8. BÖLÜMEv halkı birbirine baktığında Afife derin bir nefes alır ve kapıya yönelir. Kapıyı açtığında derin bir nefes alır.
Afife: (gülümser) ya siz miydiniz çocuklar ödüm koptu.
Ali: (sakince) ne oldu ya?
Feza: (gülümser ve koşarak sarılır) abii!
Ali: (sırtını sıvazlar) abim.
Afife: (sakince) hadi geçin içeriye. Anlatırız.
İkili ele ele içeri girdiğinde.
Vefa: (gülümser) ablama bakk bee. (Gülerler)
Feza: (gülümser) şükür kavuşturana.
Afife: (gülümser) her şey yoluna girdiyse ne mutlu bize. (İkili birbirine bakıp gülümser)
•••
Afife her şeyi anlatmış az da olsa ellerine para geçmişti. Ev halkı koltuğa oturmuş Vefa hariç herkes eski günlerden bahsediyorlardı.
Ali: (sakince) peki bir şey diyeceğim. Hayat'ım sen düşmüştün ben de haberi Feza'dan duymuştum sonra eve doğru koşarken ben de düşmüştüm. (Gülerler)
Afife: (gülümser) Senin dizin Hayatınkinden daha derin yarılmıştı. 15 yaşında koca adamdın hâlâ koşma koşma diye kendimizi paralıyorduk. (Gülerler)
Hayat: (gülümser) ama şeyde çok tatlıydı Feza'nın uyanmayı unutup o çok beklediği tiyatro oynunu kaçırması sonra eve döndüğümüzde Afife sultan hariç herkese küsmesi.
Feza: (gülümser) ne yapıyım öyle hayrandım ki ona küsmeye bile kıyamıyordum.
Vefa: (sakince) başka neler yaptınız? (Afife'ye döner) bana yaşatamadığın anneliğinden başka neler tattırdın sultanım?
Ali: (sakince) kardeşim altından kalkamayacağın cümleler kurma.
Vefa: (sakince) ben hiç bir zaman sizden biri olmayacağım değil mi abi? Hiç bir zaman senin kadar tanıyamayacağım annemi, mesela ben Feza diyene kadar bir çocuğun annesine seni saraylarda yaşatacağım sözünü verdiğini bilmiyorum ya.
Hayat: (sakince) Vefa bilmediğin şeyler var.
Vefa: (sakince) abla anlatın o zaman. Lütfen anlatın çünkü ben annem varken neden annesiz büyüdüm merak ediyorum. Benim dizlerim kanadığında neden annemin değilde öğretmenimin temizlediğini merak ediyorum. (gözünden yaşlar süzülür) ben neden ayvalıkta o sokakta sizinle beraber büyüyemedim, ben neden kardeşiniz olmadım merak ediyorum.
Feza: (ayaklanır ve hafif bir sinirle) sen neden diye hiç sordun mu? Ciddi ciddi ailenin karşısına geçip neden diye sordun mu? Ama hayır değil mi? Bencilliğin gözlerini kör etmiş, O kadın neler yaşadı ve sen neler yaşama diye neler çekti haberin var mı? Biz zaten sokakta büyüdük, yeri geldi sokakta üçümüz birbirimize sığınıp uyuduk sen sokakta büyüme diye o kadın neler çekti sen biliyor musun? (Vefa'nın gözünden bir yaş süzülür)
Hayat: (sakince) Feza.
Feza: (bağırarak) bırak abla ya. Ben hayatımda daha bencil bir adam daha görmedim. Sen mesela annenin kanser atlattığını biliyor musun? Yıllarca tek başına hastane de yattığını?
Afife: (sakince) Feza lütfen.
Feza: (hafif sinirle) özür dilerim sultanım ama o da gözümüzün içine bakıp bütün sokak çocuklarına anne olmuşsun da bir tek ona olamamışsın gibi davranmasın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAKAMOZ
Fanfiction" Kim bilebilir kimin halini Dil söylemez yüreğin harbini İç hisseder hakikat sırrını Ağırdan al yargını yar aman.." Sezen Aksu - Ulan İstanbul'u özleyenlere..-