dört

1.3K 79 27
                                    

Sabah uyandığımda kendimi her zamankinden daha yorgun hissediyordum. Yatakta kalkmaya çalıştığımda başıma giren ağrı her geçen saniye daha da şiddetlenmişti.

"Ciddi misin ya?"

Kendi kendime söylendikten sonra elimi başıma götürdüm. Sanırım dün basketbolda terleyip soğuyunca üşütmüştüm. Hava hâlâ eylülde olduğumuz için soğuk değildi ama hafif esen rüzgar çarpmış olmalıydı.

Annem birden odama girdiğinde beni yatakta görünce ellerini kaldırmıştı.

"Noldu neden hazırlanmıyorsun?"

"Üşütmüşüm biraz."

Normalden daha kısık çıkan sesimi bir öksürük takip etmişti. Annem bana yaklaşıp elini alnıma koyduğunda gözleri büyümüştü.

"Ebrar yanıyorsun."

Ben de kendi elimi alnıma götürdüğümde cidden sıcak olduğunu fark etmiştim.

"Ne yapsak ki? Bugün izin alamam ben."

"Bir şey olmaz ya giderim okula."

"Bu hâlinle göndermem."

"Anne ikinci günden devamsızlık yapmayayım."

"Olmaz. Bekle burada."

Koşarak aşağıya indiğinde oflayıp başımı tekrar yatağa gömdüm.

Bir süre sonra elinde bir bardak su ve hapla gelmişti.

"Ateş düşürücü. Bunu iç sonra da tekrar uyu, dinlenmen lazım."

Annemin inadından asla vazgeçmeyeceğini bildiğim için dediğini yaptım. Zaten başımı yastığa koyduğum an üstüme 10 tonluk bir ağırlık çökmüştü. Yavaş yavaş gözlerimin geri kapanmasıyla kendimi uykuya bıraktım.

-

Gözlerim tekrar aralandığında kulağıma çıt çıt diye bir ses geliyordu. Kaşlarımı çatıp gözlerimi ovuşturdum. Sağ omzumun üstünde yattığım için yavaşça sola doğru döndüm ki neredeyse ağzımdan bir küfür çıkıyordu.

"Hasss.."

Gözlerini bana çevirdiğinde hiçbir şey yokmuş gibi gülümsemişti.

"Poyraz? Burada ne yapıyorsun?!"

"Sıkıldım geldim."

Yatakta hafif doğrulup kaşlarımı çattığımda hafifçe güldü ve elindeki çakmağı cebine attı.

"Şaka. Geçmiş olsun."

Tekrar anlamadığımı belirten bir bakış attım.

"Bunu demeye mi geldin? Ayrıca neden okulda değilsin?"

"Emir büyük yerdendi."

Derin bir nefes alıp saçlarımı kulağımın arkasına attım.

"O ne demek?"

"Ya okula gidiyordum annen yakaladı. Hasta olduğunu söyledi ve yanında kalmamı rica etti. Kıramadım ben de. İkimiz için de okulla konuşacakmış."

Ofladım ve tek elimi bir tur saçlarımdan geçirdim. Annem neden benim yalnız kalabileceğime inanmıyordu ki? Hem Poyraz'a neden bu kadar çabuk güvendi?

"Annen bir şey demedi mi?"

"Annem evde yok. Birkaç gün gelmez diye düşünüyorum. Seminerde."

"Haber verseydin yine."

"Haber gitmiştir ama çok takmaz zaten."

Başımı salladım ve yere baktım. Resmen çalışma masamın sandalyesine oturmuş bilmem kaç saattir orada duruyordu. Düşüncesi bile garip.

neighbour • yiğit poyrazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin