CAN BORCU (DÜZENLENECEK)

33

"Alin ben seni çok seviyorum ve artık iki kişiyle sınırlı kalmak istemiyorum evde senden birkaç tane koşuşturan minikler istiyorum"

***

"Sen ciddi misin?"

Kayanın yüzüne tüm şaşkınlık ve ciddiyetimle bakarken o biranda gülmeye başladı. O kadar çok güldüki herkes dönüp bize bakıyordu ama burada gülünecek olan konu neydi?

"Neden gülüyorsun ya?"

"Yüzünün halini görmelisin"

Gülmesinin arasından zar zor cevap verince ona sadece gözlerimi devirdim

"Kaya biraz daha gülmeye devam edersen şu suyu görüyor musun başından aşağı dökerim bak"

"Tamam tamam sustum"

"Sen ciddi miydin?"

"Hayır ufak bir şakaydı"

"Hiç komik değil"

"Şuanlık şakaydı ileride tabiki olabilir ama sende beni sevdiğini kabul etmeden olmaz"

Gözlerimi ondan kaçırıp masanın üstündeki suyu kafama diktim

"Gitsek mi artık?"

"Olur"

Hızlıca ayağa kalkıp önden gittim. Sıcak basmıştı soğuk hava iyi gelebilirdi.

Vücudumu rüzgarla buluşturunca yüzünde hafif bir tebessüm belirmişti.

"Pardon bakar mısınız?"

Bana seslenen uuzun boylu, esmer ve gayet seksi kadına baktım

"Buyrun?"

"Ben yol tarifi soracaktım da"

"Ben buranın yabancısıyım"

"Aa öyle mi? Nerden geldiniz?"

"Yalova"

"Bendee ne tesadüf ama"

"Evet"

"Alin niye öyle hızlı gi-"

Kaya bana söylenerek gelirken yanımdaki kadını görmesiyle cümlesini yarıda kesmişti

Kayadan...

Alin önden hızlı hızlı gidince hemen hesabı ödeyip arkasından gittim. Dışarıya çıkınca bana günlerce onu engellememe rağmen sürekli farklı numaralardan mesaj atan kızı gördüm.

Kızı nasıl mı tanıyorum?

Canımı çok sıkınca bu durum araştırdım ve buldum.

Peşimi bırakması için onu tehdit bile etsem de o nuh demiş peygamber dememişti.

Ama tam da Alinle her şey yolundayken aramızı bozarsa bu dünya bu kaşar için cehennemden beter olur.