Merhaba canlarım. Görüşmeyeli nasılsınız?
İki hafta ne kadar da çabuk geçti değil mi? 😂😂
İyi okumalar diliyorum ❤❣
Desteğinizi eksik etmeyin lütfen💕
------------------------------------------------------------
En iyisini sonraya saklamayın.
Yarının ne getireceğini bilemezsiniz.
PAULO COELHO
------------------------------------------------------------
Baybars çevreye bakarken kolumu kaldırıp ona dokundum. Hemen bakışlarını bana çevirdi. Kafasını bana doğru yaklaştırmasını sağladım elimle.
"Seni seviyorum" dedim yüzüne bakarak.
------------------------------------------------------------
Gözlerinin iyice dolduğunu fark ettim bana bakarken. Belimde hissettiğim acıyı umursamadan gülümsedim.
"Bunu koyalım belki kanamayı durdurur" dedi Baybars üzerindeki hırkayı çıkartırken.
Baybars sakin bir şekilde hırkayı yaranın üzerine koydu.
"Çabuk ona yardım edin" diye bağıran Ateş'in sesini duydum.
Sonra yan tarafımda beliren doktorları gördüm. Doktorlardan birisi başımda durup bir şeyler söylemeye başladı fakat ben onu duymuyordum.
------------------------------------------------------------
BAYBARS'TAN
Duru kolumun yüzerinde yatarken gözleri kapanmaya başladı.
"Sedyeye alalım hemen" dedi doktor.
Doktorlara yardımcı oldum. Duruyu sedyeye yaptırdıktan sonra sedyeyi içeriye doğru itmeye başladık. Ne diye yanıma gelmeye çalışmıştı ki. Ona daha yeni seni seviyorum demişken böyle olmak zorunda mıydı?
Duru sedyede ameliyathaneye giderken gözümdeki yaşlar yüzünden önümü göremediğimi fark ettim. Elimle yüzümü sildim. Olduğum yerde öylece dikilmeye başladım. Telefonumun müziğini duyunca cebimden çıkarttım. Miray arıyordu. Telefonu açıp hemen kulağıma götürdüm.
"Baybars neredesin babanı durduramıyorum. Biraz daha gecikirsen Ecevit albaya haber vereceğim" dedi Miray.
"Telefonu hoparlöre al" dedim.
"Aldım" dedi Miray.
"Baba sana ihtiyacım var. Duru yaralandı lütfen hastaneye gelin" dedim. Sesim çok kötü çıkmıştı.
"Ne diyorsun sen Baybars?" diye bağırdı Miray.
"Baybars bu kadın terörist" dedi babam.
"Baba, lütfen sevdiğim kadın içeride can çekişiyor. Lütfen buraya gelin" dedim.
"Mustafa amca son kez uyarıyorum, eğer silahını indirmezsen ateş ederim" dedi Miray sinirle.
"Tamam, geliyoruz biz" dedi babam.
Tam bir şey söyleyeceğim sırada Miray telefonu kapattı.
Orada ne olduğu umurumda bile değildi. Tek düşündüğüm ve istediğim şey Duru'nun iyi olmasıydı. Ayakta durmaya bir son verip duvarın önündeki sandalyeye oturdum. Gözlerimi ameliyathaneye dikip bakmaya başladım.
"Bunlar size ait sanırım beyefendi" dedi yan tarafımda duran hemşire.
Elinde Duru'nun eşyalarını tutuyordu. Kafa sallayıp Duru'nun çantasını aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUNCU
Любовные романыLaz bir kız... İnatçı, dediğim dedik, ağzından çıkan her sözü yemin bilen bir kız. Peki kim bu kız?? Namı değer muallim hanım yani; DURU ZORLU Ankaralı bir delikanlı... Yerine göre sert yenine göre espirili, hayatta tek bir hedefi olmuş babası g...
