14. BÖLÜM
Elimde duran telefonumu, nochu'nun son mesajı ile beraber anında kilitledim ve onu cebime atarken, tuvaletin kapısını da hızlaca açıp kendimi dışarıya attım.
Jeon Jungkook, gerçekten dengesiz herifin tekiydi. Taehyung'a vurduğuna inanamıyordum, hâlâ çok az da olsa Taehyung için de endişelenmiştim ama bundan daha önemlisi; eğer Jungkook'u bir an önce görmezsem endişemden gerçekten bayılacağımdı. Sonuçta Taehyung da Jungkook'dan eksik değildi, onun boylarında ve onun yapısındaydı; acaba Jungkook'a çok mu vurmuş muydu?
Tuvaletten çıktığımda derin bir nefes aldım, hızlı adımlarla revire gitmeyi planlıyordum ki aniden koluma bir el sarıldı ve adımlarımı durdurmak zorunda kaldım. "Jennie, nereye gidiyorsun?"
"Ah..." Diye mırıldandım bakışlarımı sol tarafımdaki bedene çevirirken. Jimin'in beni tuvaletin önünde beklediği tamamen aklımdan çıkmıştı, ona bir şey mi uydurmalıydım yoksa Jungkook'un yanına gittiğimi mi söylemeliydim? "Şey..." Diye mırıldanırken, aynı anda hafifçe gülümsedim. "Chaeyoung iyi olup olmadığımdan emin olmak için beni görmek istiyormuş, onun yanına uğramalıyım."
Dudakları aralanırken başını sallamıştı. "Bir anda çıkınca kötü bir şey oldu sandım," dedi gülümseyerek. "İyi olduğundan eminsin değil mi? Endişelenmek istemiyorum."
Dudaklarıma onu rahatlatmak için daha büyük bir tebessüm kondururken başımı salladım, şu an çok iyi olduğum söylenemezdi çünkü deli gibi endişeliydim ama bunu o bilmese de olurdu. "İyiyim Jimin, sayende. Endişelenme," derken o da kolumu bırakmıştı. "Sınıfta görüşürüz."
Başını sallayıp ellerini cebine attı. "Görüşürüz, Jen."
Son kez gülümseyip elimden geldiğinde hızlı adımlarla Jimin'in yanından ayrıldım ve köşeyi döndüğüm gibi koşmaya başladım. Jungkook'a kızgındım fakat o durup dururken böyle bir şey de yapmazdı; zaten Taehyung'u sevmiyor, bana yaptıklarını biliyordu ve üstüne Jimin de onun üstüne fazla gitmiş, fazla abartmış, damarına basmıştı. Bunlar onu fazla öfkelendirmiş olmalıydı ama kendine zarar verecek şeylerin içine girmesi, ve bunun benim yüzümden olması, sinirimi bozuyordu.
Revire yaklaştığımda adımlarımı yavaşlattım ve derince nefes verdim.
Neden sinirimi bozuyordu ki? Saçmalıktı ama bozuyordu işte, ayrıca endişeleniyordum; bu büyük bir saçmalıktı.
Kapının önüne geldiğimde dudaklarımı birbirine bastırdım, ona çok kızgındım, çok da kırgındım ama nochu'nun dedikleri de aklımı karıştırmıştı. Bu yüzden şu an sadece her şeyi bir kenara bırakacak, bunları sonra düşünecek ve şu an sadece iyi olduğundan emin olacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
blind
Fanfictionjennie, zorbalık gören bir lise son öğrencisiydi. jungkook ise buna şahit olan tek kişi. a jengguk fiction, december 2020