-26-

151 22 49
                                    



Medya: 👌 Bu gün de düştük gençlik

O değil de galerim bitti beya

***

Şans eseri (!) o odadaki mimar ve sanat mezunlarının arasında Yoongi de vardı. Belki yaklaşmaya çalışabilirdi? (Apo: Çünkü neden olmasındı?) (T: apo sktr git beynim yeterince ölü zaten)

Kendi odasına döndü. Öylesine bir playlist açtı. Ciao Adios- Anne Marie çalmaya başladı (medya)

Yeah, yeah, yeah, yeah, yeah
Nah

Ask you once, ask you twice now
There's lipstick on your collar
You say she's just a friend now
Then why don't we call her?

So you wanna go home with someone
To do all the things you used to do to me
I swear, I know you do

Used to take me out, in your fancy car
And make out in the rain
And when I ring you up
Don't know where you are
'Til I hear her say your name
Used to sing along, when you played guitar
That's a distant memory
Hope she treats you better than you treated me, ha

I'm onto you, yeah, you
I'm not your number one
I saw you, with her
Kissing and having fun
If you're giving her all of your money and time
I'm not gonna sit here wasting mine on you, yeah, you
Ciao adios, I'm done, uh
Ciao adios, I'm done
Ciao adios, I'm done...

"Cidden mi? Bu şarkı mı? Şu an mı? Kafayı yemek üzereyim."

***

O gün erken çıkmıştı. Sonuçta daha ilk günüydü. Hava güzeldi ve Han nehrine gitmeye karar verdi. Yine playlistinden bir şarkı açıp dinlemeye başladı. Küçük bir şekilde gülümsedi. Elini boynuna attı. Kolyesi orada değildi, muhtemelen evde kalmıştır, diye düşündü. Şarkıyı dinlemeye de devam ediyordu. Bu onun, Yoongi için yazmış hatta amatör de olsa bir kayıt yapmış olduğu fakat bir türlü gösteremediği şarkıydı.

'Cause the window...
Opened one time with you and me
Now my forever's falling down
Wondering if you'd want me now

How could I know
One day I'd wake up feeling more
But I had already reached the shore
Guess we were ships in the night
Night, night...

***

Evine dönmüştü. Bir şeyler atıştırıp televizyonun karşısına oturdu. O sırada apartmandan kapı sesi duyuldu. Ve birkaç bağrışma sesi. Gidip bakmaya karar verdi. Çünkü neden olmasın amk.

***

Zili çaldı. Kapıyı Hyunjin açmıştı. "Sorun mu var? İyi misin?"
'E-evet ben iyiyim...ama Yoongi...beni anlamıyor ve bu beni kırıyor. Tahmininden fazla.'
"Ne konuda anlamıyor ki?"
'Tae, bunu eğer söylersem aramızda kalacağına söz verir misin?'
"T-tamam"
'Ben Yoongi'den hoşlanıyorum...ama nasıl söyliyeceğimi bilemiyorum belli edebileceğim kadar ettim, ama anlamıyor işte.'
"Nasıl yani, siz çıkmıyor musunuz?"
'Hayır, ben onunla küçüklüğümden beri arkadaşım. Geçmişimiz var. Uzun zamandır görüşmüyorduk ve ailesi tarafından zorla evlendiği kadın ölünce yanıma gelmişti.'
"A-anlıyorum. Şey ben ocakta yemek unuttum sonra görüşürüz."

***

Sh¡t ve Sh¡t. Gerçekten zorla evlendirilmişti. İnanıyordu artık buna. Ve Hyunjin onun sadece arkadaşıydı.

-1,5 hafta sonra-

Gece uyku tutmamıştı ve televizyon izliyordu. Yan daire ile ortak olan duvarın arkasından sesler yükselmeye başlamıştı. Yine mi kavga ediyordu bunlar?

1 saniye...Lütfen, hayır hayır hayır! Lütfen bunun gerçek olmadığını söyleyin! Birisi onu bu kabustan uyandırsın lütfen!

***

Ehehe bu saatte bütün bacımsular uyuyor ama olsun, why not? Whateverrrrrrr bu gün ölmemişke ama yarın ölecemke. Mucuklar mucuklar. Sevgi ve saygılar :b


.

.

.

.

¿My Home? ||TaeGi|| Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin