Anime: Death Note
Cinsiyet (Pronouns): Kadın, Erkek/No pronouns
Başlık: "İmkansız"Light, ne zamandır ekrandaki italik 'N' yazısına baktığını bilmiyordu. Sandalyesinde geriye yaslanıp düşünmeye başladı, öfkesi yüzünden zihnini toparlayamıyordu.
Ayağa kalkıp koltuğun üstündeki ceketini alarak odadan çıktı.
Kendini karanlık, soğuk sokağa attı.
Elleri cebinde, varacak bir yeri olmadığı için kaygısızca gezinirken telefonunun birkaç kez çaldığını duymuştu. Ancak bakmaya dahi tenezzül etmemişti.
Yemek tezgahlarının yanından geçiyordu, genç bir çifte dondurma satmakta olan dondurma tezgahının önünden geçerken eski anılara döndü.
Okul çıkışı, (S/A) ile dondurma yemek için çarşıya gittikleri zamanı hatırladı.
(S/A)'nın kendi kendine yaptığı dondurma yeme yarışmasında (Kendi kendine yapıyordu çünkü Light yarışmayı kabul etmemişti ama [S/A] kabul etmiş olarak varsaymıştı.) nasıl beyninin uyuştuğunu ve iki şişe su içmek zorunda kaldığını düşünüp gülümsedi.
Neden bir anda böyle bir şey hatırlamıştı bilmiyordu, öfke yerini acı bir özlem duygusuna bıraktı. Son günlerde bu olay artmıştı, içten içe bir tarafı hüzünlenirken diğer yanı bu kadar gereksiz duygulara kapılmamasını söylüyordu. Şimdiye kadar hep ona önüne bakması gerektiğini söyleyen tarafı dinlemişti fakat şimdi bu duygudan kurtulamıyordu.
Bir kez, bir kereliğine anıların zihninde akmasına izin verdi.Teneffüs zili çalmış, öğrenciler kendini koridorlara atmıştı.
(S/A), kolunu iki yana açıp esnedi.
"Yine mi geç yattın?"
"Hmm?"
Arkasına dönüp masasındaki kitabı okumakta olan arkadaşına baktı.
"Son günlerde uykuyla ilgili problemlerim var."
Önüne dönüp başını cama doğru yasladı.
"Yatmadan önce uykunu getirecek şeyler içmeyi deneyebilirsin."
Gözlerini kitabından ayırmıyordu.
Kafasını arkaya, arkadaşının sırasına yasladı.
Gözlerini kitabından ayırıp (S/A)'ya baktı, (S/A) gülümsedi.
"Sanırım sen hiç böyle sorunlar çekmiyorsundur."
Kitabını kapattıp arkadaşının yüzünü tam görebilmek için öne doğru eğildi.
"Sonuçta sen mükemmel çocuksun."
Bir süre hiçbir şey söylemedi. Parmağıyla (S/A)'nın burnuna dokundu.
"Kimse mükemmel değildir (S/A), önceden ben de öyle olduğumu sanırdım. Ama artık bazı şeyleri daha iyi anlıyorum."
Uzun bir süre, sadece biribirlerine baktılar. (S/A), doğrulup arkasını döndü.
"En azından uyku problemlerin ve uykusuzluktan ağrıyan bir başın yok."
Light güldü.
"Evet, sanırım o konuda biraz şanslıyım."
Light, gözlerini karanlık gökyüzüne dikti. Ne karşıdan hızla geçip giden arabalara, ne de biribirini iteleyerek ilerleyen insanlara dikkat ediyordu. Amaçları uğruna feda ettiği şeyleri, hırslarını, tutkularını düşündü. İçini yiyip bitiren duygularından sıyrılamıyordu.
"Sen de amma bünyesizsin ha, iki bardakta devrildin."
Genç kadın, yerde yarı baygın yatan çocuğu kaldırmaya çalıştı.
"Ne oldu yine mi sızdı?"
kadına ve baygın çocuğa doğru ilerlerken ağzındaki sigarayı yaktı.
"Bir el mi atsan?"
Sigaranın dumanını havaya üfledi.
"Biraz bekle belki ayılır."
"Görüşürüz çocuklar."
(S/A), sigara içen çocuğun omzuna vurup çıktıkları barın tersi yönü yürümeye başladı.
"Izgara yemeye gelmeyecek misin?" dedi, genç kadın sordu.
"Hayır, siz takılın. Çok geç olmadan eve gitsem iyi olur."
Arkadaşlarına el sallayıp yoluna devam etti, biraz ileride ceketli bir adam gördü, birini bekliyor gibi görünüyordu.
Yanından geçip gitmeyi planlıyordu ki, adamın başını yana çevirmesiyle donup kaldı.
Her şeyin durduğunu hissetti o an, nefesi yavaşlamıştı.
"Light?"
Adam arkasını döndü, göz göze geldiler.
Adamın yüzüne bir gülümseme yayıldı.
"(S/A)."
Bir süre sessizlik oldu. (S/A), ona doğru yürüdü zamanla adımları hızlandı.
"(S/A), ben-"
Light sözünü bitirmeden (S/A) ona sarıldı.
Başta ne yapacağını şaşırsada sonra kollarını (S/A)'nın sırtına sardı.
"Bunca zaman neredeydin?"
Light gülümsedi.
"Bunu ben de bilmiyorum."Beraber, (S/A)' nın apartmanına doğru yürümeye başladılar.
"Demek dedektif oldun, ha? Zaman ne kadar çabuk geçiyor."
"Evet, öyle. Bu sene son senen mi?"
"Evet ama işe girmek konusunda acelem yok. Yarı zamanlı olarak arkadaşımın kafesinde garsonluk yapıyorum, şimdilik beni idare ediyor."
Light güldü.
"Bu kadar komik olan ne?"
"Hiç, sadece birbirimizi gördüğümüzde henüz yeni lise mezunu çocuklardık. Şimdi bakınca garip geliyor."
Yüzündeki gülümseme soldu, (S/A) bunu fark edince yüzü düştü.
"O zamanlar güzeldi."
Light, bakışlarını yere indirdi.
"Şimdi ise daha çok yeni ve güzel anılar yaratmak için bol bol zamanımız var."
Light, (S/A)'ya baktı.
"Belki uzun zaman olmuş olabilir ama şimdi buradasın ve önemli olanda bu."
Sıcak bir gülümsemeyle baktı çocuğun gözlerine, Light' ın bakışları aydınlandı.
Çarşıdan geçerken, tüm tezgahların ve dükkanların televizyonlarında, yere saçılan gazete parçalarında yine ilk sayfada Kira vardı ancak bu sefer konu daha başkaydı.
Light gözleri televizyondaki haberleri inceliyordu.
"Merak uyandırıcı değil mi?"
"Hm?"
Light bir süreliğine dalmıştı, soruyla beraber kendine geldi.
"Adaletin tanrısı bir anda ortadan kayboldu, insan ne oldu merak ediyor."
Light, iç çekti.
"Belki de yorulmuştur."
"Belki de." dedi (S/A), dalgın dalgın.
"Elbette Tanrılar da bir gün yorulur."
Yavaşça birbirlerinin elini tuttular, uzun zamandan sonra ilk defa o eski çocuk gibi hissetti.Ve bazen sevgi, imkansızın önüne geçmektir.
__________
Valla bitti.
Belki, vaktim olursa mini bölüm falan yazarım.
Hikayenin özeti, sevdiğin kişi için bir günlüğüne bile olsa tüm hırslarından vazgeçebilirsin.
Light, Kira'dan tamamen vazgeçmiyor fakat Misa'yı bırakıyor - ki Misa onun için epey faydalıydı, en azından geçmişte- ona çok şeye mal olabilecek olmasına rağmen bir günlüğüne Kira benliğinden uzaklaşıyor.
Kısaca aşk adam Light.Umarım beğenmişsinizdir.
Hepinize sevgiler
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anime! x Reader
Random~ Türkçe *İstekler kapalı (Çünkü yazmam gereken 2328182727 tane daha istek var) [Kitapta bir kurallar bölümü vardır, okumaya başlamadan önce o bölümü bir okumanızı tavsiye ederim] > Attack on Titan > Black Butler >Seven Deadly Sins > Tokyo Ghou...