Multimedyadaki şarkı: Keti - Resimsiz Hikaye (Eğer youtubedan dinlerseniz Barınak Meselesi'nde gördüğünüzü belirtin. Sohbet edelim videonun altında. Çünkü bizim hikayemizi en iyi anlatan şarkı bu^^)
Barınak Meselesi için kurduğumuz whatsapp grubuna katılmak ister misiniz?
Keyifli okumalar🧡
---
Güntaç'tan
Parmaklarım askılı bluzunun açıkta bıraktığı teninde ilerlerken Gökçe huysuzca mırıldandı ve yüzünü göğsüme sakladı. Onun bu hareketi beni güldürmeye yetmişti. Güldüğümde Gökçe göğsüme dayadığı eliyle omzuma vurdu. "Uyumaya çalışıyorum." diye mırıldadığında burnumu saçları arasına daldırdım ve kokusunu içime çektim. Saçları ve teni tarçın kokuyordu. Kokusunu ciğerlerime doldurdum. Vücuduna doladığım kollarımı sıkıladım.
Sanki kollarımın arasından uçup gidecek minik bir kuşmuş gibi tutuyordum onu. O kadar minik ve narindi ki dokunmaya kıyamıyordum. "Uyan artık. Öğlen oldu uykucu." dediğimde homurdandı ve başını göğsümden kaldırdı. Çenesini havaya dikmiş gözlerini aralamaya çalışıyordu.
Onun bu hâline güldüm ve çenesine minik bir öpücük kondurdum. "Birazcık daha uyusam, ne olur sanki?" dedi uykulu bir ses tonuyla. Gülerek başımı iki yana salladım.
"Ne mi olur? Baban kafamı kırar." dediğimde huysuzca gözlerini araladı. Kahverengi gözleri gözlerimle buluştuğunda gülümsedi. "Babana seni akşam olmadan eve bırakacağıma dair söz vermiştim. Unuttun mu?"
Başını iki yana salladığında dudaklarımı birbirine bastırdım. Elini yüzüme yasladığında derin bir nefes aldım. Parmakları yanağımı okşuyordu. "Neden böyle bir söz verdik ki?" diye sorduğunda güldüm. Çocuk gibiydi.
"Kalk hadi hazırlan da gidelim bir an önce." Beline sardığım kollarımı açtığımda ofladı ve yavaşça doğruldu. Şekeri elinden alınmış küçük bir çocuk gibi duruyordu. Ben de doğrulduğumda göğsüm omzuna değmişti. Eğilip omzunu öptüğümde gülümsedi. Bana doğru dönüp dudağıma kısa bir öpücük kondurduktan sonra yataktan çıktı. Koltuğun üzerinde duran kıyafetlerini giyinirken ben de yataktan çıkıp üzerimi değiştirdim.
Gökçe bileğindeki tokayı çıkarıp bana uzattığında elinden aldım. "Gel öreyim saçlarını." dediğimde kıkırdadı ve yatağa oturdu. Birkaç dakikalık uğraştan sonra tokayı örgünün ucuna taktım. "Tamamdır. Aynada bak bakayım, olmuş mu?"
Başını sallayıp aynanın karşısında geçti. Kendini inceledikten sonra sırıtarak bana döndü. Baş parmağını kaldırdı. "On numara olmuş." dediğinde güldüm ve ben de ayağa kalktım.
"O zaman çıkalım?" dediğimde başını sallayıp odanın kapısını açtı. Birlikte gülüşerek aşağı indik. Bizimkiler erkenciydi. Çoktan çıkıp gitmişlerdi.
"Nereye gittiler?" dedi Gökçe botlarını ayağına geçirirken. Hisse işi için merkeze inmiş olmalıydılar. Ateş dün gece bundan bahsetmişti. Ben de botlarımı giydim ve askılıkta duran montumu üzerime geçirdim.
"Merkezde işleri vardı. Sanırım onu halletmek için erken çıktılar." Ona uzattığım montunu aldı ve hızlıca üstüne geçirdi. Kapıyı açtığımda Gökçe önden çıkmıştı. Kapıyı kilitleyip beni aracımızın önünde bekleyen Gökçe'nin yanına adımladım. Gökçe'nin kapısını açtığımda öpücük atıp içeri geçti. Kapıyı yavaşça örtüp aracın önünden dolandım ve ben de kendimi araca attım.
Anahtarı kontağa takıp aracı çalıştırdım. Patika yolu geçtiğimizde Gökçe emniyet kemerini takmıştı. "Saat kaç?" diye sorduğumda Gökçe telefonun cebinden çıkardı. Ben de bakışlarımı yola çevirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BARINAK MESELESİ
General FictionDaha ne kadar susacaksın? Ne zamana kadar takacaksın maskeni? Ne kadar daha saklayabileceksin gerçeği? Susma! Konuş, Parçala at maskeni, Açıkla tüm gerçeği. --- 2019 Hayvanlardan nefret edeyerek büyüyen , intikam aşkıyla kavrulan bir adam yürüyor so...