.29.

658 52 8
                                    

3 yıl önce

Barın'dan

"Doktorlar veda etmen için izin verdiler sana, değil mi?"

Makinelere bağlı olduğu için zar zor sormuştu bu soruyu. Taktığım maskenin gözyaşlarımı saklamasını umdum. Bembeyaz olmuş yüzünde hafif bir tebessüm belirdi. Dolu doluydu gözleri.

"Saçmalama." dedim yavaşça, canını acıtmaktan korka korka, yattığı yoğun bakım yatağının bir ucuna ilişirken. "Sadece ben onlar seni normal bir odaya alana kadar sabredemedim."

"Barın..." diye fısıldadı. Yüzündeki buruk gülümseyiş daha da büyüdü, yatağın üzerindeki elinin yanında duran elimi hafifçe kavradı. "Hissediyorum. Seninle geçirecek fazla vaktimiz yok artık."

Dudaklarımı ısırdım.

"Ağlama, sakın. Ağlama. Saçmalıyorsun. Ağlama. Onun yanında değil. Hem ölmeyecek ki... Saçmalama."

"Benimle konuşmayı sevdiğini biliyorum ama şu an dinle, tamam mı?" dedikten sonra gözlerini kapattı, titrek bir nefes verdi. Bir damla yaş elleri gibi soğuk olduğuna emin olduğum yanağına aktı.

"Konuşursan ağlayacaksın. Seni ağlarken görmek istemiyorum." dedi.

Açtığı gözlerini gözlerimle buluşturduktan sonra "Sevgilim..." diye devam etti. "Çok zor olacağını biliyorum ama mutlu ol, tamam mı? Mutlu ol ve başka birini sevmeye çalış, ne olur... Sana bir şey olsaydı ben yapamazdım bunu ama sen benden güçlü ol."

"Rüya..." dedim ama devamını getiremedim. Başımı önüme eğerken ağzımdan çıkan sessiz hıçkırık omuzlarımı sarstı. Duraksadı, yüzüne bakmıyordum ama duraksadığını anladım. Nefes alış verişinden bile tanırdım ben onu, nasıl anlamayacaktım?

"Ağlama." diye mırıldandı. "Sen her zaman gülmelisin. Sana çok söyledim mi bilmiyorum ama çok güzel gülüyorsun, Barın. Kimseyi mahrum etme bundan. Ayrıca ağlarken, ağlarken çok çirkin oluyorsun."

Gülümsemeye çalıştı ama başaramadı, dayanamadı daha fazla. Gözlerinde esir etmeye çalıştığı gözyaşları birer birer döküldü yanaklarına.

"Özür dilerim." dedi ağlayarak. "Seni bırakmak istemiyorum ama... Barın, kızma bana."

Ben de ağlamaya başladım. Yani, zaten ağlıyordum da iyiden iyiye ağlamaya başladım. Yüzünü ellerim arasına aldım. "Bırakma beni, ne yapacağım ben sen olmadan? Kime sarılacağım, kimle güleceğim, kimle tartışacağım?"

Yutkundu, cevap veremedi.

"Ya unutursam hem? Kokunu, sesini? Silikleşirsen zihnimde... İkimiz de dayanamayız ki buna. Ayrıca gidersen affetmem seni. Ayrılma benden."

Elini zar zor kaldırdı, gözyaşlarımdan birini sildi. "Kıyamazsın sen bana." dedi ve birkaç saniye sonra hikayemiz, kalbinin durduğunu anlatan bir sesle ve yanağımdan yatağa düşen eliyle bitti.

Rüya | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin