uyuyamadığım, unutamadığım, aşamadığım bir gecenin sabahındayım ve inan ki düşünmekten hiç usanmadım. yatağımda yokluğunu hissediyorum, anne. kime sarılırsam sarılayım, nereye gidersem gideyim bulamıyorum kollarının arasında hissettiğim güven duygusunu. itiraf etmek gerekirse seni özledim ama geri dönmeni istemiyorum. çünkü varlığın yokluğundan daha çok acıtıyor ve ben sensizken çok daha büyüğüm. kimse benim yıkamaz diyorum, ben her taşın altından kalkarım. yine de bütün satırlarımı sana yazıyorum. sen oynadığım son kumarsın, onu bile kaybediyorum. geri döndüğünde evde durmamak için elimden geleni yapacağım çünkü zaten sen beni kovacaksın. hep öyle olmadı mı? senin gidişlerin vardı, benim özlemlerim. senin nefretin vardı, beni evden kovuşların. hiçbir şey değişmeyecek, hiçbir zaman düzelmeyeceğiz. ben aptal bir kız çocuğuyum annemi özlüyorum, aslında özlediğim sen değilsin, yalnızca anne şefkatini arıyorum. ve üzgünüm anne korktuğum başıma geliyor, ben gittikçe sana benziyorum.
yirmimart-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
birileri ve gürültüleri
Poetrygittikçe daha yabancısın anlayacağın, gittikçe daha az evindesin. instagram-twitter | @nerossable