"Sevgilim,victime;Ellerim titriyor ve ben yazacak gücü kendimde bulamıyorum ancak sana veda etmeden gitmeyeceğim, biliyorsun. Sana 'geri geleceğim' demiştim sevgilim, hayır gelemem bundan sonra. Keşke bunu bozabilsem, keşke seninle kalabilseydim. Sevgilim, artık gerçekleri sen de bilmeyi hakediyorsun, daha fazla senden saklayamam. Daha fazla yalan söyleyemem o güzel gözlere.
Sevgilim, ben Türkiye'ye kaçtım, çünkü peşimde bana zarar verecek olan insanlar vardı. Buna katlanamadım, gerçek çok canımı yaktı. Saklandım, kaçtım gerçeklikten sonra seni buldum. Seni buldum. Kalbime çiçekler eken bir insan buldum zamanla. Seninle geçirdiğim zamanları hiçbir şeye değişmem. Her birini kalbimin bir köşesine ve biraz da bu mektubun satırlarına bırakıp gideceğim. Onları hatırla ara sıra olsa da, çünkü buna değerler.
Kendimi kandırdım, sevgilim. Inanmadım, sadece seninle mutlu olduğum bir dünya oluşturmak istedim, ikimize. Ilk defa, birinin gözlerinin içinde parlayan ışıkları sevdim ben, hissettim onu. Onları saklayabilmek, yokluğunda bakıp bakıp tekrar hissetmek isterdim. Ruhumla beraber sevgimi de götürebilmek isterdim.
Sevgilim, buna değerdin.
Şuan ağlıyorum ve senin bunu görmediğin için mutluyum. Ağladığımda sen de ağlıyorsun sevgilim, gözyaşlarına kıyamazdım. Artık bu dünyada olmayan biri için ağlamana kıyamazdım. Ağlama, gelipte öpemem gözyaşlarından, içim gider sevgilim.
Bu mektup sana ulaşır mı bilmiyorum, olur da ulaşırsa ben çoktan gitmişim demektir. Biliyor musun yarın doğum günümdü ve ben 25 olacaktım, olmadı. Seninle birlikte kutlardık belki, en sevdiğim çilekli pastadan alırdın. Mumlarımı üflerdim, bir dilek tutardım ve o dilekte seninle bizi ayırmamaları olurdu, neyse. Güzel bir hayaldi, ölü biri için gerçekleşmeyecek kadar güzeldi.
Victime, gece oldu umarım uyuyorsundur. Uyu sevgilim, tüm gece verandada oturup öteleri izleme. Bir menekşe al, kuşların için ekmek kırıntıları koy canım önüne. Çok sev hayatı, değerini elden gidince anlıyorsun.
Hiçbir eşya bırakmadım sende, böylesi daha iyi. Kokum sinmiştir onlara, olur da unutamaz kahrolursun dayanamam sevgilim. Ben silindim bu satırlardan artık, sen de daha fazla kalemini zorlama sevgilim.
Sakın üzülme, diyemem sevgilim çünkü biliyorum ki bana bakarken gözlerin beni seviyordu. Ama unut beni, maziye göm, başka çiçekler yetiştir toprağımda. Sen mutluysan, ben mutluyum kendini yalnızlığın ve kederin ellerine bırakma.
Kız kardeşinin ellerinden tut sevgilim, sizin birbirinize ihtiyacınız var.
Onu çok sev, ona bir çocuğun saf sevgisini ver ki yaralarını daha hızlı sararsın. Yaralı şekilde yaşamak en zorudur, hem de o yarayı deşen en yakınlarınsa.
Özür dilerim, sevgilim.
Yapamadım, yapamıyorum artık.
Seni hep sevdim, hepte seveceğim. Seni ruhuma gömdüm, gidiyorum.
Beni affet, tutamadığım sözlerimi affet.
Kırdığım kalbinden affet.
Yalana sığınıyor insan, gerçek can yakınca.
Özür dilerim, gözlerinin içine bakarak sarf ettiğim kandırma sözlerden.
Seni sevdiğimden, sana kıyamadığımdandı.
Bana 'salvatore' derdin, o kurtarıcı demekti değil mi?
Benim 'salvatore'm sensin, vitcime.
Beni şeytanlarımdan kurtaran, bana hayatın en güzel duygularını katan sensin.
Çukurumdan çıkardın ve artık gidiyorum.
Hoşça kal, victime.
Hoş ve mutlu kal, hayatını güzel yaşa.
Sevgi biriktir içinde, keder ve nefretten uzak tut.
En çokta yalnızlıktan, o sarmaşıktan.
Gözlerinden öpüyorum, ellerinden, doyamadığım saçlarından.
Hoşça kal birtanem, hoşça kal salvatore.
Hoşça kal.
Salvatore "
Barış, titreyen elleriyle yıpranmış kağıdı, dolu gözlerinden seçmediği masanın üzerine bıraktı. Bir hıçkırık hapsetti boğazını, ardından bir diğeri. Daha fazla tutamadı kendini yer yer saçları ağırmış adam, hıçkırıklarla sarsıla sarsıla ağlamaya başladı, yağmaya başlayan yağmurun altında.
Merhaba!
Nasılsın?
Memlekette yazdım bu bölümü ve diğer bölüm final ağlayacağım şimdi. Bitti ilk göz agrım, çokça seviyorum onu. Özellikle de mektup kısımları bitiriyor beni, ah ah.
Umarım beğenmişsindir :)
Seni seviyorum can içim, Allah'a emanet ol 💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Salvatore
Teen Fiction'Eğer bir gün gidersen, aklımda hep o tadın ve geceler boyu ruhlarımızın birbirine karışması kalacak.'