Bir Brawl Stars Hikayesi - Gerçek Dost

Eski Bir Düşman

Karşımda saçı sakalı beyazlamış bir adam vardı.Burada ne arıyor olabilirdi ki?
Bibi:Hayır, beklemiyordum.Hem sen kimsin?Burada ne arıyorsun?
Adam çok rahat duruyordu ve sanki yıllardır arkadaşmışız gibi davranıyordu.
Adam:Seni bekliyordum.
Beni mi?Bu adam kim ki beni ayağına çağırıyor?

Bibi:Neden?
Adam bana doğru birkaç adım attı.
Adam:Çünkü sana ihtiyacım var.
Ne diyor bu?Bir şey anlamadım.Ne ihtiyacı?
Bibi:Ne saçmalıyorsun sen?Ne ihtiyacı?
Adam kahkaha attı.Komik olan ne?
Adam:Üzgünüm hanımefendi ama bu kadar soru yeter.Artık gitmemiz gerekiyor.
Ne gitmesi?Daha yeni geldik.
Bibi:Nereye?

O an biri ağzımı kapattı.Çırpınsam da işe yaramıyordu.Ağzıma dayadığı mendili fark ettim.Gazlı mendil.

Deliler gibi tepinsem de işe yaramadı.Gazlı mendilin etkisiyle bayıldım.Hatırladığım son şey beni taşıdıklarıydı.

Kendime geldiğimde penceresi olmayan bir yerdeydim.Sadece mağara ağzı gibi olan girişinden ışık geliyordu.Burası da neresi?

Kalkıp gezmek istedim ancak kalkamadım.Bir sandalyeye bağlıydım.Bağırıp yardım isteyebilirim.Belki birileri duyar da beni kurtarır.

Ama bağıramadım da.Ağzımı da bağlamışlar.Kim bunlar?Neredeler?Beni niye kaçırdılar?Kafam sorularla dolmuştu.Burası neresiydi?

Bir süre sonra o yaşlı sayılabilecek adam geldi.Keyfi yerinde görünüyordu.Elinde bastona benzer bir şey vardı.Ancak ucu değişikti.Sanki ucundan lazer ışını tarzı bir şey atıyormuş gibiydi.

Adam yanıma geldi.Önümde durdu.
Adam:Mekanıma hoşgeldin, Bibi.
Adam beni tanıyordu.Ama ben onu tanımıyordum.Bu nasıl olabilirdi?Aklım almıyordu.
Güldü.
Adam:Ah,doğru.Ağzın bağlıyken konuşamazsın değil mi?Unutmuşum.
Yaklaşıp ağzımı çözdü.

Bibi:Adımı nereden biliyorsun?
Adam:Ben bilirim.Merak etme sen.
Bu adamda bir gariplik var.Ama ne?
Bibi:Benden ne istiyorsun?
Yandaki dolabı açtı ve karıştırmaya başladı.
Adam:Leon'u bana getireceksin.
Leon'u da mı biliyor?Olamaz.Ben Leon'u nasıl getireyim?Hem imkanım olsa da getirmem.

Bibi:Leon'u ne yapacaksın?
Birden öfkelendi.Yüzünü bana çok yaklaştırdı.
Adam:O benim çok değerli bir eşyamı çaldı.Onu geri almak zorundayım.İntikamım çok ağır olacak.
Adamın sözleri beni korkutmuştu.Leon'a çok kötü şeyler yapabilirdi.Buna izin veremezdim.
Bibi:Leon'u sana asla getirmeyeceğim.Hem bu haldeyken nasıl getirebilirim ki?

Güldü.Sonra gülmesi kahkahaya dönüştü.
Adam:Onu düşünmediğimi mi sanıyorsun?Sana yaptığım gibi tabi ki.
Bana yaptığı gibi mi?Ne demek bu?
Bibi:Bu da ne demek oluyor?
Adam:Leon'a, buluşmak istediğini söyleyen bir mektup yazacaksın.
O an kafamda şimşekler çaktı.O mektubu abim değil bu adam yollamıştı.Öfkeden deliye döndüm.

Bibi:Demek o mektubu sen gönderdin ha!Beni tuzağa düşürmek için!Ne güzel sevinmiştim abimi göreceğim diye.Ama sen, hevesimi kursağımda bıraktın!
Eliyle beni susturdu.
Adam:Tamam tamam, sakin ol.Abinle ilgili olarak; ne yapıyor ne ediyor bilmiyorum.Ama boşver şimdi abini falan.Mektubu yazacak mısın?
Hiç düşünmeden bağırdım.
Bibi:Asla!

Adam:Bak sen.Demek zor kullanmamı istiyorsun.
Zor kullanmak mı?İnşallah kötü bir şey yapmaz.
Bibi:Ne yapacaksın?Beni dövecek misin?Bir kıza el mi kaldıracaksın?
Az önce açtığı dolaba gitti ve bir şey aldı.
Adam:Hayır tabi ki.Daha basit bir şey yapacağım.
Bana doğru geldi.Arkasında bir şey saklıyordu.