34.BÖLÜM💐

5K 281 76
                                    

Selam canlarım. Nasılsınız?
Uzun bir bölüm sizi bekliyor.
Satır arası yorumlarınızı bekliyorum.
İyi okumalar diliyorum❤

------------------------------------------------------------

Azra hanımda babamın arabasına geçince bende hastaneye geri döndüm.

------------------------------------------------------------

Yüzüme vuran sıcaklık ile gözlerimi açtım. Dün gece Duru'nun yanına gitmek yerine arabayı dışarıya bir yere park edip olduğum yerde uyumuştum. Günün ilk ışıklarıyla da uyanmıştım. Elimle gözlerimi ovuşturup dışarıya baktım. Dışarıda bir kaç kişi dışında kimse gözükmüyordu.

Dışarıya bakınmaya bir son verip aradan indim. Arabayı kilitledikten sonra hastaneye girdim. Kolumdaki saate bakınca Duru ve annesine yemek gittiğini fark ettim. Kantine doğru yürüyüp, kendim için çay ve poğaça aldım. Hızlı bir şekilde onları yedim. Kantinden çıkarken Duru ve Sedef ablaya da çay aldım.

Sakin bir şekilde Duru'mun odasına doğru yürüdüm. Hepimiz zor zamanlar geçiriyorduk. Duru'nun odasının bulunduğu kata gelince, yüksek sesler duymaya başladım. Odaya doğru bakınca kapının açık olduğunu gördüm. Dışarıda görevli polislerin olmadığını fark ettim. Hızımı arttırıp odaya ilerledim.

"Ya gördüm diyorum polis bey" diye bağıran Duru'nun sesini duydum.

Duru gerçekten çok kötü bağırıyordu.

"Benim başımı beklemeyi bırakıp Baybars'ı bulun, lütfen" diye bağırmaya devam etti Duru.

Ne olduğunu anlamamış bir şekilde odaya girdim. Duru oturduğu yerden yüksek sesle karşısında duran polislere bağırıyordu. Bende şok olmuş bir şekilde onları izliyordum.

"Baybars nerede?" diye ağlamaya başladı Duru. Bunu görünce kendime bir çeki düzen verip odanın içerisine doğru yürüdüm.

"Ne oluyor güzelim?" dedim elimdeki tepsiyi masaya bırakırken.

"Baybars?" dedi Duru biraz olsa da sakinleşerek.

"Neredesin oğlum sen?" dedi Sedef teyze.

"Arabada uyumuştum" dedim.

"Kaç kere aradım seni neden açmıyorsun?" dedi Duru tekrar ağlamaya başlayarak.

"Duymadım ki" dedim içimdeki suçluluk duygusuyla.

"Ne oluyor burada?" Dedim polislere dönerek.

"Ateşi gördüm" dedi Duru.

Şaşkın bir şekilde Duru'ya döndüm.

"Nerde?" dedim.

"Pencereden bakınca gördüm. Onu görünce hemen seni aradım ama sende açmadın. Çok korktum sana bir şey oldu diye" dedi Duru ağlayarak.

Daha fazla dayanamayıp yanına gittim. Kendime çekip sıkıca sarıldım. Oda bana sarıldı. Ağlamaya devam ediyordu.

"Ağlama lütfen" dedim sadece onun duyabileceği şekilde.

Bir süre Duru'ya sarılmış bir şekilde durdum. Ağlaması son bulurken ondan ayrıldım.

"Ateş burada olabilir mi?" dedim.

"Komutanım hastane bütün gün izleniyor. Zanlı hakkında arama emir de var. Burada olsaydı çoktan yakalanırdı" dedi polislerden birisi.

Gerçekten de öyleydi. Ateş buraya gelse çoktan ele geçerdi.

OYUNCUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin