemişim seni.
_ Çok uzun zaman oldu haklısın. Sen hala Rusya'da mısın?
_ Hayır. Teyzemi görmek için Kore'ye geldim. Birkaç gündür buralardaydım. Yakın zamanda geri döneceğim. Bir sorun mu var?
_ Ah şey akşam size gelmemiz gerekiyor. Annem seni çok özlemiş.
Kusura bakma müsait misiniz diye soramadım. İdare et._ Tabi Jimin. Gelin. Konumu atıyorum o zaman?
_ Güzel olur. Teşekkürler.
_ Ne demek. Akşam bekliyorum.
Korumalar anlamasın diye basit yalanlardan bir tanesiydi bu.
Annemin olduğu yere geldik.
Arabadan inmeden korumaları göndermen gerekiyor._ Siz eve dönün. Arabayı ben kullanırım. Babam sorarsa özel bir yere gitti dersiniz.
_ Peki efendim.
Korumalarla birlikte arabadan indikten sonra araba anahtarını ben aldım.
Alışveriş merkezinin arkasında banka oturan anneme doğru koştum.
Telaşla ellerimden tuttu.
_ Neler oluyor oğlum? Hemen anlat!_Anne kızın amcası sizi takip ediyor.
Bong Soo 'da dahil. Arkadaşımdan yardım alacağım. Bir fikrim var. Korunmaları gönderdim. Hızlı olalım.Hızlı adımlarala giderken annem soru yağmuruna başlamıştı bile.
_ Sen nereden biliyorsun? Bong Soo'yu neden takip ediyorlar.
_ Bugün konuşmak için gittim. Anlattı. Tehtid etti. Bong Soo hakkında bir şeyler öğrenmiş olmalılar.
_ Nereye gideceğiz?
_Önce arkadaşımın evine. Sonra Rusya'ya.
Arabaya binip hızlıca Bong Soo'nun çalıştığı mekana sürdüm.
Korunmalar olmasa bile GPS cihazından takip etme olasılıkları yüksek. Bu yüzden arabayı incelemiştim. Alışveriş merkezine gelirken.
_ Anne araba kullanırken hareket etmemen lazım. Arabanın dikiz aynasından küçük bir cihaz var. Onu camdan at.
Annem aynanın arkasından GPS cihazını bulup camdan attı.
_O neydi ?
_O cihaz bizim konumumuzu gösteriyordu. Takip etmesinler diye.
Şimdi telefonunu atman gerekiyor.Hiç düşünmeden telefonunu çıkarıp attı.
Cebimden telefonu çıkarıp Taehyung 'un numarasını buldum.
_ Alo?
_ Efendim Jimin?
_Taehyung az önceki söylediklerim hepsi yalandı. Sadece doğru olan size geleceğimiz. Kısaca özet geçeceğim .
Peşimizde mafyalar var. Ülkeden gitmemiz gerekiyor. Acilen bize 3 kişilik sahte kimlik ve pasaport gerekiyor. Seninle -eğer izin verisen-
Rusya'ya geleceğiz. Bu işlerde iyi olduğunu biliyorum._ Oğlum siz zaten mafya değil misiniz?
_ Karışık işler . Sana geldiğimizde anlatacağım.
_ Bak şöyle yapalım. Geldiğinizde kimlik bilgilerinizi bana verirsiniz. Hemen hallederim zaten. Sonra bilet alıp hepimiz gideriz.
_ Çok saol.
Telefonu kapattım. Mekâna gelmiştik.
_ Anne sen burada otur. Geliyoruz şimdi.
Endişe dolu gözlerle beni izliyordu.
_ Nasıl ikna edeceksin onu?
Her şeyi düşündüm,sadece bunu düşünemedim.
_ Hallederim ben.
Arabadan inerken Bong Soo'ya ne diyeceğimi düşünüyordum.
Öyle ya da böyle o kız benimle gelecek. İyi ya da kötü...Ve şuan tek bildiğim her şeyin yeni başladığıydı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SWAMP
JugendliteraturHer şeyin tek sebebiydi belki de o. Jungkook. Herşey ona inanmakla başlıyordu. Belki de herşey onun tek noktası ile bitecekti. Sonradan gelen hayat için üç nokta değil. Kim bilir...belki de bu oyunu başlatan da odur. Bir kez daha...