Zehirli Sürpriz

176 13 46
                                    

Başımı ellerimin arasına almış düşünüyordum.Zamanım daralıyordu.Kararımı vermem gerekiyordu ama ne kadar vereceğimi bile bilemiyordum.

Üstüne bir de kadın beni tehdit edip üzerimdeki baskıyı arttırıyordu.
Attığı mesajda şöyle diyordu:
"Yarın akşama kadar vaktin var.Eğer yarın akşama kadar Leon'u bana getirmezsen ben gelir, köyünüzü yıkar, Leon'u alırım.Arkadaşını da bırakmam."

Yarın akşama kadar karar vermek zorundayım.Ama nasıl?Ne karar vermeliyim?Emz mi, Leon mu?Hangisini seçmeliyim?

Sanırım bu kararı veremeyeceğim.Birilerine akıl danışmam lazım.Ve, kime akıl danışacağımı gayet iyi biliyorum.

Hemen Bo'nun çadırına doğru yola koyuldum.Bu konuda ancak o bana akıl verebilirdi.Ne söyleyeceğini acayip merak ediyordum.Bana ne tavsiye verecekti acaba?

Çadırın önüne geldiğimde kalbim küt küt atıyordu.Heyecanla kapıyı çaldım.Biraz bekledikten sonra kapı açıldı.

Bo:Hoşgeldin Bibi.Buyur, içeri gel.
Bir şey demeyip içeri girdim.Sedire oturdum.İçim içimi yiyordu.
Bo:Siz gideli çok olmamıştı aslında.Seni hangi rüzgar attı buraya?
Cümleleri kafamda kurmakta zorlanıyordum.Bo'nun tepkisinin ne olacağını da merak ediyordum.
Bibi:Bo, ben... Sana bir şey danışmak istiyorum.
Bo beni dikkatle dinliyordu.
Bo:Hayırdır, bir sıkıntı mı var?

Bibi:Evet.Hem de çok büyük bir sıkıntı.
Bo:Ne oldu?
Derin bir nefes aldım ve konuya girdim.
Bibi:Kaçırılan arkadaşımla ilgili.
Başını salladı.
Bibi:Ona karşılık Leon'u istiyorlar.Vermezsek kendileri gelip, köyü yıkıp Leon'u alacaklarmış.Arkadaşımı da vermezlermiş.

Bo biraz düşündü.Ne söyleyeceğini merakla bekliyordum.
Bo:Hımm.Gerçekten de büyük bir sıkıntıymış.
Heyecanla sordum.
Bibi:Ne yapmalıyız?
Çenesini kaşıdı.Gözlerimin içine baktı.
Bo:Risk almak zorundayız.Onlara Leon'u vermeyeceğiz.

Bibi:Ama, o zaman da köye saldırırlar.
Benim yüzünden onca kişinin kanı dökülemez.Bunu kabul edemem.
Bo:Başka çözüm yolu görünmüyor.Onlara Leon'u veremeyiz.Ama arkadaşını da ellerinde bırakamayız.

Bibi:Bunları ben de biliyorum.Peki ama ne yapacağız?
Ben buraya bildiğim şeyleri duymaya gelmedim.
Bo:Köye saldırmalarını sağlayacağız.
Bibi:Ne?!
Ne dediğinin farkında mı bu?Bizi öldürtmek mi istiyor?
Bibi:Sen ne dediğinin farkında mısın?Eğer köye saldırırlarsa çok kan dökülür.

Bo:Biliyorum.Onları durduk yere buraya çekmeyeceğiz.Onlara bir tuzak kuracağız.
Tuzak mı?
Bibi:Aklında ne var?
Bo'ya danışmakla iyi yaptım anlaşılan.
Bo:Herkes çadırına saklanacak.Onlar geldiklerinde kapıyı aralayıp ok atarak düşmanı vuracaklar.

Güzel plan ama biz yokuz.
Bibi:Biz ne yapacağız?
Sopamı hepsinin kafasına geçirebileceğim bir görev verse iyi olur.
Bo:Okçular düşmanın çoğunu indirip azı kalınca ortaya çıkıp kalanları alacaksınız.
Keşke en başta dalıp sopamla içlerinden geçebilseydim.Ama olsun.Yine de sopamın tadına bakabilecekler.

Bibi:Başarılı olur mu dersin?
Bo başını salladı.Ona güvenim tam.Umarım başarılı olur.

Teşekkür edip çadırdan çıktım.Yarın neler olacağını düşünüp duruyordum.Acaba o kadını yakalayabilecek miydik?Eğer yakalayabilirsek onun karşılığında Emz'i alabiliriz.Ama önce onu Mr.Bat ile tanıştırırım.

Çadıra geri döndüğümde çok rahatlamış hissediyordum.Üstümden büyük bir yük kalkmıştı.Artık Emz sorunu kafamı meşgul etmeyecekti.Ya da belki de ben öyle düşünüyordum.

Bir Brawl Stars Hikayesi - Gerçek DostHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin