Seokjin'nin ağzından..
Sabah alarmın çalmasıyla uyanmıştım. Alarmı kapatıp yatakta gerindim. Bugün resim dersi olduğu için az da olsa mutluydum. Çünkü öğretmenim Kim Taehyung'u görecektim. Öğretmenime aşık olmam ne kadar doğru bilemiyorum ama ben onu seviyordum. Ama, asla açılamıyorudum. Bıkkınlıkla bir nefes verip banyoya doğru ilerleyip kısa bi' duş aldım.
Duştan çıkıp üstüme okul kıyafetlerini giydim. Saçlarımı havluyla öylesine kurutup havluyu banyodaki kirliliğe attıım. Üstüme ceketimi geçirip çalışma masasının üstünde duran çantamı aldım. Telefonu da almayı unutmayıp evden çıktım. Okula yürüyerek gitmeye başlamış ve 10 dakika gibi bir sürede gelmiştim. Okula girip sınıfıma doğru ilerlemiştim. Bugün matematik sınavı vardı ve ben birşey anlamadığım için canım arkadaşım Byul'dan kopya alacaktım. Sınıfıma geldiğimde arka sıradaki yerime doğru geçtim. Her zamanki gibi gözler benim üzerindeydi çünkü herkes bana çok yakışıklı olduğumu söylüyordu. Bence yüzüm o kadar da güzel değildi. Sıraya oturup yanımda ki Byul'a baktım. Telefonuyla ilgileniyordu. Onu omzundan dürtünce kaşlarını çattı. Benim olduğumu görünce gülümseyip telefonunda ki işine geri döndüm. Byul'un telefonuna uzanıp kapatma tuşundan kapattım ve elimi geri çektim. Kaşlarını çatıp bana doğru baktı."Ne yapıyorsun ya sen? Şurda önemli bir şey konuşuyoruz."
Göz devirdim ve ona doğru döndüm.
"Kopya vericeksin değil mi? Bu sınavı geçmezsem biterim. Bu hoca sınıfta bırakır beni."
Bıkkınlıkla bir nefes verip güldü.
"Peki vereceğim Jinnie, ama bu son olsun başka vermem."
Her defasında böyle diyor ve her istediğim de yine veriyordu.
"Sen var ya, sen kralsın ya."
Sessiz kıkırtım yanımıza gelenlerle durmuş ve bakışlarımı onlara çevirmiştim. Bunlar okulun en havalı (?) kişisiydi. Tabi herkes böyle düşüniyordu. Ben dışında.. Jungwoo konuşmaya ve bir şeyler zırvalamaya başlamıştı. Saçlarıma dokunduğunda elini ittirip sinirle soludum. Saçıma öyle hep dokunulmasını sevmezdim. Byul sinirlendiğimi anladığında araya girmişti.
"Ne var Jungwoo? Ne istiyorsun?"
Jungwoo dönüp Byul'a baktı.
"Benim senle işim yok, sen önüne bak.
Byul gözlerini devirmiş bana dönmüştü. Ben de bıkkınlıkla derin bir nefes verdim.
" Bak jungwoo, ben kavga çıksın istemiyorum. Çık sınıftan."
Jungwoo bakışlarını bana getirmiş ve kendince şirin(?) olan yüz ifadesine takınmıştı.
"Ama sen benim gibi tatlı biriyle kavga etmezsinki."
Bir elimi sinirle yumruk yapmıştım. Cidden havamda değildim. Dün çekimler vardı ve çok geç yatmak zorunda kalmış ve uykusuz kalmıştım. Ve bu durumlarda huysuz ve sinirli olurdum. Ama kendimi tutamayacak gibiydim. Jungwoo kim derseniz benden hoşlanan ve bana açılan biriydi. Ama ben kabul edememiştim. Çünkü ben ondan hoşlanmıyordum. Birinin duygularıyla oynamak hiçte huyum değildi.
"Jungwoo, anla artık. Ben seninle sevgili olmak istemiyorum. Bunu anlayacak mısın artık? "
Jungwoo kulağıma doğru yaklaşıp kalın sesiyle sessizce bir şeyler konuşmaya başlamıştı.
"Bak güzelim, ya benim olursun ya da hiç kimsenin."
Dedikleriyle yüzümü buruşturup onu ittim. Dengesini kaybetmiş ancak yere düşmemişti. Dengesini toparlayıp beni oturduğum sıradan kaldırıp sınıftan sürükleyerek çıkartmaya başlamıştı. Onun ellerinden kurtulmaya çalışsam da gücüm bir türlü yetmiyordu. Benimle tuvalete geldiğin de tuvaletteki herkese bağırarak herkesin dışarı çıkmasını sağlamıştı. Kapıyı kapatıp beni duvara doğru itmişti. Soğuk zeminle sırtım buluştuğunda irkilmiştim. Jungwoo üstüme eğilmiş ve dudaklarını boynuma sürtmüştü. Yanaklarımdan ne zamandır aktığını bilmediğim yaşlarım artmıştı. Kendini bana bastırdığında onu itmeye çalışmıştım. Ama yine başarısız olmuştum. Üzerimdeki ağırlık bir anda yok olduğunda kapalı olan gözlerimi açtım. Öğretmenimiz bay Taehyung.. Jungwoo'yu bir yumrukla yere düşürmüş ve yakalarından tutmuştu. Onu götürürken benle göz teması kurmuş ve benimle sonra konuşacağını söylemişti. Derin bir nefes alıp yüzüme bir kaç kez soğuk su çarpırtmıştım. Üzerimi düzeltip ne kadar istemesemde kapıyı tıklayarak sınıfa girmiştim. Tarih hocası Jeon Jungkook'a bir özür mırıldanıp yerime geçtim. Byul bana ne olduğunu sorsan gözlerle bakıyordu. Çıkışta anlatacağımı söyledim. Ve Bay Taehyung'u benle ne konuşacağını merak edip dersi dinlemeye çalışmıştım.
-----------------------------------------------
Merhabaaa, bu hikayemizin başlangıcı. Biraz olaylı bir başlangıç oldu ama umarım beğenirsiniz. Oy atmayı ve yorum yapmayı unutmayın. Sizi seviyorum görüşmek üzere💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Foster Teacher-Taejin
Fiksi PenggemarResim öğretmeni Taehyung, hiç ummadığı bir anda en sevdiği öğrencileri arasında olan seokjin'in koruyucusu olacağından haberi yoktu. ------------------------------------------------------- Aslında da bu hikayeyi başka bir hesaptan yazıyordum. Ama o...