-19-

250 29 23
                                    

Seokjin'in ağzından..

Hâlâ inanamıyordum.. Ben hamile miydim? Bu nasıl olabilirdi? Testi Taehyung görmesin diye tuvalet
kağıdına sarıp çöpe attım. Sifonu çekip ellerimi yıkadım ve çıktım. Çekimleri Taehyung yokken iptsl ettirmiştim. Şu an hastahaneye gidip doğruluğunu test etmek istiyordum. Her zaman gittiğim hastahanenin doktoruna mesaj atmış ve ardından cevap almıştım. Müsait olduğunu söylemişti. Tek halletmem gerekn şey Taehyung'tu. Ağrı kesici almak için çıkacağımı söyleyecektim. Üstümü giyinip üstüme ceketimi giydim. Koltukta arkasını dönük uyuyordu. Botlarımı giyip kapıyı açacakken bir ses duymuştum.

"Nereye gidiyorsun seok?"

Tripli olduğun da hep böyle derdi. Derin bir nefes alıp kapının kolunu açtım.

"Eczaneye gideceğim. Ağrı kesici almam gerekiyor."

Bir süre cevap vermediğin de evden çıkıp beremi ve maskemi takıp ceketinin şapkasını taktım. Babama karşı asla gözükmemem gerekiyordu. Yoksa bana ne olacağı hiç belli olmazdı. Hızlı adımlarla arkama bakarak yürümeye başladım. Sağlam bir şekilde hastaneye gelmiş ve içeri girmiştim.

(...)

Doktorun karnıma sürdüğü soğuk sıvı karnımı üşütüyordu. Ultrason ile karnıma bakıyordu. Yüzünde hiiç bir duygu ifadesi yoktu. Aslında da korkuyordum. Ya gerçekten hamileysem ve Taehyung beni bırakıp giderse ne olurdu? Doktorun seslenmesi ile ona doğru dönmüştüm.

"Bay kim, hamilesiniz. Bugüne kadar gördüğüm ikinci hamile erkeksiniz. Tebrik ederim."

Elime peçete verdiğin de karnımda ki sıvıyı silip sweatimi indirdim. Sedyede doğrulup doktorun yaptıklarını izledim. Elime ekrandaki görüntülerin fotoğraflarını vermişti. İçimde bir bebek vardı. Beni hem endişelendiriyor hem de mutlu ediyordu.
Doktor olabilecek bütün şeyleri anlatmıştı. Doğum sezaryen bir şekilde olacaktı. Yememe ve hareketlerinme dikkat etmem gerekiyormuş. Yoksa aksi takdirde düşrbilirmiş ki bu benim en son isteyeceğim şey bile değil. Eczaneden Taehyung'a söylediğim gibi doktorun yazdığı ağrı kesicilerden aldım. En azından yalan söylememiştim. Jimin hyung'u arayıp haber vermek istemiştim. Telefonumdan Jimin hyung'u arayıp telefonu kulağıma görürdüm. İkinci çalışta açılmıştı.

"Jimin hyung!'

" Bağırma seokjin, bir şey mi oldu yoksa?"

"Çok iyi bir şey oldu hem de hyungie."

"Çatlatmasana insanı, be oldu seokjin?"

Sessizce ama heyecanlı bir şekilde konuşuyordum.

" Hamileyim hyung!"

Karşı taraftan bir süre ses gelmemişti. Seslenecekken konuşmuştu.

"Sen ciddi misin seokjin?"

"Hem de hiç olmadığım kadar çok ciddiyim hyung."

Jimin hyung ile biraz daha konuşmuş. Eve geldiğim de ise kapatmıştım. Eve anahtarla girip kapıyı açmış ve kapatmıştım. Taehyung baktığım da derin nefes sesleri geldiği için uyuduğunu anlamıştım. Üstünü örtüp,odama gittim. Üstümdekileri çıkartıp, pijamalarımı giyip elimdeki fotoğraflara baktım. Cidden hamileyim ben. Şu an sevinç çığlıkları atmak istiyordum. Bunları taehyung'un görebileceği bir yere koymam gerekiyordu. Odasında ki aynaya yapıştıracaktım. Odasına sessizce gidip fotoğrafları zikzak olarak bantla yapıştırdım. Her gün bu aynaya baktığından odasına koymuştum. Yapışkanlı not kağıdına "Belki bu güzel haberle barışırız babası, ne dersin?" yazıp odasından çıktım. Salona gittiğim de uyanık olduğunu görmüştüm.

"Biraz gelmen uzun sürdü, neden?"

Sorduğu soruyla kaşlarım hafifçe çatılmıştı, neyi sorguluyordu yine?

"Eczanede sıra vardı. Diğer eczaneler de uzakta kaldığı için sıra bekledim."

"Peki öyle olsun."

Benim trip atmam lazımken o atıyordu. Derin bir nefes alıp verdim. Koltuğa yavaşça oturup etrafa bakınmaya başladım. Odasından bir anda fırlayarak çıkmıştı. Yanıma koşarak gelip beni kucağına almış ve bir tur döndürmüştü. Demek ki odasına astıklarımı görmüştü.  Dudaklarıma bir sürü öpücük kondurmuştu. Gülümseyip düşürmeyeceğini bilsem de kollarımı boynuna dolamıştım.

"Seokjin, sen gerçekten hamile misin?"

Başımı heyecanla aşağı yukarı salladım.

"Evet Taehyung, öyleyim."

Gülümseyip bacaklarımı beline sarmıştım. Koltuğa oturduğun da ben de kucağında yerleşmiştim. Başımı omzuna koyup ona aşağıda bakmaya başladım.

"Barıştık mı şimdi biz taehyungie?"

Kafasını sallayıp çeneme bir öpücük kondurmuştu. Huylandığım için kıkırdamıştım.

"Evet seokjinie barıştık."

Gülümseyip başımı boynuna gömüp kokusunu içime çektim. Kahve kokusuna çok aşıktım.

"Bizden başka biri biliyor mu seokjin?"

Başımı boynundan kaldırıp başımı aşağı yukarı salladım.

"Evet,bir de jiminie hyung biliyor sevgilim"

Gülümseyip bakışlarımı yüzünde gezdirmiştim. Aklıma gelen düşüncelerle yüzüm düşmüştü.

"Taehyung, ya ters bir şey olursa? Ya düşürürsem, ya bakmazsam? Ben-"

Dudaklarını dudaklarıma bastırdığın da susmak zorunda kalmıştım. Beni susturmanın yoluydu bu. Dudaklarımdan ayrılıp konuşmaya başlamıştı.

"Seokjin, ikimiz de en iyi babalar olacağız. Ben iki bebeğime de çok iyi bakacağım. Hem düşünsene.."

Elimi tutup ellerimizi keneylemişti ve konuşmasına devam etmişti.

"Doğunca büyüyecek, yürümeye başlayacak. Paytak adımlarıyla koşar adım yürüyecek. Peşinden dolaşacağız hep. Evde güzel sesi yankılanacak. Güzel olmaz mı seokjin? Endişelerini kenara bırak. Ben her durumda yanında olacağım."

Dedikleriyle tuttuğum eline bir sürü öpücük kondurmaya başlamıştım. Dedikleri beni gerçekten çok mutlu etmişti.

" Her şey için teşekkür ederim sevgili. Sakın teşekkür etme deme. Yoksa hep bezini sen temizlersin ona göre."

Eline bir fermuar çekermiş gibi yapmıştı. Gülümseyip dudaklarına minik bir kaç öpücük kondurdum.

"Tamam meleğim, ben bir şey demedim farz et."

Gülmelerimiz evin içinde yankılanıyordu...

------------

Matematik dersin de yeni bölüm yazdım ve biraz kısa. Kusura bakmayın canlarım. Hatalarım varsa affedin. Bunu yayınlayıp yeni yazacağım fice bölüm ekleyeyim. Neyse, Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Sizler seviyorum, görüşmek üzeree. Taejin ile kalın💙

Foster Teacher-TaejinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin