》film günü

2K 203 116
                                    

'Teacher'

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

'Teacher'

Bölüm: 18

Yine aynı doğruda ilerlemiş olan bir okul haftamın sonunda, yarının haftasonu oluşunun heyecanıyla koridorda yürüyordum.
Daha doğrusu, yürüyorduk. Çünkü hemen sağ tarafımda, benim biricik kuzum olan Yugyeom da vardı. Sağ elimdeki çantamı sol elime transfer ederek, ona çarpma olasılığını tamamen elediğimde, o hiç hareketlerime dahi bakmazsızın konuşmasına devam ediyordu.

"Bazen gerçekten bu konuya üzülüyorum öğretmenim. Çünkü bilirsiniz, insanlar çok acımasız ve ne yazık ki ben de bir insanım."

"İnsanların acımasız olduğunu hangi kanıyla vardın kuzucuğum?"

Biraz düşünür gibi yaptıktan sonra, o masum cümleleri firar etti dudaklarından.
"Abimle bazen film günlerimiz oluyor, babam televizyon başında olduğu zamanlarda ana haberlere denk geliyoruz. Ve orada çoğu zaman kötü insanların hep birilerine zarar verdiğini gösteriyor. Bu çok.. Korkunç."

Onun bu güzel ve temiz kalbi bana bir kere daha hatırlattı; kötü insanların doğuştan değil de sonradan içlerinde kötülük barındırdıklarını. Her insan dünyaya masum gelir. Ancak sonradan çevre şartları ve yetiştirilme devreye girer. Belirli bir akıl yürütme yaşına gelen insan, o yaşına kadar gelirken kazanmış olduğu düşünceleri eyleme döker. Kimileri tertemiz kalbiyle adeta ışık saçar dünyaya. Kimisi ise hayatın onu incittiği kadar alır, masum insanların hayatlarını. Ve kendi dünyasıyla birlikte birçok kişinin dünyasını karartır.

"Sana hak veriyorum Yugyeom. Sana çok önceden söylemiştim hatırlıyor musun, bu dünyayı güzelleştirmek bizim elimizde diye. Çünkü dünyaya zarar veren de biziz, fayda veren de. Bugün bir insan diğer bir insana zarar veriyorsa, yarın başka bir insan bir diğerine iyilik yapabilir. Kötüler olduğu kadar, iyiler de vardır çünkü. Biz elimizden geldiği kadar iyilik yaparsak-"

"Dünya da bize iyilik yapar."
Lafımı tamamlayan Yugyeom'a karşı gülmüş ve hemen elimin hizasında olan saçlarını karıştırmıştım.
Bu sırada dışarı vardığımızda, merdivenlerden inmiş ve karşıda arabaya yaslanarak bizi bekleyen Taehyung'u görmüştük. Yugyeom fark eder etmez benden ayrılarak abisine doğru koşarken, Taehyung önce kendisine doğru koşan Yugyeom'a bir bakış atmış, ardından ise gözlerini benimle buluşturarak göz kırpmıştı.
"Abi! Bugün öğretmenim sınav notlarımızı açıkladı. Matematikten 80 almışım."
Yugyeom abisinin beline sarılırken konuştuğunda, Taehyung onun sırtını hafif hareketlerle okşuyordu.

"Aferim sana, eve gittiğimizde sana dondurmamdan verebilirim o halde."

"Ne? Ah kalsın, bu kadar zahmete girme abiciğim." göz devirirken fısıldadı "dondurman sana kalsın.."

"Benimle düzgün konuş velet." Taehyung'un gözleri benimle buluşur buluşmaz, okşamasına devam etmiş ve gülerek konuşmuştu. "Yani.. Vereceğim dedimya sıpa. Uğraştırma beni, ye işte.. Haha."

Teacher | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin