İnstagram @theebru
Çantamı yanıma koydum o sırada da Boran magazini açtı. Magazin spikerinden duyduklarımla havaya fırladım...
***
"Gecelerin çocuğu yine gecelerdee!! Kaya Akkurt iş başında... Dün gece yüzünü tanımlayamadığımız bir kızla A*** bardan çıkış yaptı"
"Neee?"
"Birde gelmiş bana karışıyor şerefsiz önce kendini tut sen pislik heriiiff. Ah Ufuk Amca ah! Birde söz vermiştin şimdi diğer sözlerine nasıl inanayım?"
"Hadi tamam benden öncekileri anlarım tamam zoraki de olabilir ama beni 'yengeniz' diye tanıtıp akşamına başkalarınada gidemez!!" Biran çok yüksek sesle Mihri ve Boran "Neee?" diye bağırdılar. Ben tüm bunları ayağa kalkmış bağırarak mı söylemiştim? Evet seni salak! Ama napayım yani dayılık taslayıp... Sakinim, sakinim. O iğrenç adamdan midem bulanıyor.
"Kızım söylesene sen ne dedin daha demikten? Doğru mu duyduk biizz?""Tamam şuraya yavaşca oturun size her şeyi tane tane anlatacağım"
Mihri ve Borana her şeyi teker teker anlattım. Onlarda benim gibi hem çok üzüldüler hem de Kayaya ana avrat sövdüler. Hakkediyor o şerefsiz
"Knk dövmeye gidiyoruz""Aynen o kim köpek bizim kardeşimizi sahipsiz mi zannetti o sikik"
"Tamam tamam sakin olun bir ara döveriz ama şuan üçümüzünde karnı fena gurulduyor. İlk kahvaltı yapalım olur mu?" ee yemek önemli sonuçta
"Tamam, ben zaten kahvaltının hazır olduğunu söylemek için gelmiştim ama şaşkınlıktan unutmuşum"
"Hadi o zaman mihrikuş geçelim mutfağa" bunu dememle Mihri yanağıma bir öpücük kondurup koşturarak mutfağa doğru gitti. Boranın çatık kaşlarının ardındaki o güzel, endişeli bir o kadar sinirli bakan gözlerine baktım söylemek istediği bir şey vardı onu cesaretlendirmek için kafamla hadi ne diyeceksen de komutu verdim gözlerimin içine daha derin bakarak konuşmaya başladı
"Alin..."
"Efendim Boracık"
"Biz hep senin yanındayız biliyorsun dimi?"
"Tabiki biliyorum seni şapşikk"
Yanıma gelip saçlarımı karıştırdı ardından bir buse bıraktı bende onun yanaklarını mıncıra mıncıra öptüm.
"Hadiii gelin artııkk çayları kattıımm"
"Tamam geldikk" ikimizde gülerek Mihrinin yanına gittik. Sağlam bir kahvaltı yaptıktan sonra koltuğun üzerinde bıraktığım çantamı aldığım gibi ve onca nasihatı da dinledikten sonra eve geçtim. Annem ile babama haber vermediğimden meraklanmışlardı. Sabahta çantamdan telefonu çıkartamayınca haliyle merak etmişlerdi. Onlara her şeyi açıklayıp odama geçtim. Soğuk bir duş alıp v yakalı mor crop giydim altınada beyaz dizlerime kadar gelen eşofman geçirdim. Renkli çoraplarımı da ayağıma geçirdiğim an tek ev modu için eksik olan şey bir topuzdu hemen saçımı topuz yapıp yatağıma atladım. Çantamdan telefonumu çıkarttım kilit ekranını açınca şok geçirdim. Otuz cevapsız arama vardı bir o kadarda mesaj... bunlardan yirmi arama bilmediğim numaradan - dün Boran gile geçtiğim zaman dilimlerinde ara ara geceye kadar sürmüş- on tanesi Gizemden beşer beşerde anne ve babamdandı. Mesajlara bakmadan O bilinmeyen numaraya geri ara tuşuna basarak aradım. Telefonu açmasını bekledim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CAN BORCU (DÜZENLENECEK)
ChickLitGüzel bir hayatı olan genç kız babasının 'can borcu' için kendini feda etmek zorunda kalırsa neler olur? Hadi gelin hep beraber okuyup, görelim.