Baskın

109 9 9
                                    

Ortama bir sessizlik çöktü.Herkes Bo'nun bahsettiği savaşın ne olduğunu düşünüyordu.Ve kimse bu savaşa hazır olduğumuzdan emin değildi.
Leon:Bu haldeyken nereye saldırabiliriz ki?Hemen dağılırız.
Leon hepimizin iç sesi olmuştu.Böylece bütün endişemiz dışa dökülmüş oldu.
Bo:Eğer kendine güvenmezsen daha başlamadan kaybetmişsin demektir.

Bu söz çok hoşuma gitti.Hayat prensibim böyle olmalı.
Bo:Hâlâ iyi durumdayız.Yeteri kadar insan gücüne ve silaha sahibiz.Gücümüz kuvvetimiz de yerinde.Daha ne olmasını bekliyorsun?
Leon verecek bir cevap aradı ancak bulamayınca susmakla yetindi.Bo'nun sözlerinin haklılığını o da kabul ediyordu.

Mortis:Bo, tahminimce köyü geri almayı düşünüyorsun.Bunu düşünmen gayet doğal ama, ben köyü alabileceğimizden emin değilim.Edgar'ı yenemeyebiliriz.
Abim o kadar mı güçlü?Hiçbirimizin yenemeyeceği kadar?Eğer öyleyse başımız büyük dertte demektir.
Bo:İmkansız diye bir şey yoktur.Elbet onun da zayıf noktasını buluruz.
Leon'un göz ucuyla bana baktığını fark ettim.Galiba ne düşündüğünü biliyorum.

Bibi:Ne bakıyorsun?Onun zayıf noktasının ben olduğumu mu düşünüyorsun?Hiç sanmıyorum.O beni unutmuştur bile.
Bu ani tepkimden çekindi ve gözlerini başka tarafa dikti.Böyle bir karşılık beklemiyordu.
Bo:Aslında, neden olmasın?Belki unutmamıştır.
Unutmamış olsa bir kez olsun arar, ziyaretime gelirdi.Yok, hayatta hatırlamaz beni.

Bibi:Boşuna uğraşmayın.Bu şekilde olmaz.Beni kullanamayız.
Israr etmekten vazgeçip başka yollar düşünmeye başladılar.Ben de derin bir nefes aldım.Az daha beni tehlikeye atacaklardı.
Leon:Bir fikri olan var mı?
Kimseden çıt çıkmadı.Birbirimize boş boş bakıyorduk.Anlaşılan başıboş bir orduya döndük.Bir planımız bile yok.Harika.

Bo:Eğer kimsenin bir fikri yoksa, tek bir seçeneğimiz var demektir.
Ne demek istediğini anlıyorduk.Galiba başka çaremiz yoktu.
Bo:Gidip usulünce geri almak...

Verdiğimiz kararın ardından hemen yola koyulmuştuk.Kendimize çok güvenemesek de gitmek zorundaydık.Bunlar abimin yanına kâr kalamazdı.

Shelly usulca yanıma yaklaştı.
Shelly:Bibi, duyduklarım doğru mu?
Bir an duraksadım ama sonra anladım.
Bibi:Maalesef.
Elini omzuma attı.Neşeliydi ve bu neşesini bana da aktarmaya çalışıyordu.
Shelly:Olsun,sıkma canını.Belki ikna eder,kendi safımıza çekeriz.Bo'nun onu aramıza kabul edeceğini düşünüyorum.

Moral vermeye çalışması güzel bir şey.Ama ben, abimin düzeleceğine inanmıyorum.Hem yakalayabileceğimizden de şüpheliyim.Onu baya büyüttü Mortis.Yok çok güçlüymüş, yok yenemezmişiz.Falan filan.
Bibi:Sağ ol Shelly.

Bizden başka konuşan yoktu çünkü herkes neler olacağını düşünüyordu.Abimi yenebilecek miydik?Umarım öldürmemiz gerekmez.Onu kurtarmak istiyorum.

Heyecanlı yürüyüş tüm hızıyla devam ediyordu.Ne zaman varacağımızı merak ediyordum.Abimi görmek istiyorum.Yakalanmadan.
Colt:Hey, tabancamın biri nerede!?
Düşüncelerimden sıyrıldım ve dönüp o tarafı izlemeye başladım.Sonunda Colt silahının birinin yerinde olmadığını fark etmişti.Bu anı kaçıramazdım.

Telaşla etrafına bakındı ancak bir şey göremedi.Her tarafı aramaya başladı.Onu hiç bu kadar endişeli görmemiştim.

Silahını aramaya kendini o kadar kaptırdı ki farkında olmadan Shelly'nin üzerini aradı.O sırada Shelly ona tip tip bakıyordu.

Kendimi tutamayıp gülmeye başladım.Shelly beni fark etti ve bakışlarını bu sefer bana çevirdi.Hareketleriyle "Ne gülüyorsun?"diye soruyordu.

Kulağına eğilip fısıldadım.
Bibi:Silahın nerede olduğunu biliyorum.
Shelly:Nerede?
Başımla her şeyden habersiz yürüyen Leon'u işaret ettim.Sessizce gülüştük.Bu durum ikimizi de aşırı eğlendiriyordu.

Bir Brawl Stars Hikayesi - Gerçek DostHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin