Sanırım yurttaki ikinci haftam idi. Artık düzene alışmıstım desem yanlış olmaz
Yurta basit bir düzen vardı zemin katta yemekhane yönetim bölümü. etkinlik alanları ve kantin bulunuyor.
Yurtta kalan çocuklar ise yaşlarına göre ayrılmış.
D SINIFI (7-10 yaş arası) birinci katta.
C SINIFI (11-13 yaş arası) ikinci katta.
B SINIFI (14-16 yaş arası) üçüncü katta.
A sınıfı (17-18 yaş arası) dördöncü katta olacak sekilde yerleştirilmişti.
Nerdeyse iki buçuk ay olmuştu kimseyle konuşmuyor geceleri kabuslar görüp cığlıklar ile uyanmam dışında yaşadığım herşeyi içimde saklıyordum.
Durumu gören rehberlik görevlisi yaşadığım travmanın etkisini en aza indirip beni sosyal hayatta yeniden tutundurmak için elinden gelen herşeyi yaptı.
Fakat bana tek bir kelime dahi ettiremedi.
***
Bu şekilde yaşamam cocuklarda dilsiz olduğum inancını doğurmuştu.
Kimse dilsiz birini kendine laik bir arkadaş olarak görmedi.
Oda arkaşlarım beni küçümseyip dışlayınca her hafta başka bir odaya geçmek zorunda kaldım.Durumu fark eden katın temizliğinden sorumlu yurt görevlimiz sorunu hoş görüsü ve cömertliği ile sevilen müdür yardımcımız Bay Mellark a taşıyınca bir sonraki gün hoparlörde adım annons edildi.
Bay mellark sorunu çözmek için beni odasına çağırıyordu.
Odamdan çıkım ufak ve korkak adımlar ile ilerleyip merdivenlerden yavaşça ini verdim en alt kattın girişine varınca
Yürüyüp müdür odasını cepheden gören koridor boşluğuna geçmiştim ki ardımdan geldiğini fark etmediğim iri cüsseli bir çocuk omuzuyla beni tıpkı buldozer gibi köşeye savurdu. Attığı omuz ile yere yığılı vermistim. Sanki hic yokmuşum gibi ardına bile bakmadı.Melark'ın kapısına varınca kollarını açarak kapı eşşiğine dayandı ardından içeriye boynunu sarkitıp
- beni çağırmış sınız komutanım.
Diyince müdür sağ kaşını yukarı kaldırıp tipsinmiş bir surat ifadesi ile Jastine dönüp.
- Disiplin cezası yemek üzere olan birnine gore fazla rahatsın Felix Jastin.
Diye gürleyip kolu ile oturmasını işaret etti. bunun üzerine Felix suratını devirip isaret ettiği yere usulca oturu verdi.
Felix karşısına oturunca müdür yardımcısı arkasına yaslanıp parmaklarını birbirine geçirdi.
Felix'e sert bir bakış daha atarak-bu isten okadar kolay sıyrılacağını sanıyor isen yanılıyorsun.
Diyip elindeki kağıtlar ile uğraşmaya devam etti.
Bu Felix Jastin idi yurttaki tüm spor müsabakalarında derceye girer.
Her türlü branşta kaptanlık yapardı. anlayacağınız yurtta istenmeyen benim aksime o yurdun popüler cocuğuydu.
Konuşmaların ardından sessizce odaya süzüldüm Bay Mellark elindeki kağıtları evirip çevirdi ve Bizi bastan aşagı süzdü.
ardından Felix'e işaret parmağı ve minikleri ile dışarıda bekle işareti yaptı.
Felix dışarı çıkınca müdür bana tevazu ile yaklaşıp empati kurmaya çalıştı. Bir kaç konuşma girişiminde bulundu ama nafile konuşamadım.
Bir sonuca varamayacağını anlayınca duraksayıp Felix i içeri aldı. Ve parmağı ile beni isaret edip.
Sana ne ceza verecegimi buldum bay ukala artık bu genç sana zimmetli attığı her adımı sana işleyecem son suçunun cezasını biliyorsun. Diyince Jastin ifadesiz bir surat ile bana bakinmaya başladı. Ardindan konuşmaya devam eden bay Melark
-Eminimki iyi anlaşacak ve bu gence arkadaşlık yaparken sorumluluk kazanacaksın.
Diye ekledi.
Melark'ı dinleyen Felix başını yere egmiş ve bana cocuk bakıcısı olmayı kabul etmişti.
++++
Mudur odasından ayrılınca koridorda Felix ile göz göze geldik.
Bana dönüp sırasıyla
-Bana iyi bak lale bundan sonra attığın her adımdan haberim olacak.
- Beni duydunmu? her adımını bana bildireceksin.
- Dilinimi yuttun.. konuş sana..!
- Lanet işe bak birde dilsiz çıktı tanrım bugün daha ne kadar kötü olabilir !? Konuşana lannn!
Diye gürleyip tam bana vuracak iken
Sözünü bay Melark kesti havadaki kolundan tutarak.
-bu günün ne kadar kötü geçeceğini öğrenmek istiyorsan benim sana koruman için emanet ettiğim cocuga bağır maya devam et
Diye ona patronun kim olduğunu hatırlattı.Öfkelenen Felix mudur yardımcısına dönerek
- Fakat bay melark bu çocuk konuşamıyor ona nasıl bakmamı bekliyorsunuz. Ben ne yapa bilirim.
- İşin kolay olacak dediğimi hatırlamıyorum. Unutma bu bir ceza.. Çocuğu senin bıcakladıgını bilmiyorum yalancı sahitler bulup örtbas etmene musade etmeyecem!!.(girerek artan bir ses tonu ile )
+Şu çocuğun suratına iyi bak o senin son şansın ne yaparsın bilmiyorum ama eğer bir ay sonra bu surat ile karşılıklı muhabet etmez isem tüm spor müsabakalarından seni men eder ceza evindeki o kücük kodesine geri gönderirim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PETRİCHOR
General FictionBulgaristan'ın Filibe ilinde, Balkan Dağlarının eteklerinde kurulmuş Karlıova (Karlovo) şehrinde, hayata gözlerini açan Andre, daha küçük yaşta babasının ölümüne sebep oluşunun pişmanlığı ile sınanmış. Babasız kalmanın en acı tecrübelerine tanık olu...