Sıla şişeyi alıp salona gitmişti ama Millie ile planımızı bilmiyordu masum çocuğum neyse hepimiz daire çizdik ve oturduk bu sırada Cookie uykuya teslim etmişti kendini mışıl mışıl uyuyordu derken Finn;
- Dünyadan duruya bizi duyuyor musunuz ?
- Pardon Cookie'ye bakıyordum
- He bu arada Cookie'ye ne oldu
- Özet geçeyim Louis. Arabadaydım yolun kenarında kanlı bir şekilde yatıyordu bende veterinere götürdüm eşya falan aldım artık bizim köpeğimiz.
- Anladım o zaman çevirin bakalım dedi Louis bende hemen şişeyi çevirdim ve Noah ile bana geldi. Noah'ya soruyordum
- D-C Noah
- D duru hanım
- Klasik soru o zaman Noah bey hoşlandığınız veya sevdiğiniz biri var mı ?
- Var
- Kim ?
- Tek soru hakkınız var Duru hanım
- Peki Noah bey çevirin dedim. Noah çevirdi ve Finn ile Louis'e geldi Finn Louis'e soruyordu.
- Evet Louis D-C
- C olsun
- pekala Duru ile 20 dakika odada kitli kal dediğin de ufak bir şok geçirdim ve konuşmaya başladım;
- Neden ben
- Keyfim istedi duru hadi yoksa Louisten korkuyor musun ?
- Salak misin Finn korkmuyorum hadi o zaman kitleyin dediğimde Berke ayağa kalktı ve kulağıma bir şey olursa kapıya 2 kere tıkla dedi tamam diye onay verince odaya kitledi. Kitler kitlemez Louis beni iki duvar arasına aldı.
- Duyduğuma göre benden hoşlanıyormuşsun
- Ne bunu sana kim söyledi?
-Kuşlar...
-Yani?
-Biliyordum. Böyle bir yakışıklıdan hoşlanabileceğini.
-Ayyy hiç sevemem böyle tipleri. Soğuttun kendinden.
-Hoşlanıyor musun? Hoşlanmıyor musun?
-Hoşlanıyorum tamam mı? Hoşlanıyorum. Ama korkuyor-
Birden dudağıma yapıştı. Kalakaldım.
-Benden mi hoşlanıyorsun?
-Belki? O zaman soruyorum. Benimle çıkar mısın Duru?
-(Duraksadım, eskideki anılar geldi aklıma hep ama o bana hiç öyle davranmadı)
-Eee?
Birden kendime çekip öptüm. Karşılık verdi. Sonra geri çekildim.
-Noldu?
-Gizlememiz lazım.
-Neden?
-Linç yemek istemiyorum. Gelecek milyonlarca fanlardan mesajları düşünmek bile istemiyorum. Sırf seninle çıkıyorum diye alacağım nefret mesajlarını istemiyorumdur?
-Sen nasıl istersen.
-Bizimkilere de söyleme lütfen.
-Peki sen ne istersen.
-Teşekkürler.
Dudağına baktım. Yaklaşmaya başladı.
-Beni öpmeyi mi istiyorsun?
-Hayır dudağında ruj var mı diye bakıyordum.
-Var mıymış?
-Hayır.
-Napacağız?
-Bekleyeceğiz.
-İyi peki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Louis Partridge- İçimdeki korku.
Aléatoire10 yaşındaydım babam bizi terk ettiğinde. O günden beri annem hayatımı kontrol ediyordu. Kendimi özgür hissedebildiğim tek yer yazlığım ve arkadaş çevremdi. Annem her şeyime karışırdı. Sevgilimi kendisi zorla seçerdi. O kişiyle olmam için zorlardı...