》'ilgisiz veli' mi?

2.7K 270 125
                                    

'Teacher'

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

'Teacher'

Bölüm: 14

Taehyung ile birlikte aldığımız karar sonucu, Yugyeom'u bırakmak için eve gitmişler, ben ise kendi arabamla evimin yolunu tutmuştum.
Çok geçmeden evimin önüne geldiğimde, arabamı park etmiş ve merdivenlerden çıkarak dairemin önünde yer almıştım. O gelene kadar üzerimi değişip dünki yemekleri ısıtacaktım. Yemekten sonra da geçen gün ev yolunda aldığım kurabiyelerden ikram etmeyi düşünüyordum. Yapacağım kahve ile mükemmel bir atıştırmalığa dönüşeceğinden adım kadar emindim.
Eve girer girmez lavaboda ellerimi yıkarken, aynı zamanda aynadan kendime bakıyordum.

Harika.

Çantamı ve mevsimlik kabanımı askılığa asıp odama geçtiğimde, günlük ev kıyafetlerimden olan turuncu kazağım ve kahverengi eşofmanımı giyerek mutfağın yolunu tutmuştum. Buzdolabından dün yaptığım tavuk çorbası, bezelye, pilav ve salatayı çıkararak dezgaha koyduğumda, aynı zamanda tekrar dönmüş ve içecekleri çıkarmıştım. Ocağın altını açarak yemeklerimi koyduğumda, bir yandan da çekmeceden çatal-kaşıkları çıkarıyordum.

Onlar ısınma aşamasındayken, masanın üzerine servis açmıştım. Salatayı da ortaya koyduğumda, evin içini dolduran zil, ne kadar dakik biri olduğumu gösteriyordu. Koşarak kapımın önüne geldiğimde, otomatikten Taehyung'u görmüş ve gülmemin arasında sormuştum.
"Kim o?"

Taehyung kameraya doğru dönerek tek kaşını kaldırdığında, işaret parmağı ile ekrana birkaç kez vurmuştu.
"Dalga geçiyor olmalısın."

Fazla bekletmeden kapıyı açtığımda, aynı zamanda demir kapımı da açarak onu beklemeye koyulmuştum. Çok geçmeden merdivenin sonunda görüş açıma girdiğinde, gülümseyerek selamlamıştım onu.
"Hoşgeldin."

O da aynı şekilde gülümseyip ayakkabılarını çıkardığında, içeri girmiş ve kollarını açmadan önce cevaplamıştı.
"Hoşbuldum."

Ama ben onu son anda kendimden uzaklaştırmış ve elimle lavaboyu işaret etmiştim.
"Ellerini yıkamadan dokunabileceğini düşünüyorsan.. düşünme."
Derin bir of çekerek montunu çıkardığı gibi elime tutuşturduğunda, bu hareketine karşılık kahkaha atmış ve lavabonun ışığına sertçe basan Taehyung'un arkasından montunu askılığa asmıştım.

Adımlarımı mutfağa çevirerek neredeyse kaynamış olan yemeklerin altını kapatırken, içeriye doğru bağırıyordum.
"Yemek ısıttım, umarım açsındır."
Çok geçmeden mutfağın fayanslarından adım sesleri geldiğinde, ona doğru dönmüştüm.

"Tahmin ettiğimden dolayı yemedim birşey. Umarım sevdiğim yemekler yapmışsındır Jimin-ah."
Bana doğru sırnaşarak tencelerin kapağını açtığında, eğilerek kokluyordu.
"Bezelye mi? Ama ben bezelye-"

Teacher | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin