19

9.1K 299 405
                                    

Kayanın dudaklarından soluk soluğa kalmış bir şekilde ayrıldığımda gözlerimi gözlerine diktim. Tekrar öpmek için yeltendiğinde izin vermedim. Konuşmamız gereken konular vardı

"Kaya"

"Söyle güzelim"

"Aslında nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum ama lütfen beni kızmadan dinle"

Yavaşca ellerinden tutup duruşumu dikleştirdim

"Tamam fıstığım söyle"

"Nazlı..."

"Anma o uğursuzun adını"

"Öyle deme! Bir şey demeden beni dinle lütfen"

Gözlerimin içine derin derin bakıp kafasını salladı

"Nazlı vefat etti"

"Nee? Şaka mı bu?"

"Hee Kaya işim gücüm yok sana böyle bir şaka yapcam. Hem ben sana ne dedim sus ve beni dinle araya girme"

Şaşkınlıkla yüzüme bakarken tekrar kafasını sallayıp dudağına fermuar çekiyormuş gibi yaptı

"Nazlı kansermiş"

Gözlerini kocaman açtı tam ağzını açıp bir şey diyecekken ağzını tekrar kapattı

"Bebekte senden değilmiş"

Bir oh çekti resmen yani hiçbir şey demedi ama vücut dili öyle diyordu

"Bebeğin babası ölmüş Nazlı da kanser olduğunu öğrenmiş. Bebeğinin yetimhanelerde büyümesini istemediği için seninde evlenceğini duyunca böyle bir oyun oynamış bana güvenmiş o bebeğe bakabileceğime emin olmuş"

Her şeyi tek solukta anlattım Kaya sanki anlattıklarımı kafasında tartıyor gibiydi.

"Sen bunları nerden öğrendin?"

"Sabah arabadan çekip gidince direkt hastaneye gittim tüm olanlar orada oldu. Kaya, Nazlı o bebeğe annelik yapmamı istiyor seninde babalık... O bunun son isteği"

Annelik ve babalık... Kaya ve benden?.. Garip bie mutluluk yaratıyor kalbimin derinliklerinde

"Babalık demek..."

Kaşlarını çatmıştı, seside oldukça soğuk çıkmıştı

"Kaya lütfen..." kısık çıkan sesimle konuştum.

Kaya direkt gözlerime bakıp büsefer o kendisini dikleştirdi

"Şimdi..." derin bir nefes aldı. Allahım nolu nolur...

"Biz anne ve baba mı olduk? Biz daha yeni evlenmiştik ya çok çabuk tattık bence bu duyguyu" bu dediklerini gülerek derken kulaklarım duyduklarına inanamamışken kalbim heyecandan pır pır atıyordu. Ayağa sevinçle kalkıp bir çocuk gibi zıplayarak ellerimi birbirine çarptım. Kaya bu hallerimi gülerek izliyordu. İyiki doğruyu söylemişim...

Bana heyecanla bakan Kayanın boynuna atladım. Kayada belimden tutarak ayaklarımı yerden kesip etrafında döndürdü. Bu sessiz yeri sadece ikimizin gülüşleri dolduruyordu. Aklıma hemşirenin dedikleri gelince Kayanın kucağından indim

"Ah biran önce gitmeliyiz sabaha kadar haber vermezsek o meleği çocuk yetiştirme kurumuna verecekler"

Kaya telaşla elimi tutup sandala doğru götürdü. Kulübenin yanına fırlattığım ayakkabıları alıp sandala bindik. Kaya çok hızlı bir şekilde bizi iskeleye ulaştırdığında koşarak arabaya doğru gittik. İkimizde aslında ne yapacağımızı bilmiyorduk ama o miniğin bizimle bir aile olmasını ikimizde çok istiyorduk sırf bu yüzden bu kadar heyecanlı bu kadar mutluyduk... Belki de o bebek sayesinde Kayayla ömür boyu sürecek bir evliliğimiz olacaktı.

CAN BORCU (DÜZENLENECEK) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin