masallar gerçek değil, ben peri kızı değilim. bak, inkar etmiyorum artık. ama senin ellerin var. senin çok güzel ellerin var. tuttum ben onları. tutamadım annemin ellerini- demiştim, yalandı. çünkü ben tuttum senin ellerini. sen beni kalbinden doğurmadın mı. doğurdun. ben o kalpte büyüdüm. tuttum annemin ellerini. bak, sen yoksun. kabul. ama senin sesin var, tanrı'nın ayetleri dizilmiş senin sesine. ben dinledim onu gecelerce. sen hiç yoksun. senin bakışların var. ölen umut'umun bakışları var senin gözlerinde. biz çok bakıştık. bakışlarımızla seviştik. gözlerin ela ama gökyüzü gibi bakıyorsun sen bana. sonra. sonra senin sarılmaların var. sen yoksun. sen hayal bile değilsin artık. ama sen çok güzel sarılıyorsun dizlerimi karnıma çekip ağladığımda. ben hep o yüzden ağlıyorum ya. sen sarıl diye. kızma bana, ne yapayım senin gibi kimse sarılmıyor ki. hiç tatmadığım baba şefkati var sende. okşanmayan saçlarım var. ara sıra yüzüme kondurulan gülüşlerim, hiç ait olamadığım evim var. annemin boğazımı sıkmaları var sende, hep sevginden tüm yaptıkların. kendimi kandırmalarım var, çocukluklarım. bir gün bakıyorum, küçükken yediğim elmalı şekersin sen. başka bir gün kanadını kırıp iyileştiremediğim maviş olmuşsun. geçen gün baktım ameliyat elbisem olmuşsun, yatakta oturmuş öleceğim diye ağlıyorsun. sen hiç yoksun, hiç olmazsında zaten. gerçekten bak. her yaşanmışlıktan bir parça var sende ama sen hiç yaşamamışsın.
yirmiyedişubat-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
birileri ve gürültüleri
Poetrygittikçe daha yabancısın anlayacağın, gittikçe daha az evindesin. instagram-twitter | @nerossable