(Re-Published, 24/04/20)
Anime: Shingeki no Kyojin/Attack on Titan
Cinsiyet: Kadın, Erkek
Başlık: "Hırs ve Sevgi"
*Maria duvarının kurtarılmasından 4 yıl sonra, Eren 19 yaşında. Eğer 4. Sezon'un ilk yarısını izlemediyseniz veya mangayı okumadıysanız, bölümü kapatın.
*Ayrıca, Erwin Smith hala komutan, Mike Zacharias, Mike'ın takımı hala hayatta çünkü neden olmasın.
*Ayrıca benim eklediğim mangada veya animede var olmayan karakterler de var.İki devasa Titan'ın arasında ezilmemeye çalışarak, havada bir oraya bir buraya süzülüp duruyordu.
Titanlardan, parlak zırhlı olan, elindeki bina büyüklüğündeki balyoz ile diğerinin kafasını kopardı.
Bunu görünce, aslında gereksiz olan fakat iç güdüsel bir korkuya kapıldı, aceleyle kafası kopan Titan'ın yanına ulaşmaya çalıştı. Yaralı Titan'a doğru giderken yanından bir şeyin hızla geçtiğini hissetti, takım arkadaşlarından biriydi. Diğer istilacı balyozlu titana doğru giderken, tek görebildiği istilacının, tedirgin, hüzünlü, gri gözleriydi; başıyla bir işaret yapıp gitmesini onayladı.
Takım arkadaşı, balyozlu olanın boynuna durmaksızın ateş etmeye başladığında Titan'a ulaşmıştı. Titan'ın bedeni yavaş yavaş buharlaşırken, boynunun olduğu kısımda birisi oturuyordu; Titan'ın omzuna inip ona doğru yaklaştı.Genç adam, arkadaşının düşmana saldırışını izliyordu. Bir zamanlar çocuksu bir parıltı, heyecan ve kararlılık olan gözlerinde, geriye içinde taşıyıp biriktirdiği, intikam ve hırs taşıyordu.
Asker, yanında durduğunda, arkadaşı boynunu patlatığı Titan'dan uzaklaşmaya başlamıştı.
"Eren, aklında ne var?"
Her ne kadar kararlı ve meraklı bir şekilde bunu sormuş olsa da, sesindeki endişe ve huzursuzluğu sezebiliyordu, bunu saklamaya çalışıyordu ama onu, onun düşündüğünden de iyi tanıyordu.
Cevap vermedi, sadece gözlerini kıstı.
Genç kız/adam, bunu dert etmedi, zaten asıl sormak istediği bu değildi.
'Eren, iyi olduğuna emin misin?'
O an sadece bir şey sormak istemişti."Ne yaptığını bildiğine emin misin?"
Başını kaldırıp solmuş yeşil gözleriyle ona baktı.
Yüzündeki acı çeken ifadeyi gördüğünde, içinde bir şeylerin parçalandığını hissetti. Yine sustu, içi parçalansa bile, gitgide karanlışan hırsı, çatlakların ve boşlukların arasındana akıp parçaları, düzeltmeye yetmese bile, tutuyordu.
Aralarına, az önceki asker de katılmıştı.
Genç adamla konuşmadan önce, diğer askere baktı. Duygusuz bakışlarını yere yönlendirmişti, onlara bakmaya dayanamıyormuş gibiydi.
Yanlarında, çatılarda çatışma başlamıştı, havada arı gibi kontorllu gezinip duran askerler artmıştı.
"Herkes gelmiş."
Genç adam, çatışmaya bakıyordu.
"Eren..."
Aralarına sonradan katılan genç kadının sesi, az önce, şu an boş gözlerle çatışmayı izleyenin, sesinde gizli olan duygularla çıkmıştı.
Hisleri ortaktı, birisi duygularına hakim olamıyor diğeri güçsüz düşmekten korkuyordu.
"Lütfen, evine geri dön."
Hissiz bakışlarını kadına çevirdiler.
Her ne kadar duygusuz baksa da, içinde fırtınalar kopuyordu. Buradan bile parçalanmış, beton altında kalmış cesetleri görebiliyordu.
Dişlerini sıktı, vicdanı göğsünü acıtıyordu.
"Eren, ne yaptığına bak. Ne yaptığımıza bak."
İkisine biraz daha yaklaştı.
"Masum insanları öldürdük, orada çocuklar vardı ve sen hiçbir şeymiş gibi onları ezdin, Eren. Biz de buna ortak olduk."
Yaşların, gözlerine hücum ettiğini hissetti, daha fazla konuşamadı.
"Artık... Bunun telafisi yok, Eren."
Onun içinde kalan sözleri genç kadın söyledi.
Genç adam, canından bile değerli olan iki insana baktı.
Ne dediklerinin farkındaydı, gözleri bir anlığına eskisi gibi parlayıp rüzgarla kaybolan cılız bir ateş gibi silindi.
O esnada bir patırtı duyuldu, boynu patlayan Titan ayağa kalkıyordu.
"Henüz bitmedi."
"Onun boynunu patlattığıma eminim."
Genç kadın şaşkınlıkla Titan'a baktı.
"Aynı boynu ben de parçalağıma eminim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anime! x Reader
Random~ Türkçe *İstekler kapalı (Çünkü yazmam gereken 2328182727 tane daha istek var) [Kitapta bir kurallar bölümü vardır, okumaya başlamadan önce o bölümü bir okumanızı tavsiye ederim] > Attack on Titan > Black Butler >Seven Deadly Sins > Tokyo Ghou...