Under Oak Tree

Bölüm.129

Riftan her zamanki gibi yeniden ortaya çıktı. Max'i bulmak için sık sık kütüphaneye geliyordu, bu da Ruth'un bu sefer hayal kırıklığı içinde içini çekti.

Bana eğitimi zaten bitirdiğini söyleme? Ruth, Riftan'a söyledi.

"Soğuk havada eğitim gücü tüketir. Muhafızların bugün düzgün bir şekilde iyileşmesi için bir soluklanmaya ihtiyacı var. "

Riftan soruya sertçe cevap verdi, Max'e arkadan yaklaştı ve başını onunkine yaklaştırdı. Soğuk dudaklarının dokusu alnına dokundukça Max'in yanakları renklendi. Saçını nazikçe ovuşturdu ve fısıldadı

Bu sabahtan beri burada mı kaldın?

"Sabahleyin ahırlara uğradım."

Riftan memnun görünmüyordu. Kaşlarını çattı ve homurdandı.

Burada benimle yatmaktan daha uzun süre kalmaz mısın?

"Biz-iyiyiz, hayır. Aynı sayılır."

Riftan kaleye döndüğünden beri yatak odasında çok daha fazla kaldı. Max'in yüzü kıpkırmızı oldu ve neredeyse her gece kollarında ne kadar zaman geçirdiğini hatırladı. Riftan gözünün yanında inledi ve iki koluyla omuzlarını sıkıca kucakladı.

Yeterince iyi olduğumu düşünmüyor musun?

"İkiniz yalnızken lütfen samimi olabilir misiniz ? Seni nerede göremiyorum? " Ruth sıkıldığını söyledi.

Sadece uzağa bak. Riftan dedi.

Neden odana geri dönmüyorsun? Beni daha rahat ettirmek için. Bu atmosfer benim için çok fazla. " Ruth, Max'e söyledi.

Max başını kaldıramadı. Ateşli ve ateşli yüzünü kenetledi. Riftan dilini tıkladı ve Max'in kolunu çekti.

"İyi. Odamıza gidelim. Bana tutun."

"Ri-Riftan."

Max masanın kenarını sıkıca kavradı. Bu noktada yatak odalarına gidemeyecek kadar utanmıştı.

"Bugünden. Bugün yapmanız gereken görevler. Bitirdin mi?"

Devriye görevlerimi başka bir şövalyeye bıraktım. Neden şimdi kalkmıyorsun? "

Riftan sabırsızdı ve yine kolunu çekiştirdi ama Max masayı daha sıkı tuttu. Riftan'la geçirdiği zamanın tadını çıkarırken, gün ışığında yatakta kalmak çok utanç vericiydi. Ya hizmetçiler onlar hakkında kötü dedikodu yaparsa? Gözlerini kapattı ve gözlerini utanç içinde ileri geri hareket ettirdi, yanındaki kitaplara kolunu salladı.

"Ah ah. Okumayı bitirmedim. "

"Sonra Oku."

"Bugüne kadar bunları okumayı planladım."

Riftan, memnuniyetsizlik içinde kaşlarını bir araya getirdi.

"Neye bu kadar takıntılısın?"

Göreviyle ilgili yığından bir kitap aldı ve baktı. Sayfalar her türden karmaşık figür ve antik sözcüklerle doluydu. Tekrar Max'e baktı ve kaşlarını çattı.

"Bu nedir? Sihir öğrenmeye mi çalışıyorsun? "

Bilmiyor muydun? Ruth dedi. Haftalardır benden sihir öğreniyor.

Hâlâ sayfaları karıştırmakta olan Riftan durdu ve gözlerini kırpıştırarak başını kaldırdı.

"Ne?"