12. Bölüm

193 139 33
                                    

Hâlâ şoku üzerimden atamamıştım. Daha birbirimizi tanımaya başlayalı 4 yada 5 gün olmuştu ve o benden hoşlandığını söylüyordu. Kendi kendime "zengin değilmi hoşlanıcak aşık oldum sanacak sonra da ortada bırakacak yok öyle ya ma ben kanarmıyım buna"beni duyan biri olsa benim delirdiğimi falan düşünürdü galiba. Anında kapı tıklatıldı. İç sesim yine devreye girdi "Kesin birisi duydu". İç sesimi bir kenara atıp kapıyı tıklatan kişi için içeri gelmesini söyledim. Şevket bey içeri girip ardından kapıyı kapattı ve direk konuşmaya başladı.

"Yağmur biraz önce annen ve baban ile konuştum. "

Olamaz duyduğum şeyle keşke 10 saniyelik şu söylenenleri duymasam dedim çünkü eğer annem ve babam başıma gelenleri öğrenirlerse bir daha beni bakkala bile göndermezlerdi.

"Hocam lütfen bu durumu söylemedim deyin"

"Şuanlık hiç bir şey söylemedim ve bunu söylemeyerek işimi tehlikeye attım ama sen benim sevdiğim bir öğrensin."

"Teşekkürler hocam çok teşekkürler "

"Ama anne ve babanın asıl arama sebepleri senin kaç gündür onlarla doğru düzgün iletişime geçmemen. Kızım bir şeyler mi var bilmediğim bak seninle bayadır tanışıyoruz ve ben senin bana yaşındayım bir sorun varsa çekinmeden söyleyebilirsin? "

"Hiç bir sıkıntı yok hocam ben uygun bir zamanda onlara bu durumu anlatıcam ve her gün telefon edeceğim. "

"Peki öyle olsun bakalım birazdan arkadaşların seni odana çıkaracak bugün ve yarın dinleneceksin ben çıkıyorum."deyip dışarıya çıktı. Aslında bir sorun vardı kocaman bir POYRAZ vakası vardı ama şuan bunu söylemem doğru olmayabilirdi.

《=》

Otelin en alt katında bulunan revirden arkadaşlarım sayesinde odama geldim . Kendim hala çok yorgun hissediyordum,biraz dinlenmek istediğimi söylediğimde Aleyna ve Cansu rahat uyuyabilmem için beni yalnız bıraktılar . Uyumamın üzerinden bir kaç saat geçmiş olmalıki Aleyna ve Cansu nun geri geldiğini düşündüm çünkü odada birisi yürüyordu. Gözlerim yavaş yavaş aralandığında gördüğüm şeyle panikle yerimden kalkıp sıçradım. Tam yanımda baş ucumda Poyraz oturuyordu.

"Senin ne işin var burada?"

"Aaa Yağmur ben senin kaç senelik arkadaşınım tabi ki seni merak ettim." Alaycı tavrı o kadar sinirimi bozmuştuki elim ayağım sinirden titriyordu.

"Neyden bahsediyorsun sen seni nasıl tanıyamamışım anlayamıyorum allah cezanı versin senin çık dışarı "diye bağırdım.

"Sinirlenince daha tatlı oluyorsun "deyip o yüzündeki alaycı gülümsemesi daha da genişledi.

"Eğer şimdi bu odadan çıkmazsan tüm oteli başına toplarım çık git dışarı, defol. " Çok güçlü bir şekilde bağırdım. Yine sırıta sırıta kapıdan çıktı. Gerçketen ben böyle bir insanı nasıl tanıyamamıştım. Resmen bana saplantılı olmuştu. Sinirimden hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Otele geleli 4 veya 5 gün olmuştu ve bu günler bana resmen zehir olmuştu. Kendime engel olamayıp komidinin üzerinde duran vazoyu alıp yere çarptım. Bir kaç dakika sonra kapıda hızlıca bir gölge belirdi.

"Ne oluyo burada?"
Urazın sesi kulaklarıma dolarken hızlıca ilerleyip yatağımın yanına geldi.

"Yağmur ne oldu burada dedim neyin var senin?"

Gerçekten o an ben bile ne yaptığımın farkında değildim. Farkında olsam Urazın boynuna sarılıp şuan orada ağlıyor olmazdım. Yaptığım şeyle o da çok şaşırmış olmalıki resmen donup kalmıştı kollarını dahi kıpırdatmıyordu. Sonra geri çekilerek dolu dolu olan gözlerim onun gözlerine dikildi. Gerçekten bana o kadar anlamlı bakıyolardı ki anlatılmaz derecede içimi ısıtıyordu.Hemen olayı toparlayabilmek için;

KAR TUTULMASI •ARA VERİLDİ•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin