eşim

3.5K 362 120
                                    

"Chanlar gelecek mi?" Jisung sevgilisine dönerek dudak büzerken Minho kapıyı işaret etti. "Geldiler bile."

Chan salonda göz gezdirmiş, arkadaşlarını görünce Seungmin'i dürtüp başıyla orayı işaret etmiş ve biriyle konuşacağını söyleyip ona diğerlerinin yanına gitmesini söylemişti.

Yapılan yetimhane ve kişisel bağışların tebrik ve teşkiği için olan bir partiye gelmişlerdi.

Aeungmin arkadaşlarının yanına ulaşıp gülümsedi. "İyi akşamlar."

"Size de beyefendi. Evde gördüğümüz pasaklı halinizden eser kalmamış." Minho arkadaşıyla alay ederken Seunfmin gülerek onun elindeki içki dolu bardaktan bir yudum aldı.

"Haha, öldüm gülmekten."

"Bebek nerede?" Jisung beneği göremediği için üzülürken Seungöin dudak büzdü. "Anneme pasladık, bir çıkarken ağlıyordu."

"Keşke grlmeseydiniz."

"Ben de aynısını dedim ama Chan uzun süredir eve tıkılıp kaldığım için söylenerek beni evden çıkardı." Seungmin bardağı sahibine geri verirken ofladı. Ayakta mı duracaklardı hep?

"Chan nereye gitti?"

"Bir şey bir şey adında yüksek makamlı bir adamla selamlaşmaya gitti. Şurada, bak." Seungmin eliyle eşini gösterken Jisung Changbin'i dürttü. "Biz de gidelim."

"Kim o adam?"

"Şirketi açtığımızda bize büyük bir fon yatırımı yapmıştı. Geçen sene onun ödediğinin iki katı yatırımla şirketinden hisse aldık. Tanış sen de." Changbin başıyla onaylayarak Jisung'la beraber masadan ayrıldığında Felix dudak büzdü.

"Çok havalılar."

"Öyleler."

"Sen de orada çalışmaya başlayınca bolca havalı işlrrle yğraşacaksın. Bizim küçük şirin kafemizde servis yapmaya devam edeceğiz." Felix arkadaşına dönerken Seungmin göz devirdi.

"Sen kendi işinin patronusun sen de kafenin tek elemanısın. Daha ne istiyorsunuz? Altlarındaki elli kişiyi takip etmeleri gerekiyor, yorucu." Felix ve Minho buna hak verirken Seungmin çalan telefonu açtı. "Efendim anne?"

"Oğlum, bunun bezleri nerede?"

"Yok mu beşiğin kenarında?" Kadın olumsuz cevap verdiğinde Seungmin dudaklarını birbirine bastırdı. "Neredeydi ki? Çişini yaptıysa biraz daha dursun, ara oraları. Yatağın arasına düşmüştür belki."

"Pişik olur çocuk." Seungmin ofladı. "Anne bilmşyorum, bak oralara işte. Banyoda da olabilir, dolapta ona ayırdığımız kısma da bak. Bitmiş olamaz ya."

"Yok Seungmin, yok."

"Tamam kapat." Seungmin telefonu kapatıp derin bir nefes aldı. "Hayırdır?"

"Bezi kalmadı herhalde, bulamamış annem."

Seungmin telefonu cebine atarak ensesini kaşıdı. "Araba anahtarı da Chan'da şimdi ayıp olacak."

"Eve mi dönüyorsun?"

"En azından bez alıp götüreyim, nasıl çıksın annem bu saatte?" Seungmin Chan'a gideceği sırada Minho onu durdurdu. "Dur, al Jisung'ın arabasıyka git. Bahçede J5'te."

"Teşekkür ederim. Yarım saate dönerim, Chan'a söylersiniz." İkisi onu onaylarken Seungmin hızla dışarı çıktı.

"Bebek onun hayatını bitirmiş gibi hissediyorum."

"Bence kendini hayatta hissediyor. Bir şeylerin onu dıkıştırmasını seviyor ve rahata geldiği zaman sıkılıyor." Minho Seungmin'in arkasından bakarken konuşunca Felix dudak büzdü.

kaçak damatlar³Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin