İksir ödevimin mahvolasının üzerinden iki hafta geçmişti. Profesör Slughorn'a kazanımın devrildiğini söylemiştim iksiri tekrar yapmam gerekiyordu bunun için bir ay kadar süre vermişti iksiri teslim etmem için.
İksiri Snape olmadan tekrar tek başıma yapmıştım.
Bu sefer benzer olaylar yaşanmasın diye etrafına koruma büyükleri de eklemiştim. Ehh sevgili ağabeyimle son iki haftadır hiç konuşmamıştım. Ne yaptığını bilmiyordum ama yorgun hissettiğine emindim sekiz gün sonra dolunay vardı ve onun için zorlu geçecekti. Her zaman ki gibi.
Odamdan çıkıp ortak salona geçtiğimde son bir haftadır Slytherinler arasında konuşulan konu yine konuşuluyordu.
Slytherinlerin çoğusu havalar iyi olduğu için bahçede ödevlerini yapıyorlardı tıpkı diğer öğrenciler gibi ama işin sinir bozucu tarafı yapılan ödevlerini yanlarına koyduklarında beş dakika içinde kayboluyordu. Daha sonra yırtılmış bir şekilde buluyorlardı.
Bu sadece bizim değil diğer binaların başına da geliyordu. Kağıt yiyen bir sihirli veya sihirsiz bir canlı bilmiyordum. Bu da demek oluyor ki aklını kaçırmış birisi kendi çapında eğleniyordu.
Ohh..emindim ki küçük Black onu bulduğunda öldürecekti. Bu benim sırıtmamı sağlasa da belki de Slytherinler arasında en fazla onun ödevi yok olmuştu. Ve her kaybolduğunda puan kırılmıştı.
Bu da tüm Slytherinlerin ona düşman olmasına neden olmuştu. Gerçi ona düşman olanlar sadece Slytherinler değildi ama konumuz bu da değil.
Bu kişi her kimse ya tam bir ahmaktı ya da bir Gryffindor. Ehh.. bence ikiside aynı kapıya çıkıyordu
Onları dinlemeyi kesip kahvaltı için büyük salona gitmek için kendimi ortak salondan koridora attım.
***
Slytherin masasına oturmuş kahvaltı ediyordum. Öğrencilerin hepsi huzursuz ve kızgındı;profesörler ise bu saçma duruma ilk başta inanmamış bir bahane olarak görmüşlerdi ama Hufflepufflar da aynı şeyi söyleyince onlar da sonunda inanmış ve buna çözüm aramaya başlamışlardı.
Mcgonagall çok sinirliydi. Yapanı bulduğunda kesinlikle iyi bir ceza verecekti. Kadın ödev veremediği için çok gergindi. Aslında onun bu durumu hoşuma gidiyordu. Ama daha fazla sinirlenirse bakışlarıyla okulu ateşe vermesinden endişe ediyordum.
Gözlerimi salonda tek tek masaların üzerinde gezdirdim.
Ravenclawlar sessiz ve sinirliydi. Saatlerce emek verdikleri ödevleri çöp oluyordu. Belki de bu sorunun çözülmesini isteyen en çok onlardı.
Gryffindorlular ise ikiye bölünmüş gibiydi. Yarısı bu olay çözülene kadar artık ödev verilmeyeceği için mutlu,ki abim ve arkadaşları kesinlikle bu gruptaydı,yarısı ise bu duruma sinirliydi.
Kendi masam ise bu duruma fazlası ile öfkeliydi. Tabi onların da bazıları ödev yapmadığı için mutlu olmuştu ama çoğusu onlarla dalga geçildiğini düşündüğü için küplere binmişti.
Yapanı bulduklarında onu öldüreceklerine dair cümleler kuruyorlardı. Bence fazlası ile haklılık payları vardı.
Son olarak Porsukların masasına döndüğümde pek de şaşırmamıştım.
Hufflepuff masası bu huzursuz durumda bile gülmeyi biliyordu insanları neşelendiriyorlardı. Ehh.. ne kadar bir çoğundan hazetmesem de bu konuda gerçekten iyilerdi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑲𝑬𝑯𝑨𝑵𝑬𝑻 | 𝓡.𝓐.𝓑.
Aléatoire"𝑫𝒆𝒈̆𝒆𝒓𝒔𝒊𝒛 𝒅𝒆𝒈̆𝒆𝒓 𝒃𝒖𝒍𝒖𝒑, 𝒄̧𝒂𝒈̆𝒓ı𝒍𝒂𝒄𝒂𝒌 𝑩𝒆𝒌𝒄̧𝒊 𝒚𝒐𝒍𝒖𝒏𝒅𝒂𝒏 𝒔𝒂𝒑ı𝒑; 𝒚𝒆𝒎𝒊𝒏𝒊𝒏𝒊 𝒃𝒐𝒛𝒂𝒄𝒂𝒌. 𝑲𝒐̈𝒍𝒆 𝒇𝒆𝒓𝒚𝒂𝒕 𝒆𝒕𝒕𝒊𝒈̆𝒊𝒏𝒅𝒆 𝒔𝒖𝒚𝒂 𝒂𝒕𝒆𝒔̧ 𝒅𝒖̈𝒔̧𝒎𝒆𝒛𝒔𝒆, 𝒌𝒖̈𝒄̧𝒖̈𝒌 𝒌𝒓𝒂𝒍 𝒚𝒐...