16.bölüm

116 8 6
                                    


1 Ay sonra

O gecenin üzerinden tam tamına 1 ay geçmişti. Arabanın çalısmaması üzerine Burak gelmiş ve bizi eve bırakmıştı. Meriç ile Buğra ise arabayı iterek evin önüne getirmişlerdi. Zaten ondan sonrası 1 hafta yediğimiz birbirimize gitmeme cezasıydı. Açıkçası bu benim için zor olmamıştı. Zaten sınav yaklaştığı için izin almiştım. Tabi birde sınav vardı.  Nasıl geçtiğini, nasıl yaptığımı bilmediğim bir sınava girmiştim. Üniversite sınavı.

Tabi iki gün önce olan doğum günümü unutmayalım. Doğum günüme sürpriz olsun diye babamla gelen annemi unutmayalım. Sözünün arkasında duruo beni uzaktan koruyup kollayan Esvet'i unutmayalım.

Babam..

İki gündür Fahriye'nin yanında kalıyordum. Annemden beklemediğim bu hamle benim ansızın Fahriye gile gelmeme sebep olmuştu. Onların el ele o sırıtışları..

Artık gözümde annemde babam kadar suçluydu. Çok iyi hatırlıyorum ikisinin yanından geçerken babamın tırnaklarını bileğime geçirerek beni tutuşunu. Yüzündeki o sinsi sırıtışı sadece bana gösteriyordu çünkü.

Hayatım şu 1 ay içerisinde değişmişti resmen. Fahriye kendilerinde kalmama bir şey demiyordu hatta Kübra teyze bu durumda beni haklı bulup bu evden ben gidecek olsam buna izin vermeyeceğini söylemişti.

Tabi birde annemin tripleri vardı. Kübra teyze ile konuşmalarını duymuştum. Bundan sonra ben gitsem kabul etmezmiş falan. Annem tarafındanda silinmiştim. İşte şimdi kimsesiz kalmıştım. Abim 1 hafta öncesinde gelmiş hepimizi görüp zaman geçirip gitmişti zaten onun gittiği gece yaşanmıştı her şey doğum günü kutlamamdan sonra annem babamı da çağırmıştı.

Abim olsaydı izin vermezdi ama annem abime bile anlatmama izin vermediği için üçümüz doğumgünümü kutlarken babam hastalanan bir arkadaşının yanında yalanını uydurmuşlardı.

"Ohh, mis gibi oldum valla." Fahriye havlu ile saçlarının ıslaklığını alıyordu.
"Bir de sen gir balım. Rahatlarsın." İki gündür ondan geçiniyordum zaten." Çok utanıyordum.

"Fahriye ben eve gidicem." Eli yavaşça durdu.

"Saçmalama."

"En azından eşyalarımı alıp gelirim. Sonrada kendime kalacak bir uer ayarlayacağım. Hem belki çalışmaya başlarım."

"Umay, saçmalama Allah için."

"Annem duysa bu dediklerini. Hem ne valizi ya biz sneinle giyinip seninle yiyip içmiyormuyuz. Ne olacak kızım benim senin mi var aramızda."

"Öyle değilde işte Fahriye. Benim gitmem gerek o eve."

"Gece gece."

"Evet." Kalkıp üzerime ceketimi geçirdim.

"Ay sen ciddisin. Dur annem bir gelsin onunla konuşuruz. Gerekirse o gider."

"Gerek yok Fagriye zaten iyice yük oluyorum size."

"Ya kızım ne diyorsun."

"Gelirim birkaç dakikaya."

"İki dakikaya bir ararım valla."

Aşk & Oyun (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin