Okulun bahçesine çıktığımda dışarıda arabasında birini bekleyen Min Sung'u gördüm.
Bunun ne işi var burada?
Min Sung'un bakışları bana döndüğünde bana el sallayıp eliyle yanıma gel hareketi yapmıştı. Demek ki beni bekliyormuş. Fazla beklememesi için arabasının yanına koşa koşa gittim.
"Nasılsın Hyejin?"
Şu an yalan söylemeyeceğim çok havalıydı.
"İyiyim Min Sung, sen nasılsın?"
Acaba abi mi deseydim? Umarım abi demediğim için ayıp olmaz.
"Ben de iyiyim, hadi arabaya geç evine bırakayım."
Arabası son model ve çok güzeldi. Aslında arabasına binmeyi çok istiyorum. Birazcık naz yapayım.
"Hiç gerek yoktu. Ben yürüyerek giderim."
"Hyejin saçmalama, atla evine bırakacağım."
Acaba beni kaçırır mı? Ama babam Min Sung'a çok güveniyor.
"Peki." deyip arabanın arka kısmına bindim. Dışarıya baktığımda Wheein de dahil arkadaş grubu bize bakıyordu.
Min Sung arabayı çalıştırıp evin yoluna doğru sürmeye başladı.
Şükürler olsun beni kaçırmayacak.
Yolda sürekli konuşup şakalaştık. Baya eğlenceli bir insan. Babamın dediği kadar varmış.
Eve geldikten sonra arabanın kapısını açıp dışarı çıktım. Min Sung'a el salladım.
"Görüşürüz Min Sung."
"Görüşürüz Hyejin." deyip o da el salladı.
Eve gelip kapıyı çaldım. Annem kapıyı açıp içeri girmem için geri çekildi.
İçeri girdim ve odama çıkıp çantamı koydum.
Sonra salona geldim ve koltuğa oturdum. Aklımı karıştıran şeyler vardı.
Min Sung okulumu nereden biliyordu?
Wheein niye arkadaş grubuna katıldı?
Offf Hyejin, tabi katılacak, arkadaş edinmek içindir.
Wheein niye bu kadar güzel?
Ne? Hyejin ne diyorsun sen ya? İyice sapıttın!
Bugünden itibaren diyete başlayacağım. Spor da yaparım. Artık şu vücudumdaki fazlalıklardan kurtulmak istiyorum.
Ama çirkinliğime bir şey yapamam. Keşke öyle bir şansım olsa.
Makyajla düzeltilir ama makyaj yapmayı bilmiyorum, makyaj malzemelerim de yok. Ama almam lazım. Artık kendime bakmak istiyorum.
Bundan sonra yerime başka Hyejin gelecek.
Bunları düşünürken annem mutfaktan yemeğin hazır olduğuna dair şeyler söyledi.
Tamam Hyejin. Bu sefer kendimi kaptırmayacağım.
Mutfağa gidip yemek masasına oturdum.
"Anne, babam nerede? O niye gelmedi?"
"Babanı markete gönderdim."
"Anne neden gönderdin? Adam dinlenmek için işinden izin alıyor sen adamı markete yolluyorsun."
"Sus, sen karışma."
İçimden bir sabır çektikten sonra yemeği yemeye başladım. Kendime söz verdim, fazla yemeyeceğim.
Tabağın yarısını bıraktıktan sonra anneme yemek için teşekkür edip kalktım.
"Kızım yemeğini niye bıraktın?"
"Anne kilo vermek istiyorum. Baksana duba gibiyim."
Annem gülmeye başlayınca onunla birlikte ben de güldüm ve onu şaşırtacak cümleyi söyledim.
"Şu aburcuburları da Soo Bin'e vermeyi düşünüyorum."
"Ne?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MARIA
Hayran KurguKusura bakmayın doğru düzgün açıklama bulamadım djoıfkmafıaofj. Bence okursanız anlarsınız. Wheesa real amk.