The Chamber Ochestra Of London- The Secret History
09.11.2020 \ Paris belediye başkanlığı köşkü, Paris.
Taehyung'un uyanıp neden hala uyumadığımla ilgili tonlarca sorusunu geçiştirdikten sonra yeni bir safyada tekrar buradayım. Evet, katil orada bizimleydi ve ben bunu çok geç anlamıştım.
Taehyung'la opera binasından çıkıp arabama bindiğimizde sakinleşse de hala sinirli olduğunu görebiliyordum. Yavaşça uzanıp Taehyung'un emniyet kemerini taktığımda şaşkın gözlerini bana dikti.
''Önce güvenlik.'' diye söylendim.
''Rosé'yi tutuklamalısın.'' dedi elini vitesin üstündeki elime sararak. ''Fark etmesem günlüğü saklayacak belki yok edecekti.''
''Mantıksız düşünüyorsun bence sadece bizimle aynı şeyi bilmek istiyordu.''dediğimde kaşlarını kaldırdı.
''Jaehyun ve Jennie'nin arasında neler geçtiği.'' diye açıkladığımda, Taehyung'un kafasında her şey oturmuş gibi yerinde hareketlendi.
''Ne zaman okuyoruz?''
''Okumak istediğine emin misin?'' diye sordum, eli hala elimin üzerindeydi, kasıldığını hissedebiliyordum.
''Okumak zorundayım.''
Başımla onayladıktan sonra günlüğü torpido gözüne koyarak kapağı kilitledim ardından da arabayı çalıştırdım. Taehyung kısa süre sonra nereye gittiğimizi anlamıştı.
''Eve mi gidiyoruz?''
''Seni eve bırakıyorum benim işim var.'' diye açıkladığımda kaşlarını çattı.
''Merak etme sensiz okumaya başlamayacağım, yarın belirli bir saatte buluşuruz olur mu?''
''Tamam.'' derken bir an önüne dönüyormuş gibi olsa da hemen yüzünü tekrar bana çevirdi. ''Söz ver!''
''Taehyung.'' dedim isminin son hecesini uzatarak, kıkırdayarak önüne döndüğünde kendi kendine söylenmeye başladı.
Taehyung'u belediye başkanlığı köşküne bıraktığımda yeni adresim Jennie'nin otopsisinin yapıldığı morg olmuştu.
Binaya girdiğim anda beni karşılayan görevli hızlıca elime adli otopsi raporunu tutuşturduğunda incelemeye başladım. Her birinin başında kocaman ölü muayene tutanağı yazan kağıtları hızlıca karıştırırken görevli de konuşmaya başladı.
''Kim Jennie, hasarsız bir vücudu var hiç fiziksel zarar görmemiş.'' dedi geniş kapıyı açıp morga girmem için davet ederken.
''Ellerinde biraz darbe var ayna ya da cam bardak gibi bir madde tarafından açılan çok derin olmayan kesikler.''
Başımı salladığımda kare şeklindeki donduruculardan birini açıp içinden rastgele bir ceset çıkardı. Jennie'nin bedeni cenaze için alındığından onun üzerinde gösteremezdi anlatacaklarını.''Boyun kısmına iyi bakın bu sağlıklı bir insanın boynudur.'' dedi cesetin kafasını yana yatırarak.
''Kim Jennie'nin boynu ise böyle bir şeydi.'' yakasında Park Jimin yazan adli tıp görevlisi tek hamlede cesetin kafasını çevirdiğinde kaşlarımı çattım, cidden bunu yapmaya yetkisi var mıydı?
''Kan çıkıyor.'' dedim dikkatle cesedin ağzına yaklaşarak, Jennie'nin kanı akmamıştı.
''Doğru bildiniz dedektif.'' dedi Jimin ve açıklamasına devam etti.
''Elle kırılan boyundan cesedin ağzından az bir miktarda da olsa kan çıkar çünkü kemik yerinden çıkıp çeneye batmaya başlıyor. İlk geldiğinde Jennie'nin boynunun elle kırıldığını sandık ama hem kan yoktu hem de vücudu çok temizdi, illa ki boğuşma izi olması lazımdı.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Operadaki Hayalet || Taekook
Fanfiction''Erik gibi çirkin bir karakteri oynamak için çok güzelsin.'' Jungkook elini fazlasıyla yakınında duran gencin kıvırcık saçlarına daldırıp buklelerini parmaklarına dolamaya başladı. ''Belki benim de içim çirkindir, dedektif.''