-Her neyse... Ben odamdayım. Sizde takılın öyle.
-Tamam.
Duru'nun anlatımı
Atölyemi kimsenin bilmesini istemiyordum. Resim çizdiğimi bilebilirlerdi. Ama çizdiğim şeyleri görmeleri istediğim söylenemezdi. Belki biliyorlardı. Umurumda değil. Desem yalan olur. Bunları çizdiğimi görmek onları üzerdi. Bunu yapmak istemiyordum. Odama çıktığımda kulaklığı taktım. Şarkı dinlemeye başladım. Şarkılar değişiyordu. Bende söylemeye devam ediyordum. En sonunda sıkılıp kimse görmeden atölyeme gittim. Düzenledim. Biraz çizim yaptım.
Böyle bir şeye benzedi. Biraz karışıktı. Ama benim hoşuma gitti.
Sıla'nın anlatımı
Bizden ya bir şey saklıyordu. Ya da cidden kendine özel bir alan yapmıştı. Müzikle ya da başka bir şeyle ilgili olabilirdi. Ama bir şey saklamazdı bizden. O saçma düşünceleri aklımdan çıkardım. Çünkü sadece ikimiz bilip diğerlerinin bilmediği şeyler de vardı. Hatta kendi anlaşma türümüz. O yüzden ona karşı hiç bir şüphem yoktu.
Duru'nun iç ses
-Lan salak. Senin bugün demoya gitmen gerekmiyor mu?
-Hassiktir doğru söylüyorsun.
-Lan mal oyalanma hadi git.
-Tamam kaçtım.
Hemen odama koştum.
-Lan bu ne ara indi. Ne ara çıkıyor.
-Bilmiyorum. Ama acelesi var sanırım.
-EGEEEEE!
-NE VAR BEEE?!
-LAN MAL DEMOYA GİDECEKTİK HADİİİ!
-HASSİKTİR DOĞRUUU.
Biz bağrışırken diğerleri gülüyordu.
-NE GÜLÜYORSUNUZ LAN?
-Tamam gülmüyoruz apla sakin.
Üstüme bunu giyip indim.
( Üstünde bir de hırka var yine kapalı yani) Ege'de üstüne bir tişört bir şort giyip geldi.
-Hadi.
-E raketin nerde Ege?
-Yok ki?
-Neyse boşver bende 2 tane var.
-Hadi bin arabaya.
-BİZ ÇIKTTIIIIKKK.
-TAMAAAAMMM.
Ege'yle demoya gidiyorduk.
-Eeee nasıl gidiyor oyun?
-Vallaha zor bacım uzun sürüyor baya.
-Olsun sonuca bakalım. Sıkıntı etme o kadar.
-Bakıyorum da açık giyinmeye başlamışsın yavaştan.
-Biraz.
Gülümsedi.
Kulübe geldik.
-Merhaba biz demoya geldik.
-Merhaba Duru. Hoca sizi courtta bekliyor. Geçebilirsiniz.
-Teşekkürler.
...
-Merhaba koç.
-Koç? Eminsin alınacağına bu kadar.
-Kazanmanın ilk adımı inanmaktır koç.
-Aferin aldın bir puanımı. Bakalım nasıl oynuyorsunuz. Ama ilk bir 3 tur atın.
-Tabi ki. Hadi Ege.
3 tur koştuk. Oynamaya başladık. Sıcaklamaya başladım. Hırkamı çıkarmam gerekti.
-Gayet iyi oynuyorsunuz ikinizde. Birbirinizle uyumlusunuz. İkili çıkabilirsiniz maçlara. Ama ilk çok çalışmanız gerek. Bir kaç şey öğrenmeniz gerek. Biraz da teknik.
-Tamamdır koç.
- E o zaman bende koç diyebilirim?
-Tabi kii Ege.
Güldük.
- O zaman Çarşamba 5?
- Uygun.
- Uygun.
- Tamam o zaman çarşamba görüşürüz.
- Görüşürüz koç.
Eve dönmeye başladık.
- Çok güzel oynadın Ege. Uzun zamandır oynamıyordun.
- Sende çok güzel oynadın. Sende uzun zamandır oynamıyordun.
- Teşekkür ederim.
Eve vardık.
- Ben duştayım.
- TAMAAAMMM.
Arkadaşlar okuduğunuz için saolun ama lütfen oy verin öpüldünüz pardon korona var upppss
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Louis Partridge- İçimdeki korku.
De Todo10 yaşındaydım babam bizi terk ettiğinde. O günden beri annem hayatımı kontrol ediyordu. Kendimi özgür hissedebildiğim tek yer yazlığım ve arkadaş çevremdi. Annem her şeyime karışırdı. Sevgilimi kendisi zorla seçerdi. O kişiyle olmam için zorlardı...