Bölüm-7- Gizli Nikah

3.3K 299 116
                                    

Bölüm Şarkısı - Neşet Ertaş : Karadır Şu Bahtım Kara

Selamlar !!!

Uzun bir aradan sonra geldim. Umarım beklediğinize değer bir bölüm olmuştur. Mizah tarzı kitaplardan sonra Emir ve Zeynep'in hikayesini yazmak beni biraz zorluyor açıkçası. O yüzdrn askıya alıp en son onları yazmak istiyoryum ama karar da veremiyorum. Bilemedim yani. Gönlüm acemi damatları yaz diyor ama bir tarwftan da bu hikayemizi de finallemek istiyorum. Sizce ne yapalım ? Bu arada arkadaşlar bölümlerin belli bir zamanı yok elimden geldiğince yazmaya çalışıyorum. Beni bilen biliyor yoğun hatunum. Bir de araya ramazan bayram falan girince haliyle arayı bayağı açtık. Umatım toparlarız. Sabırla beklediğiniz için teşekkürler ve keyifli okumalar 🥰🥰🥰🥰🥰

Zeynep hızla akıp giden yola korkuyla bakarken defalarca ismini seslenmesine rağmen bir türlü sesini duyuramadığı adama endişeyle baktı. Delirmiş gibiydi. Üstelik alkollüydü! Bu yaptığı saçmalık ikisininde sonu olacaktı. Yaşlar gözünden çaresizce firar ederken ne yapacağını şaşırmış bir şekilde Emir'in koluna dokunarak korkuyla fısıldadı.

"Dur artık! Yalvarırım dur! Aklını mı kaçırdın? Öldüreceksin bizi!"

Korkuyla fısıldadığı sözler Emir'in öfkeden uğuldayan kulaklarına ulaştığında yaptığı hatanın farkına varmışcasına aracı ani bir frenle durdurdu. Bakışları önünde uzayıp giden yol da takılı kalırken esas öfkesinin sebebi kendisineydi.

Onun bir suçu yoktu ve içinde bulunduğu durum kendisini bitirmekten ziyade sevdiği kadına daha çok zarar vermesine neden oluyordu.

Zeynep'in isteği kendisine olan öfkesini daha da harlarken mantığına da bir perde çekmişti sanki. Onun sesindeki korku kulaklarına dolduğu an fark etmişti, canına kast ettiği sadece kendisi değildi. Kendisi ile birlikte ömrünü adadığı kadının da canına kast etmişti.

Yanında korkudan kesik kesik nefes alan sevdiği kadına bakışlarını çevirdiği anda yüzüne inen tokatla pişmanlıkla baktı gözlerine.

Zeynep, korkudan ve öfkeden titreyen elini ikinci bir tokat atmak için tekrar kaldırmıştıki Emir'in bakışlarındaki pişmanlıkla yumruk yaparak geri indirdi ve öfkeyle bağırdı.

"Ne yaptığını sanıyorsun!? Öldürecektin bizi! Sen kim sin ha! Kim!? Benim sevdiğim aşık olduğum adama ne oldu!? Benim saçımın teline zarar gelmesin diye dokunmaya kıyamayan adama ne oldu!?"

Sevdiği kadına içindeki bütün pişmanlıkları anlatmak istercesine bakarken onu sakinleştirmek için elini yanağına uzatıp acıyla fısıldadı.

"Zeynep be..."

Yanağına dokunan eli hırsla ittiren kız daha da artan öfkesi ile işaret parmağını tehdit edercesine kaldırarak tekrar bağırdı."

"Sakın!! Sakın bir daha bana dokunmaya kalkma! Başka bir kadına dokunduğun ellerinle sakın bana dokunma!"

Emir,Zeynep'in sert uyarısı ile ne yapacağını ne söyleyeceğini bilemeyerek öylece ona bakarken,kız ateş saçan bakışlarını onun gözlerinden çekerek aracın kapısının açma koluna uzanıp hırsla çekiştirdi. Açılmayan kilitli kapıyla elini öfkeyle aracın camına geçirerek tekrar hırsla Emir'e döndü.

"Aç şu lanet kapıyı! İneceğim! Bir an önce çıkmak istiyorum buradan! Seninle aynı havayı solumaya bile tahammül edemiyorum! Aç dedim sana şu kapıyı!"

Zeynep'in bağırarak söylediği sözler, zehirli birer ok gibi Emir'in göğsüne saplanırken sertçe yutkunarak sessizce fısıldadı.

"Zeynep! Sakin ol. Tamam seni eve bırakacağım. Ama lütfen önce biraz sakin ol."

İKİ DİLDE AŞK (DAVA  SERİSİ 3) FİNAL OLDUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin