Ortak Hedef; Hayatta Kal!

369 46 147
                                    

ŞİROİVA LİSESİ, 4-B SINIF ÖĞRENCİ LİSTESİ

1. Jackson
2. Miniju
3. Sehun
4. Sana
5. Taemin
6. Yerim
7. Jin
8. İrene
9. Jungkook
10. Miyeon
11. Taehyung
12. Eunha
13. Hanbin
14. Nancy
15. Solar
16. Suho
17. J-hope
18. Mina
19. Yoongi
20. Hwasa
21. Jongin (Kai)
22. Momo
23. Rosé
24. Wendy
25. Daehyun
26. Tzuyu
27. Namjoon
28. Somi
29. Jennie
30. Lalisa
31. Felix
32. Ryujin
33. Jimin
34. Yoona
35. Hyunjin
36. Yuna
37. Jisoo
38. Joy
39. Bambam
40. Moonbyul
41. Seulgi
42. Nayeon

***

Lisa'nın ciddi bakışlarını gördükçe göz bebeklerinin bile titrediğini hissetti. Ne yapmalıydı? Lisa'nın yaralı bacağına vurup kaçmak? Hayır, bu çok acımasızca olurdu ancak birazdan Lisa'nın da ona acıyacağının herhangi bir garantisi yoktu. 

"Jennie," boğuk sesiyle fısıldadığında Jennie yutkundu. "Ne yapmaya çalışıyorsun sen?"

Lisa, Jennie'ye doğru biraz daha eğildiğinde neredeyse burun burunaydılar. Normalde insanlarla göz teması kurmakta zorlansa da -ki aralarında hiçbir muhabbeti olmayan biri ile göz teması kurmak çok daha zordu- gözlerini Lisa'nın derin bakışlarından çekmekte oldukça zorlanıyordu.  Bacağını yaralamamdan bahsediyor olmalı. Diye düşündü.

"Be-ben üzgünüm. Bilerek yapmadım. Aniden arkamdan gelince refleks olarak oku sapladım. Gerçekten kasıtlı değildi." Lisa soğuk bakışlarını değiştirmedi. Gerçi Jennie o an, Lisa'nın zaten her zaman insanlara soğuk bakışlarıyla baktığını hatırladı. Bu ona özel değildi. Ancak tam şu an, duygularını bir şekilde belli etmesi gerekirdi çünkü Jennie ondan ölesiye korkuyordu. Her ne kadar belli etmemeye çalışsada.

"Diyelim ki öyle," birbirlerine karışan nefesleri Jennie'nin yaslandığı ağacın gövdesini sıkmasıyla sonuçlanıyordu. "Jackson'a ne oldu?"

Jennie, Lisa'nın bu konuyu soracağını biliyordu. Çünkü bu durum onu tamamen katil olarak gösteriyordu. Ki Jackson ölmemişti zaten. Belki de uyanmış ve okuldan çıkmayı bekleyen diğer öğrencileri vurmaya başlamıştı. Bu düşünce Jennie'nin titremesine ve olağanüstü bir vicdan azabı çekmesine neden oluyordu. Söylemesi zor ama belki de onu öldürmeliydi.

Lisa'nın cevap isteyen duruşuyla Jennie dudaklarını araladı ancak sağ ayağını ileriye doğru ittiğinde, Lisa'nın bacağındaki oka çarpmış ve ok daha derine batmıştı. Lisa, Jennie'den uzaklaşıp arkaya doğru sendelemişti. Tanrım, Lisa'yı başkasından değil kendimden korumam gerek.

"Sikeyim seni!" Lisa acıyla yüzünü buruşturduğunda Jennie dudaklarını dişleyip Lisa'nın ağaca yaslanıp oturmasına yardım etti. Etrafta şüphe uyandırabilecek bir ses olup olmadığını kontrol ettikten sonra, kendisi de onun yanına çöktü. Altlarındaki gür otlar çatırdayarak ezildi. "Çok üzgünüm."

Lisa bir şey söylemedi.

Jennie epeyce yol katettiklerini hissediyordu ama zikzak çizerek ilerledikleri ve dağa tırmanırken yön duygularını yitirdikleri göz önüne alınırsa okuldan sadece birkaç yüz  kilometre uzaklaşmış da olabilirlerdi. En azından artık okul binasından sızan ışık görünmüyordu. Gerçi bunun sebebi ağaçların sık ve arazinin meyilli olması da olabilirdi. Ne olursa olsun ağaçların arasındaki karanlıkta kendilerini daha güvende hissediyorlardı. Jennie kaçacakları yöne düşünerek karar vermemişti ama ağaçlık alanın, dört bir tarafı açık olan sahilden çok daha güvenli olduğuna emindi.

Lisa'nın dişlerini sıkarak bacağındaki oka baktığını fark ettiğinde yutkunup Lisa'ya döndü. "Oku çıkarmamız lazım. Lütfen bacağını uzat." Lisa'nın onu reddedeceğinie emin gibiydi ancak öyle olmamıştı. Lisa onun bu isteğini başıyla onayladı ve üzerinde ok olan bacağını Jennie'ye doğru uzattı. Jennie çantasını açıp bir bez almak istemiş ve orada duran el fenerini görmüştü. Jennie çantasından el fenerini aldı. Işığın dışarı sızmasına engel olmak için onu dikkatle avucunun içine yerleştirdikten sonra Lisa'nın bacağındaki oka doğru uzattı.

Battle Royals |JenLisa|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin