Bölüm 12

652 17 8
                                    

Sıla'nın anlatımı

Ağzımdan başka bir şey daha kaçırmamak için yemeğimi hızlıca bitirdim. Hemen odama gidip gruba mesaj attım. Hepimizin olduğu gruba. Diğerleri son olanlardan habersizdi. Çok telaşlanmışlardı. Hemen Berkelere geldiler. O gün orda kaldılar. Yarın da ben onların yanına gidecektim. Oradan yazlığa geçecektik. Bir hafta falan orada kalacaktık. Daha fazla uzatmadık. Uyuduk. 

 Yarın uzun yolumuz vardı. İstanbul'dan Gelibolu'ya geçecektik. Yol yaklaşık 4 saat sürüyordu. Herkesin kendi evine gitmesi kötü bir fikir olabileceğini düşündük. O yüzden sadece Egelerin evinde kalacaktık. Allahtan yaza yaklaşıyorduk. Çok soğuk değildi. Ben yine de battaniyemi yanıma aldım. Yolda giderken markete uğradık. 1 haftalık yiyecek aldık. Yolumuza devam edecektik. Ama canım cidden kahve istemişti. Bir yerde durduk kahve aldık. Yola devam ettik. 4 saatin sonunda yazlığa varmıştık. Yazlığımız herkesin unuttuğu bir yerde, bir kaç sıralı sitenin olduğu bir yerdeydi. O kadar unutulmuş bir yer olmasına rağmen çok anı barındırıyordu. Böyle böyle eve girdik. İlk önce evi temizledik. Şarkı söyleyip eğlenerek. Sonra çok yorulmuştuk. Ve acıkmıştık. Ben Sıla ve Öykü yemek yapmaya başladık. Onlar da televizyonu playstationu falan kuruyorlardı. Biz yemek yaparken koluma bir ağrı girdi. Sonra cidden acımaya başladı. Nedenini bilmiyordum. Ama dışarı çıkıyorum ben gelirim bir iki dakikaya dedim. Bir iki sokak arkada (sitenin içindeki sokak) bir tabya vardı. Oraya gittim.

Louis Partridge- İçimdeki korku.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin